* 'Aşk Santimetrelere Bakmaz' isimli ilk kitap *
----
ARGO İÇERİR. KÜFÜR İÇEREBİLİR. RAHATSIZ OLACAKLAR OKUMASIN.
----
Altı yıl gizliden gizliye sevmek için çok mu uzun? Altı yıl boyunca ona duygularını açmadım, açamadım. O beni kardeşi gibi görürk...
"Ben gidip Nazlı hanıma bakayım" diyerek kalktım koltuktan. Salondan çıkıp Nazlı'nın odasına girdim. Görmeyi beklediğim şey ders çalışan bir adet Nazlı'ydı, altında bir karış şort ve üzerinde kısa kolla ders çalışan bir Nazlı değildi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kendini hala Ağustos ayında falan sanıyor herhalde. Eylül'deyiz be Eylül'de.
"Bir şey demeyeceksen çık" dedi başını kaldırmadan.
"Hasta olmaya niyetlendin herhalde" derken odanın açık olan camına bakıyordum. Başımı iki yana salladım.
"Soğuğu severim" dedi.
"Onu biliyorum ama senin için söylüyorum yani. Hasta olursan o çok sevdiğin okuluna gidemezsin" bir insan neden okulu sever ki? Şu yaşıma gelmişim hala sevmem okulu. Seveceğimi de sanmıyorum. Nazlı söylediklerimi kafasında tarttıktan sonra konuştu.
"Sonra stajlarıda kaçırırım. Çok haklısın!" ayağa fırlayıp camı kapattı.
"Üzerini değiştir bayan zeki" dedim sırıtarak.
"Tamam sen çık ben de değiştireyim" odadan çıktım. Nazlı iyi kız, hoş kız ama ders bağımlısı.
"Ben şiştum, gidirem gelen var mı?" dedim salona girer girmez.
Yafrım Karadeniz şivesiyle Erzurum şivesini birbirine kattınyaw
Sus iç ses. Sen çok konuşma.
"Ben gelirem, hem devriye gezmiş olurum" dedi Saffan.
"Hadi gidelim o zaman karamık" Saffan kalkıp yanıma geldi. Bizimkilere veda edip evden çıktık ve mahallede dolaşmaya başladık. Saffan saatine baktı ve telefonunu çıkardı.
"Allah Allah gecikti?" dediğinde kaşlarım anlamazlıkla havalandı.
"Hı?"
"Anonimden bahsediyorum" dedi.
"Hee"
"Mesaj atsam mı?" dediğinde bir an duraksadım. Ne diyem şimdi ben? Telefon yanımda ve sessizde olup olmadığından emin değilim.
"Sen bilin karamıkım" dedim. Sanırım kalbim çıkacak. Saffan'ın her bir hareketi sanki ağır çekimde işliyordu. Yavaş yavaş ağır ağır yazıyor siliyor tekrar yazıyordu. O yavaş yapmıyordu bunları, sanki bana yavaşlamıştı zaman. Yazacağı kelimeleri özenle seçip mesajı gönderdi. Ve çantamdan gelen mesaj sesi...
Nefesimi tuttum. Saffan şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu. Bir şey belli etmemek için çantamın içinden kendi telefonumu çıkardım. Umarım buna da mesaj gelmiştir! Yoksa bir güzel...
