AŞK BİLE BİLE TUTSAKLIKTIR BÖLÜM 1

2K 45 20
                                    


Evlendiğimde 18 yaşındaydım. Her şeyi herkesi karşıma alıp onunla evlendiğimde 18 yaşındaydım. Hayatımda ailemden kalan son parçayı bir adam uğruna yok saymıştım. Buna ne kadar değmişti? Şuan olsa yine aynı rsti çeker miydim? Kos koca iki yıl geçti. Az gibi gözüküyor ama benim gibi biri için asır gibi. Evliyaoğlu aşiretine gelin geldim başta her şey rüya gibiydi Eylül Evliyaoğlu Berzan Evliyaoğlunun biricik eşi. Hayatımın şuan tam olarak neresindeyim bilmiyorum. Bilemediğim bir boşluğa sürüklenen hayatım ve asla müdahale edemeyişim. Kulaklarım ismimin bağırtı dolu tonlamasıyla dolmuştu.

"Eylülll!"

Odadan çıkıp avluya yöneldim. Aşağıda öfkeli bakışlarını bana atan Berzan sert tonlamasına devam ederek.

"Telefonunu neden açmadın?"

Kendisi ben onu aradığımda çok açıyormuş gibi bu soruyu yöneltmişti bana birde. Umursamaz bir tavırla

"Duştaydım." dedim

"Sonrasında göremedin mi?"

Öfkemi daha çok arttıran tavrına rağmen onun aksine daha sakin tavırla.

"Berzan görmedim."

Konuşmamızın ortasına Hatice'nin girmesi ile bölündü.

"Hanımım yeşil çayınız hazır."

Aman şahane şuan zaten tek eskiğimiz yeşil çayımızdı. İçip sinirlerimi gevşetmeme yardım ederdi belki. Okyanus dolusu yeşil çay içsem bir fayda sağlamaz ama.

"Tamam Hatice birazdan içerim."

Berzan karşımda sinirli gözlerini bana dikmiş bakıyordu.

"Bi sorun mu var?"

"Yok Eylül hiçbir sorun yok." Dedi ve odaya çıktı.

Ellerimi sıktım hayır kızmıyordum kızmayacaktım. Mutfağa gittim yeşil çayımı aldım. Huzursuzluk çıkaran taraf ben olmamalıydım. Bağırmak yok, kızmak, sinirlenmek veya herhangi bir öfke belirtisi göstermek yok Eylül. Sakince çayımı yudumlarken Hatice tekrardan geldi.

"Hanım ağa sizi çağırıyo gelin hanım."

Kafamı olumlu anlamda salladıktan sonra

"Tamam." dedim

Çayımdan bir iki yudum daha alıp terasa çıktım. Esma Anne yerini almış heybetli duruşu ile gözlerini bana dikmiş bakıyordu. Söyleyeceklerini az çok tahmin ediyordum. Her zamanki nasihatlar. Gülümseyerek.

"Esma anne beni çağırmışınız."

"Gel kızım gel otur şöyle."

Karşısına oturdum. Ellerimi kendi avuçlarının arasına aldı gülümsedi.

"Anlat bakalım."

"Neyi?"

"Berzan'la arandaki sorunu ne oldu kızım size?"

"Bir şey yok Esma Anne."

Aramızdaki gerilimi tüm Mardin hissetmişti neredeyse. Bence olanları bilmeyen de yoktu.

"Eylül bak kızım seni hiç gelin gibi görmedim bilirsin kızım gibide severim."

Gerçekten öyleydi hanş bu filmlerde aşirete şehirden gelen kız istenmez kaynanası onun konaktan gitmesi için türlü kötülükler yapar, laf sokar ya hiç olmadı o durum bizde hep kucak açtılar bana hem sevdiler beni. Gülümseyerek kafa salladım.

AŞK BİLE BİLE TUTSAKLIKTIR.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin