Yeni bir bölümle karşınızdayım. Söz verdiğim gibi. Bu bölüm diğerlerinden biraz farklı olacak. Yüzünüzü güldürebilme umuduyla keyifli okumalar... Seviliyorsunuz;)
Eda'dan
Hava limanından elimdeki orta boy bavulu sürükleyerek çıkarken taksi durağına doğru ilerledim. Taksici gelip bavulumu bagaja atarken arabaya binip arkama yaslandım. Dikiz aynasından bana bakıp "Nereye abla?" diye soran adama evimin adresini verdim. Amasya'dan bugün dönüyordum ve yarın finaller başlayacaktı. Çoğu konuyu halletmiştim ama gözden geçirmem gereken bir konu vardı. Kafamda oturmayan yerler vardı. Aslında Şura olsa bana ne güzel anlatırdı ama işte o öküz Zeyrek efendi okula gelmesine izin vermiyordu. Ne güzel bu sene de gelip bitirecekti okulu.
Ailemle geçirdiğim beş gün bana çok iyi gelmişti. Şura'nın yanına çok sık gidemediğimden ve o da evden çıkamadığı için buluşamıyorduk. İstanbul'daki en yakın hatta tek arkadaşımdı ve ondan da bir odun yüzünden uzaklaşmak zorunda kalmıştım. Buradaki ailem olan arkadaşım bir adama tutsak kalmıştı.
İlk haftalarda ona ulaşamayınca delirmiştim. O gece barda o adam onu alıp götürürken kanımdaki lanet alkolün etkisiyle fark edememiştim. Sonradan yokluğunu fark ettiğimde her şey için çok geç kalmıştım. O Yaman denen amip ve peşindeki korumalar Şura'yı sorduğumda cevap vermemiş üstüne ona ulaşmak için debelendiğimde bayıltmışlardı. Sabah evimde gözlerimi açtığımda başımdaki korkunç ağrı ve gerçeklerin bir bir yüzüme vurması çıldırmama sebep olmuştu. Polise gittiğimde on sekiz yaşından büyük olduğu için kaçırıldığına dair kanıt olmadan bir şey yapmayacaklarını söyledi. Kafam karman çorman olurken aklıma gelen şeyle Ozan'dan yardım istemiştim. Sonuçta o gece onun doğum günüydü ve mekanı o ayarlamıştı. Eğer kamera kayıtlarını bulabilseydik onu kaçırdıklarını kanıtlayabilirdik. Uzun bir uğraşın ardından kayıtları bulup polise ihbar etmiştik.
Başlarda Ozan'a karşı bir şeyler hissettiğimi düşünsem de Şura'yı arama sürecinde aslında öyle olmadığını anladım. Çünkü Ozan'ın bana karşı olan sıcak tavırlarının aslında tamamen Şura'ya ulaşmak için olduğunu anlamıştım. Bu süreç hem ona karşı olan duygularımın bir hoşlantıdan ibaret olduğunu göstermişti hem de ondan tiksinmeme sebep olmuştu. Aslına bakılırsa o gece Zeyrek'in Ozan'ı eve almaması içten içe beni mutlu etmişti. O çıkarcı pislikten tiksiniyordum. Sonradan öğrendiklerimle şaşırsam, üzülsem ve hatta sinirlensem de Şura'nın iyiliği için susmuştum. Hem o adam çok tehlikeli olduğu için hem de Şura böyle istediği için. Ben onun başından geçenlerin tamamını biliyordum ve onun annesinin dediklerinin peşinden gideceğini de. Ne yalan söyleyeyim Gönül teyze her seferinde öbür dünyadan kızını korumayı başarıyordu. Şura onu dinleyince hayatı yön değiştirip rayına giriyordu. Anne gibi anneydi vesselam.
Araba apartmanın önünde durduğunda daldığım düşüncelerden sıyrılıp ücreti ödeyip indim. Bagajdan indirilen bavulumu alıp apartmana ilerledim. Asansöre binip üçüncü katın düğmesine basarken içimi tuhaf bir mutluluk kapladı. Evimi özlemiştim. Yalnız ve tektim ama benim evimdi sonuçta ve bu çok güzel bir histi. Tüm düzenimi kurup okula başladığımda Şura ile tanışmıştım. Bir aralar birlikte yaşamayı düşünsek de ben kendi evim için harcadığım emek ve hevesle yaptığım yenilikleri düşününce geri adım atmıştım. Tabi bir de o evin Şura'nın anne ve babasına özel olduğunu düşünürsek ortak olmak pek akıl karı değildi. Şura o evde anne ve babasını buluyordu. Onları hissediyordu. Benim bu özeli paylaşmam çok büyük haksızlık olurdu. Keza onun o evi bırakmasını da bekleyemezdim ondan.
Dairenin önüne gelince cebimden anahtarımı çıkarıp kapıyı açtım. Bir haftadır havalanmayan evde boğucu bir koku olsa da evimin sıcaklığını hissetmiştim iliklerime kadar. Dile kolay altı yıldır her sene en az sekiz ayımı burada geçiriyordum. Bu çok güzel bir histi. Kendi evime olan özlemim mükemmel bir şeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEMİRHAN
ChickLitAcıyla kıstığım gözlerimi aralayıp Zeyrek'e baktığımda dişlerinin arasından tıslayıp, "Nereye gitmeyi düşünüyorsun bakalım sen ha? Bir şeyleri daha tam kavrayamamışsın sen sanırım ama ben sana anlatayım bundan sonra buradasın ve benim izin verdiğim...