2 yıl sonra
Sabah kalktığımda hava yağmurluydu. Hızla yataktan çıkıp banyoya gittim ve hızlı bir duş alıp saçlarımı kuruttum ve doğal dalgalı saçlarımı omuzlarıma saldım. Banyodan çıkıp üzerime turuncu bol bir kazak giyip siyah dizlerimin bir karış üzerinde biten bir etek giydim. Ayağıma siyah çizmelerimi giyip mutfağa geçtim. Dolaptan birkaç malzeme çıkarıp kendime bir sandviç hazırladım. Sandviçimi hızla bitirip oturma odasına geçtim. Cam fanusta olan balığım Reçel'in yanına gidip yemini verdim. Odaya şöyle bir baktığımda ne kadar dağınık olduğunu görünce sıkıntılı bir nefes verip yere serdiğim kitaplara basmamaya çalışıp odadan çıktım.
Ah pardon kendimi tanıtmayı unuttum. Ben Şura Kaya. 26 yaşındayım. Tıp okuyorum. Şuan 6.. sınıf öğrencisiyim. Annem ve babamı 16 yaşındayken bir trafik kazasında kaybettim. Annem ve babam doktordu ve iki günlüğüne anneannemi ziyarete gitmişlerdi. Dönüşte yolda bir kazaya rastlıyorlar ve inip yardım ediyorlar. Ambulans gelene kadar ilk müdahaleyi yapan annem ve babam yaralıyı ambulansa bindirip yaralıyla birlikte hastaneye doğru yol alıyorlar. Ana yola geldiklerinde karşıdan gelen bir kamyonetle çarpışıyorlar. O kazada kimse kurtulamadı. Aynı gün kızının vefat ettiğini öğrenen anneannem de kalp krizi geçirip vefat ediyor. Yani anlayacağınız bir günde yeryüzünde yaşayan tüm akrabalarımı kaybettim. Bir süre psikolojik sorunlar yaşasam da bir gece rüyamda annemi gördüm ve bana "Ayaklan bakalım, ben seni böyle mi yetiştirdim?" deyince kendimi toparlayıp hayata sıkı sıkıya asıldım. Annem ve babamın birikimleri sayesinde şuana kadar maddi açıdan hiçbir sorun yaşamadım. En azında eğitim hayatım boyunca bana yetecek kadar param vardı.
Aslen İzmirliyim. Ama üniversiteyi başka bir şehirde okumak istediğim için ve babamların İstanbul da hali hazırda iki artı bir dairesi de olduğu için şu an İstanbul'dayım. Aynı zamanda bu şehirde rahatlıkla bir iş bulabileceğimi bildiğim için burayı tercih etmiştim. Dediğim gibi şuan Tıp okuyorum ve hedefim uzmanlık okumak. Annem ve babam mesleklerini o kadar severek yapıyordu ki ben aslında onlardan ilham alarak bu mesleği seçmiştim. Her şeye rağmen annem ve babamın mutlu öldüğüne inanıyorum. Çünkü onlar ömürlerini insanlara şifa olmaya adamışlardı.
Bugün yaşadığım evde tek kalıyordum. Zaten evime gelmek isteyen olsa bile bu dağınıklıktan sonra girmek istemezdi. Ama ne yapabilirdim ki bende böyle çalışabiliyordum. Şuan kasım ayındaydık ve hava yağmurluydu. Oturma odama diktiğim gözlerimi ayırıp yatak odama geçtim. Siyah büzgülü kova çantamı koluma takıp şemsiyemi yanıma aldım. Oturma odasına geri dönüp balığım Reçel'e "Görüşürüz bir tanem." diye seslenip evden ayrıldım. Asansörü es geçip merdivenleri ikişer ikişer inmeye başladım. Dışarı çıkıp şemsiyemi açıp yağmurun altında yürümeye başladım. Yağmurlu havaları severdim. Bana göre yağmurun temizleyici bir özelliği vardı. Eğer öyle olmasaydı neden yağmur yağdıktan sonra kokan toprak kokusu ruhumuza işlesin ki!
Çantamdan kulaklığımı çıkarıp kulağıma takıp Sezen Aksu'dan Vazgeçtim açıp dinledim. Aynı zamanda taksi durağına doğru yürüyordum. Tuhaf bir şekilde izlendiğimi hissedip dönüp arkama baktım ama gözüme çarpan bir şey olmadı. Yaklaşık 4-5 aydır bu hisse çok sık kapılıyorum. Başlarda yalnız yaşadığım için kuruntu yaptığımı düşünsem de bu aralar çok sık tekrarlanmaya başladı bu olay. Kafamdaki düşünceleri dağıtmak için kafamı iki yana sallayıp yoluma devam ettim. Taksi durağına varınca boş bir taksiye binip şoföre fakültenin ismini verdim ve arkama yaslandım. Aslında taksici amcayla tanışıyorduk. Neredeyse iki yıldır sadece onun taksisine biniyordum. Nasıl oluyorsa ben tam taksi ararken onunla karşılaşıyorduk. Taksi şoförü Kenan amca tonton tatlı biriydi. Sıcak kanlı olması kendini insanlara sevdirmesinde bir etkendi tabii. Sanırım bu hayatta kanımın ısındığı iki kişi vardı. Biri en yakın arkadaşım, diğeri taksici Kenan amca...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEMİRHAN
ChickLitAcıyla kıstığım gözlerimi aralayıp Zeyrek'e baktığımda dişlerinin arasından tıslayıp, "Nereye gitmeyi düşünüyorsun bakalım sen ha? Bir şeyleri daha tam kavrayamamışsın sen sanırım ama ben sana anlatayım bundan sonra buradasın ve benim izin verdiğim...