Hemen yeni bölüm yazdııııım 😃 Zaten verdiğim sınır hemen aşılıyo ☺️
5 vote 2 yorum 😜
Bunlar kovulmamışmıydı ?!
"Siz burada ne arıyorsunuz ?"
Gerçekten deli olmalılar ! En gelinmeyecek yere geldiler ama neden ?!
Onları daha yakından görmek için kendimi zorladım ve omuzlarımın görünmesini sağladım.
"Seni kurtarmaya geldik."
Ne dedin ?
He ?
Ne oluyor ?
"Anlamadım ?"
Felićete gözlerini devirerek hayran olduğum sarı saçlarını kulağının arkasına attı.
"Seni kurtarmaya geldik diyoruz saf. Fikrimizi değiştirmeden gel."
Birkaç dakikalığına duraksadım. Neden beni kurtarıyorlar ki ?
Orayı da aştım.
Nasıl kurtaracaklar ?
"Ama nasıl? geçilecek hiç biryer yok."
Ruggero'nun yüzünü alay dolu bir gülümseme kapladı. Oda tıpkı Jorge gibi biriydi. Kendini birşey sanıyordu.
Ama şirin çocuktu.
"Bak güzelim. Burda sandığından daha fazla yaşadım."
Bu samimiyet nerden geliyor anlamadım ?! Sanki ben 10 senelik Arkadaşıyım !
Felićete ince sesini duymamızı sağladı.
"Bak Martina. Şu duvardaki tablonun arkasında bir tane daha pencere var.Bundan biraz daha büyük ama oradan geçebilirsin."
Ellerimi çekip dikkatli bir şekilde aşağı indim. Felićete'nin dediğini yapıp tablonun yanına ilerledim. Daha önce hiç fark etmemiştim. Tablodan çok duvardaki bir siyahlığa benziyordu.
Eski tabloyu ellerimle ses çıkarmamaya dikkat ederek aldım. Bu pencere diğerinden daha büyüktü. Bundan geçerken zorlanabilirdim. Ancak geçmeyi başarabilirdim.
Mermerden tutarak pencereye uzandım. Demir kulplarından tutunarak dengede durmaya çabaladım.
Dengede durmayı başarınca Aralık yerden başımı uzatarak vücudumu geçirmeye çalıştım. Önce kollarımı, sonra bacaklarımı ve sonra tüm bedenimi pencereden geçirdim.
Kaçmayı başarmıştım.
Karşıdan sakin adımlarla gelen ikilinin yanına ilerledim. Fazlasıyla üşüyordum çünkü bacaklarım tamamiyle çıplaktı. Üstümde bir gömlek var.
Yanlarına ulaştığımda Ruggero'nun gözleri direk olarak bacaklarıma kaydı.bende yerimde rahatsızca kıpırdandım.
Felićete durumumu anlamış olacak ki bana üstündeki hırkayı uzattı ve Ruggero'ya öldürücü bakışlar attı. Ruggero'sa 'ben suçsuzum' mağnasında ellerini kaldırdı.
"Sen arabaya bin. Biz hemen yanına geliyoruz."
Ruggero'nun söylediğiyle başımı aşağı yukarı salladım. Arabanın açıldığını belli eden sesle beraber arabaya bindim.
Göz kapaklarımı kapatarak 1 haftalık uykusuzluğu telafi etmek için huzur dolu bir uykuya daldım.
**************
Gözlerimi açtığımda mor ve krem renklerde bezenmiş çilek kokan bir odadaydım. Bir genç odasını andırıyordu. Gayet hoş ve küçük bir odaydı.
Yerimden zorlukla kalkarak ayakta durdum. Odanın koridorlarında yürürken mutfaktan gelen ses beni durdurdu.
"Bu kızla ne yapmayı planlıyorsun ki Felićete ?"
"Sabırlı ol Ruggero onuda bizim aramıza alacağım."
"Böyle yaparak ne başaracağız ki?"
"Intikam alacağız."
Adımlarımı hızlandırarak mutfağa hızlı bir giriş yaptım. Mutfağa girdiğimde tüm gözler bana çevrildi.
Ve Felićete konuştu.
"Seninle konuşmamız gereken konular var Martina."
Başımı tamam manasında sallayarak işaret ettiği masaya oturdum.
"Seni bizim gurubumuza almayı planlıyoruz ancak bunun için bizim dediğimiz şeyleri yapman lazım."
Dediklerini beynimde tek tek geçirerek anlamaya çalıştım. Bu guruba katılmak istemiyorum desem bile vericekleri tek cevap vardı.
"Zorundasın."
Aklıma gelen ilk şeyi onlara sordum.
"Ne yapmamı istiyorsunuz ?"
Bu sefer konuşma sırası Felićete'ye gelmişti.
"Ismini değiştirmeni istiyotuz. Sahte kimliği sana biz vereceğiz."
Neden ismimi değiştirmem gerekiyordu ki ? Yeni kimlik de neyin nesi ?
Ne haltlar karıştırıyorsunuz ?
"İstediğin ismi ve soy ismi seçebilirsin."
Felićete'nin dediğiyle isimleri aklımdan geçirmeye başladım.
O ismi seçecektim.
Annemin ismini ve kızlık soy adını.
Evet.
"Ismimi Violetta Castillo yapmak istiyorum."