9. Bölüm

12.5K 633 54
                                    

Bölüm Şarkısı: Simge, Aşkın Olayım.
Multi medya: Gültane Hancı.

Yarım saattir Gökdeniz'le aynı masada oturuyordum, hatta yanımda oturuyordu. Kalbimin sesini falan duyacak diye aklım çıkıyordu. Kerem ve Beril gerçekten aşırı yakışmışlardı. Fakat bu nasıl tesadüf kardeşim? Ne tesadüfü be! Bildiğin kader kızım bu! Bu çocuğun anlında kocaman sen yazıyorsun! Bir an Gökdeniz'e dönüp 'sen benimsin' diyesim gelse de içimdeki hanzoyu susturdum. Ellerime bakıp mal mal gülmekten başka bir şey yapmıyordum. Arada sorulan sorulara cevap veriyordum falan filan. Kerem aniden bana döndü.

"Ya senin adını bilmediğimi fark ettim. Adın nedir?" Diye sorduğunda gülümsedim. Dudaklarım aralandı ve uzun zamandır kendime yabancı olan ismimi söyledim.

"Gültane." Dedim, "Gültane Hancı."

Beril bana bakıp gülümsedi.

"Adın güzelmiş." Dedi Gökdeniz fısıltıyla. Onu yalnız benim duyduğumdan emindim. Ay ben senin adımı güzel bulan beyin fonksiyonlarını yerim ponçiğim. Deyip sarılmak istesemde uçmamam gerektiğinin maalesef ki bilincindeydim. Ona dönüp gülümsedim.

"Teşekkür ederim, Gökdeniz. Senin ki de çok güzel." Dedim gülmeye devam ederek. Ağzıma kürekle vurmam ve şu flörtöz sırıtışımı kaybetmem gerekiyordu! Ne o öyle buldumcuk gibiyim ya! Çocuğum sen nabıyorsun bana ya? Ay sanırım feels geçiriyorum. Bana gülümsediğinde şokla bakmak, üstüne atlamak, yanaklarını sıkmak arasında gidip gelmiştim resmen. Aniden yapılır mı ama bunlar ya? Bende şöyle senin yanında heyecanlanan bir kalp var yiğidim? Neyse canım ağzını yiyim.

Hızla önüme dönüp ellerime bakmaya devam ettim, ne yani ne var azcık utangaçsam? Ne yapıyım öleyim mi? Gözüm gönlüm sende yakışıklım.

Ay abartma be

Yürü be ordan düşman iç ses, seni dış sesimle döverim.

Ay sende bir şeyi belleye dur artık bütün sene dış sesle susturursun beni.

Sen niye zekiysin ya!

Beynin benimde ondan geri zekalı.

Sinir bozucu mahluk. Zaten gergindim bir de şu iç sesle uğraşıyordum ya! Olur olmadık her yerde maydonoz gibiydi uyuz.

"Kalkalım mı?" Diyen sesle hızla başımı biricik arkadaşım Beril'e çevirdim. Benim kurtarıcı aynı zamanda tuzağa düşürücü bebeğim.

"Olur." Dedim başımı bayağı bir hevesle sallamıştım. Ayaklandıktan sonra sandalyede olan çantalarımızı aldık ve önce Kerem sonra da Gökdeniz'e döndüm.

"Görüşürüz." Dedim cılız bir sesle. Güldü, "Görüşürüz." Dedi.

Yanından geçerken müthiş kokusunu bolca ciğerlerime doldurdum. Onu aşırı seviyordum.

"Beril Allah senin belanı vermesin! Beril toplara düşme! Beril gece yatarken yataktan düş! Beril tuvalete giderken yanlışlıkla aynaya bak ve bir şeyler gördüğünü san! Beril ağzını si seveyim! Yavrum sen niye buluştuğun çocuğun arkadaşının benim anonimden yazdığım çocuk olduğınu söylemiyorsun ya!" Diye bağırınırken Beril benim belalarımı susturmaya çalışıyordu. Omzuma vurdu.

"Lan sus! Tutacak şu bedduaların!" Diye bağırdı.

"Heyecandan öldüm aptal!" Dedim bağırarak. Koluna patlattım bir tane.

"Acıdı şerefsiz." Dedi gülerek, dayanamayıp bende güldüğümde oturup kahkaha atmaya başladık. Kesinlikle ağır şizofrendik. Gözüm kolumdaki saate kaydığında şokla kaldım: "hassiktir!" Diye bir tepki verdiğimde Beril doğrulup sorgular gözle bana bakınca saati gösterdiğimde şokla kalktı.

"Lan saat ne zaman on oldu!" Diye bağırdım korkuyla.

"Babam ebemi belliycek!" Diyen Beril'e başımı salladım. Ardından telefonumun sesiyle titredim. Cebimden telefonumu çıkardığımda babamın aradığını gördüm. Parmaklarım cevapla tuşuna gitti ve telefonu kulağıma yasladım.

"Bu gece eve gelme." Dedikten sonra bir şey dememi beklemeden suratıma kapattı.


Bölüm Sonu.
Görüşürüz.
"bir incelik gösterin, incinmesin yüreğim."
-Anonim.
Sürç-i lisan ettiysek affola!

MEYDAN || TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin