Lalisa'nın kafası karışmıştı. Normalde en karışık olayları bile çözebilen beyni öğrencilik yıllarında bile kendini belli etmişti. Ortaokulda sınıf birincisiydi.
•
Jiminin çığlıkları paris'in en tanındık restoranının tuvaletinde çınlıyor,çıkarılan kurşunun yere çarpma sesi ile biten çığlıklar küçük hıçkırıklara dönüşmüştü.
Kurşun çıkartıldığında Yoongi özenle sargı bezi ile sardığı yarayı örtmüş ve Jimin'in acılarını dindirmek istet gibi öpmüştü onu. Jimin dudaklarının arasından göz yaşlarının geçmesine izin vererek karşılık vermişti ona.
Tuvaletten çıktıklarında suratlarındaki maskeler sayesinde tanınmamanın verdiği mutluluk Lalisa'nın içindeki gerginliğin bir kısmını bile yok etmeye yetmemişti. Sinirliydi,gergindi ve en kötüsü korkuyordu.
Akşamı ayrı ayrı geçirmeye karar kılan gurup ormana ve pahalı restorana dağılmıştı. Kalabalık ortamları seçmeye özen göstermişlerdi.Jennie ve Lalisa Paris'in ünlü ormanında çimenlere oturmuş ağaçlara vuran esintiyi hissediyorlardı. Lalisa hala açıklama bekliyordu. Karşısındaki yabancı biri değildi. Ondan çekinmezdi,utanmazdı ne istediğini dile getirdi.
"Jennie açıklama yapmayı planlıyor musun?"
Jennie kaçıyordu açıklamadan. Açıklama yapmak istemiyordu. Sebebi korkması mıydı? evet tam olarak korkmasıydı. Jennie Lalisa'nın onu bırakmasından korkuyordu.
"Lalisa söylediklerim karşısında bana olan sevginin biteceğini hissediyorum."
Lalisa'nın tüyleri diken diken oldu. Bir aydır rahat olan kalbi deli deli çarpmaya başladı. Nasıl böyle bir şey söyleyebilirdi? Nasıl ikişkilerini böyle basite indirebilirdi? Onlar ayrılamazlardı ki! Onları ayırmak zordu. Ama eğer -bunun farkında olan Jennie- bunu söylediyse. Demek ki ayrılmaları olası bir ihtimaldi.
"Jennie,lütfen anlat." dedi Lalisa titreyen sesi ile.
"Chaeyoung hasta Lalisa. Chaeyoung Obsesif kompusif bozukluğu olan biri. O bir doktor değil,hastaları ise medikal olarak gerçek hastalar değil."
Lalisa gerçekleri öğrenmenin verdiği rahatlık ve Chaeyoung'dan ayrılmasının altında bilmediği nedenlerin ona destek çıkması hoşuna gitmişti.
"Chaeyoung insan kaçakçısı. İnsanları mükemmelliyete ulaştırmak için kaçırıyor ve sonra onlari kendi güzellik algısına göre tasarlıyor."
Lalisa'nın beyni donmuştu. Gerçekler yüzüne öyle çarpmıştı ki çimenlere uzandı sanki silah darbesi yemiş gibi.
"Seni almasaydım kaçırdığı her insan gibi seni de mükemmelliyetin son aşaması olarak ölüme terk edecekti."
Lalisa titriyordu şimdi.
"Hyuna ve Edawn benim arkadaşlarım. Ama normal bir arkadaşlığımız yok. Biz insan kaçakçılarını manipüle eden bir anti-direniş gurubuyuz."
"Yer altı dünyası çok kötü bir yer. Paramı bu işler için harcayalı çok olmuyor ama bu dünya seni hemen içeri çekiyor."
"Bu yüzden sana bahsetmedim Lalisa."
Lalisa kendinden sır saklanmadığı için memnundu ama aynı zamanda kızgındı. Kendine o kadar kızgındı ki. Chaeyoung'la evlendiği için. O işkencelere katlandığı için. Kendine öyle kızgındı ki.
"J-Jennie ben o evde çok kötü şeyler yaşadım."
Jennie bildiği bu gerçeği Lalisa'dan duyunca öyle canı yanmıştı ki.
"Biliyorum Lalisa. O evde yaşadıklarını biliyorum. Bu yüzden seni ve Jisoo'yu kurtar-"
Lalisa yattığı çimenlerden hıza kalktı.
"Ne dedin?"
Jennie haraket bile etmek istemedi. Bunu açıklamak için çok erkendi ve Lalisa öğrenirse ne olacağı hakkında bir fikri yoktu.
"Jisoo. Chae'nin senden önceki karısı. Aynı zamanda benim eski sevgilim."
Lalisa'nın vücudundaki tüm kan beynine sıçramıştı. Farkında olmadan sıktığı çimenlerin eline bıraktığı boya gibi sinir tüm vücudunu boyamıştı. Şarabın kırmızısına kan karıştırmak istedi. İkisi birleşip tek renk olsun istedi.
"Herkesi kurtarıp yanına süs diye alıyorsun yani."
Lalisa çantasını alıp ayağa kalktı.
"H-Hayır Lali-"
Lalisa, Jennie ayağa kalkmaya çalışınca boynundaki kolyeyi çıkartıp yere attı.
Akşam serinliğinden dolayı Jennie'nin verdiği hırkayı çıkarttı.
Jennie ile ilgili ne varsa bedeninden ve aklından silmek için her şeyi yaptı o çimlerin üzerinde.
Jennie'yi asla aklından silemeyeceği gerçeğini görmezden geliyordu. Ondan kurtulmak istiyordu. Onu unutmak,yaşadığı aylık yalanı hayatından çekip atmak istiyordu. Hızlı adımlarla uzaklaştığı çimlerin üzerinde,
Aşklarının temsili kolyeyi, Üşümemesi için verilen hırkayı,
ve en sevdiği uyuşturucusunu,şarabını bırakmıştı.
Jennie orada dört saat daha oturdu. Gece olduğunda üşüyen bedeni titreye titreye otel odasına gitti.
Lalisa'nın gelmeyeceğini biliyordu. Onun kıyafetlerinin olduğu odaya girmek işkenceydi. Onun yokluğundan bir yudum almak hayatında çektiği en kötü acılara bedeldi.
En sevdiği uyuşturucusu olan Lalisa'nın varlığı ve güzelliği olmadan düşünmek.
çektiği en büyük acılara bedeldi.
Merhaba!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.