bugün fan meeting günüydü
Heyecanlıydım ama çok da değildim. Şaka be. Heyecanımdan kalbim duracaktı. Onu ne kadar görmüş olsam da tekrar görmek,şarap dudaklarında kaybolmak,sonsuzluğu temsil eden gözlerini okumak geliyordu içimden. Jennie kim beni kendine çekiyordu.Uyandığımda hemen ayağa zıpladım. Yanımda yatan Chaeyoung irkilince bana baktı ve tekrar geri yattı. Chaeyoung bana bakınca içimde bir şeyler kırılıyordu sanki.Vücudum benden ayrılıyor kalp kırıklığı suratıma şiddetli bir tokat gibi çarpıyordu. Bana baktığında beni çıkılmaz bir labirente koyuyor ve çıkmamı sağlayan şey ise şarabın sarhoş edici kokusu oluyordu.
Üstümü giyinip parfümümü sıktığımda bütün ev kaliteli parfümün ahenkine kapılıp dans etmek ister gibiydi.Kendi kendime güldüm. "Üzgünüm ev! Chae danstan pek hoşlanmaz!" Kapıyı kapatıp arabama bindim.
Alana geldiğimde bu kadar...bu kadar büyük ve kalabalık olacağını hiç tahmin etmemiştim. Ne kadar da çok seveni varmış Jennie Kim'in böyle. Sıraya girmektense dışarıda beklemeyi tercih ettim. Bu süre zarfında ise Jisoo'yu arayıp nasıl olduğunu sordum. İyi olduğunu ve dans seçmeleri için onlara videomu izlettiğini söyledi. Beni yetenekli bulduklarını ve yakın zamanda gelmem gerektiğini bana tembihlerken bunun benim açımdan güzel bir gelişme olduğunu da belirtti. O sırada içeri alımlar başlamıştı. Dışarıdaki sıra gittikçe azalırken bir şey farkettim. Herkes Jennie için hediyeler,çikolatalar,çiçekler getirmişti. Benim ise hiçbir şeyim yoktu. Kendimi salak gibi hissettim. Sadece onu görmek istemiştim ama hediyesiz gidersem çok ilgi çekerdim. Etrafta verilebilecek bir şeyler olmalı diye taramaya başladım ve boynumdaki kolye aklıma geldi. Tek çırpıda çıkarttığım kalpli kolyeyi paketine koyup arabadan çıktım. Sıra gittikçe azalmış,bu kadar hızlı olması beni mutlu etmişti. Sıranın en sonuna girmiştim.
Diğer fan giderken ben geldim. Gözlerini bana çevirdi ve meeting'in bittiğini anlayıp uzun uzun bana baktı. "üstündekiler,benim tasarımım değil mi?"
kafamı onaylar biçimde salladığımda gülmüştü
ah kalbim
"Lalisa,Rose nerede?" demişti birden
kalbim ağzımda atıyordu
"ş-şey evde o galiba"
gözlerimin içine tekrar bakmıştı. Bir şey ister gibi irislerini kenetlemiş suratımda gezdiriyordu. Suratım yanıyordu o bakınca. Baktığı her yer yanıyordu.
Kim Jennie,alkoldü ve alkol yanardı.
Elimdeki kutuyu ona verdim.
"Dürüst olmak gerekirse sana hediye almamıştım bu benim kolyem.Ama sana çok yakışacağına eminim"
Elini boynuna götürüp kolyesini çıkarttığında Ucunda "J" olan kolyeyi bana uzattı. Elinden kolyesini alırken teşekkür ettim.
"Hayranım olduğunu bilmiyordum?"
"Değilim. Sadece sen...sen beni etkiliyorsun jennie." dedim sesim titreyerek. Jennie ayağa kalkmış ve elimi tutup beni kulis'e sokmuştu. Konuşmamıştık. Bu konu hakkında zerre konuşmak istemiyordum zaten. Az önce dediğim şeyler? Lafını etmeyin. Sarhoş cesareti. Şarabın karşısında sarhoş olmuş kızın cesareti.Siyah kaplı bir arabadaydık. Jennie evine gittiğimizi
söylemişti. Israr etmedim. Arabada beni süzdüğünü hissediyordum. Bir süre sonra bundan sıkılmış
olacak ki kolyesiyle oynamaya başladı. Sevdiğini düşündüğüm için suratımda bir tebessüm oluştu. Ucunda J olan kolyeme baktım. Bir açıdan bakınca L ye benziyordu ve tepesinde K harfi vardı. "Garip tasarım" diye içimden geçirdim. Bir apartman dairesinin önünde durduğumuzda ise arabadan inmiş eve çıkmıştık."Bir apartman dairesinde mi yaşıyorsun?" dedim içeriyi incelerken. Tatlı bir tasarımı vardı. Ayrıca zaten zevkli bir insan olduğu için bu küçük ev çok güzel durmuştu gözümde."Evet öyle." demişti çantasını asarken. Neden burada olduğumu bilmiyordum. Neden beni buraya getirdiğini bilmiyordum. Neden ısrar etmedim,onu da bilmiyordum. Tek bildiğim havanın karardığı ve benim sarhoş olmamdı. "Lalisa,benim
kim olduğumu biliyorsun değil mi?"
"jennie kim. 20 kişiyi öldüren katil." dedim soğuklanlılıkla. Gülmüştü. Yanıma oturduğunda midem yanmıştı."Nasıl böyle cesursun. Rose burada olduğunu öğrense sana ne yapar acaba."
Geriye yaslandım "Rose'yi sikerler." dedim
Jennie bir kahkaha patlattı"ne?!"
Evet rahat rahat konuşuyordum. Bir katille dertleşiyorum ve bunu sevmiştim.
"Seni tanıyorum Lisa. Seni senden iyi tanıyorum."
demişti. Kanım dondu. Adımı bilmesi bile bir mucize iken beni tanıması mı? Yok artık. Telefonumun
çalması ile gözlerimi beni sarhoş eden gözlerinden çekmiş, ekrandaki yeşil tuşa basmıştım.
"Efendim Chae?"
"Neredesin sen lalisa! Saat 10 oldu."
"Chae çocuk değilim beni rahat bırak." diyip kapattım telefonu. Jennie ayağa kalkıp elbisesini düzeltti. "Gitsen iyi olacak manoban." Ayağa kalktığımda çantamı aldım ve kapıya yöneldim tam kapıya gidecekken beni duvar ile arasına almıştı. Kalbim duracaktı."Manoban.Ben kimseyi öldürmedim." demişti. Kapıyı bana açıp beni yolcu etti.Manoban,ben kimseyi öldürmedim mi?
O zaman nasıl terapiye ihtiyaç duyabilir?
Duygusuzluk,onun sorunu bu.
Belki de alması gereken terapi bu yolda olmalı dedim kendi kendime.Jennie kim. Senin kim olduğun hakkında bir sik bilmiyorum.
![](https://img.wattpad.com/cover/190051542-288-k721084.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dionysos//jenlisa
Фанфикşarap tanrıçası;dionysos Chaeyoung ile evli olan Lalisa birgün sarhoş olur.