HÜKÜM 61

7.5K 408 50
                                    

Yüzümde bir gülümseme meydana geldiğinde kalbimin sesleri bedenimi titretiyordu. Söylediklerime itiraz etmediğini söyleyen Civan bilmeden kalbimin kanatlanıp ona uçmasını sağlamıştı. Kalbim bu denli delicesine atarken iyileştiğimi biliyordum. Kanayan yaralarımın iyileştiğinin, bir nebze olsa da Civan'ın onlara sözleriyle deva olduğunun bilincindeydim. Dudaklarındaki tebessümle benden yanıt bekleyen Civan'a atlatamadığım şaşkınlığımla sordum.

"İzin veriyorsun değil mi?"

Civan başını sallayarak beni onayladı ve ardından sözlü olarakta dile getirdi.

"Evet, veriyorum. Bana seni sevmeme izin ver dedin. Bende sana o izni veriyorum."

Yolda giderken hiçbir şey beklemeksizin bir cadde köşesinden aldığım bir piyango biletinin bana çıkabilme ihtimalinden daha çok sevmiştim benim onu sevme ihtimalimi. Bana aşk yasak diyen adam bugün bütün engelleri kaldırmış ve kaldırdığı engellerin ardından bana kocaman gülümsüyordu. İnanılası değildi. İnanılmayacak kadar güzel bir hayalin içinde olduğumu da kabul etmek istemiyordum. Gerçekti. Botan'ın az önce beni Civan'dan alacağını söylediği gibi gerçekti. Tek bir fark vardı. Botan sözleriyle korkutmuş, dokunuşu ile canımı yakmıştı. Civan ise gülümsetmişti. Gerçek bir gülümsemeyi dudaklarıma bahşetmişti. Civan'a şakacı bir tavırla söylendim.

"Teşekkür etmemi beklemiyorsun değil mi?"

Civan arabanın içinde yankılanan bir gür kahkaha attı. Kahkahasının ardından konuştu.

"Beklemediğimi söylemek yalan olur ama konu sen olunca çok yadırgamıyorum. Böyle bir tepki bekliyordum kesinlikle."

Elimi dudaklarıma götürüp çekingen bir sesle mırıldandım.

"Hakkım olanı benden esirgediğin gibi bir de teşekkür bekliyorsun. Kocam olarak bana bu dünyada verebileceğin üç şey var zaten. Ne diye kaçınıyorsan artık?"

Civan soru sormaya meyillenmişti. Bunu kaşlarının havada süzülmesi ile anlamıştım.

"Üç şey?"

dedi soru kalıbında olan mi ekini dudaklarından çıkarma gereği görmeyerek.

"Üç şey."

dedim tekrarlayarak. Civan başını onaylarcasına salladı.

"Birincisi nikahın. "

Civan müdahalede bulunmayarak devam etmem için beni baş hareketiyle yönlendirdi.

"İkincisi kalbin. "

Civan buna da başını salladıktan sonra konuşmamı beklemeden araya girdi.

"Üçüncüsünü tahmin edebiliyorum. "

dedi yüzünde sinsi ve çapkın bir ifade belirirken. Kim bilir ne diyecekti? O bir şey söylemeden önce araya girmek istedim ama izin vermedi.

"Söyleyebileceğinden emin olsaydım konuşmana izin verirdim. "

diye göz kırptıktan sonra Civan'ın dudaklarından o mahrem kelime döküldü.

"Seks."

Ellerimi yüzüme kapattım. Çıldırmama ramak kalmıştı. Tam bu adam oldu diyordum, virajdan tekrar dönüp bana el sallıyordu ahlaksızca. Yüzüm utançla yanıyordu fakat söylenmeden durmak olanaksızdı. Yüzümü ellerimden çekip hırsla çemkirdim.

"Sen ne kadar ahlaksız bir adam oldun? Sana böyle yapma dedikçe sen inadına yapıyor gibisin. Bir dur durak bil artık."

Civan ben sinirden duramazken bana gülüyordu. Güldükten sonra  sakin bir sesle konuştu.

HÜKÜM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin