HÜKÜM 65

7.7K 487 48
                                    

Banyodan onu kovduğum için bana oldukça kötü bakışlar atan Civan'a takılmadan edemedim.

"Git hadi."

"Birlikte banyo yapma teklifimi kabul etmeliydin. "

diyen Civan'ın sesinde bariz bir alay vardı.

"En başta kabul etmiştim fakat ellerini benim üzerimden çekmediğin için şansını kaybettin."

dedim tatlı olduğumu düşündüğüm bir gülümsemeyi Civan'la paylaşırken.

"Bana verdiğin sözü çabuk unutuyorsun."

diyen Civan'a tek kaşım havada bir şekilde cevap verdim.

"Verdiğim sözü unutmuyorum fakat akşam ne yapacağını bilmediğim için bugünlük bu kadarın yeterli olacağını düşünüyorum Civan. Şimdi banyodan çık ve gidip giyin."

dediğimde bu sefer Civan'ın tek kaşı havalandı.

"İçeriye geldiğinde ben senin ifadeni alacağım. Sen şimdi beni sindirdiğini düşün bakalım."

Civan beline sardığı havlu ile dışarı çıkıp banyonun kapısını kapattığında duşuma devam ettim. Civan ile birlikte olduktan sonra şu an onu kovduğum banyoda duş alıyordum ve yüzümde kocaman bir gülümseme vardı. Bu kadar güzel başlayıp ardından kötü biten sabahımın şimdi en güzel anlarını yaşıyordum. İnanması o kadar zor bir şeydi ki bu! Duşumu alıp, duşakabinin kapısını açıp dışarı çıktım. Askıdaki havlumu alıp bedenime sarmaladım. Baş havlumu da alıp başıma sardıktan sonra banyodan çıktım. Civan yatakta yarı uzanmış vaziyette, kulağında telefon ile konuşuyordu. Kiminle konuştuğunu bilmiyordum. Dolabıma yönelip kendime temiz iç çamaşırı ve giyebileceğim kıyafet çıkarttıktan sonra Civan'ın odadan çıkması için ricada bulunmayı düşündüm fakat Civan'ın bunu yapmayacağını bildiğim için sırtım ona dönük bir biçimde iken havluyu bedenimden sıyırdım. İç çamaşırımı giyip, sütyenimin kopçasını bağlamak için elimi arkaya doğru uzattığım sırada Civan'ın soğuk ellerini tenimde hissettim. Kopçayı benim için bağlayıp bana bir soru yöneltti.

"Neydi şu itin soyadı?"

Ona dönük olan sırtımı dönüp yüz yüze geldim Civan'la. Sessiz bir şekilde mırıldandım.

"Neden lazım?"

Civan söylediğime sinirlenmedi fakat telefondakini azarladı.

"Oğlum 7 aylık mı doğdun ananın karnından? Bir bekle. Söyleyeceğim."

Civan kulağındaki telefonu eline alıp bir yerlere dokundu ve yanlış değilsem sesi kapattı. Benimle rahatça konuşmasından da bu anlaşılıyordu.

"Kimmiş, neyin nesiymiş öğreneceğim."

dediğinde rahat bir nefes almak bir yana soluksuz kaldım.

"Başının belaya girmesini istemiyorum Civan."

dediğimde Civan elini uzatarak yanağıma yerleştirdi ve hafifçe okşadı.

"Biliyorum güzelim biliyorum. Sadece kim olduğunu öğrenmek istiyorum. Düşmanını dostundan daha iyi tanı demişler. Seni korumak için onu tanımam lazım. "

dediğinde içime su serpildi. Derin ve ferah bir nefes aldım.

"Yesir. Soyadı Yesir."

Civan başını salladı ve eline telefonunu almadan önce mırıldandı.

"Giyindikten sonra saçlarını kurut. Hastaneden çıkalı şunun şurasında iki gün oldu. Sonra da biraz yat. "

dediğinde söylediklerine başımı salladım ve ona sorumu yönelttim.

HÜKÜM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin