El ele iki aptal aşık olup fetihe çıktık Antalya sokaklarını. Çarşısında alış veriş yaptık, deniz kenarında çekirdek yedik, dondurma yemenin keyfini çıkarıp kedi gibi serin bir yer aradık ama ne mümkün. Antalya'nın sıcağına eşlik eden nemi bizi bizden aldı ama aşkımızı etkileyemedi.Güneş batarken yok kenarında küçük bir kafeye oturup kahvelerimizi yudumladık. Zafer halinden memnundu, mutluydu, gülümsüyordu ve geçirdiğimiz güzel saatlerin uzun sürmesini istiyordu. O gün bir türlü aramızda yaşanmayan dolu dizgin aşkın tadını çıkarmıştık.
Yüzük dışında sıkıntımız kalmamıştı. Onu da teslim edip mutluluk ve huzur yağmurunda iliklerimize kadar ıslanmak istiyordum. Farkına varmadan öyle çok yorulmuştuk ki duş alıp hemen uyumuştuk.
Bizim tadına doyamadığım balayımız bir hafta sürdü. Düşman çatlatırcasına baş başa olmanın keyfini sürdük. Gezdik, tozduk, eğlendik tamam da benim unutamadığım iki anı vardı ki her aklıma geldikçe gülecektim.
Bir gün iskelenin ucunda oturuyorduk. Elimde küçük bir çanta vardı ki Allah'tan telefonlar anahtarlar içindeydi. Havanın sıcaklığından yakınıp eve dönmek için Zafer'e ısrar ediyordum.
"Bunu sen istedin küçük hanım!" deyip beni kucağına aldı ve denize atladı. İtiraz etmeye fırsatım kalmadan tuzlu suyun içinde buldum kendimi. İşin kötü tarafı ıslanmış olmam değildi, üzerime giydiğim beyaz renk elbiseydi. Başıma neler geleceğini biliyordum. Erkek olması sebebi ile hesap edememişti tabi ki...
Denizden başımı çıkarıp nefes almadan
"Sen ne yaptın!" diye bağırdım. Olayın farkında değildi, belime sarılıp kendine doğru çekti."Ne yapmışım?" derken cilveleşmek derdindeydi.
"Ben nasıl çıkacağım? "dememi de beceremem manasında söylediğimi sanıp merdiven basamaklarından tutunup çıkmama yardım etti. Vücudumun belden yukarısı sudan ayrılınca anladı neye sebep olduğunu. Omzumdan yitip tekrar suya soktu beni.
"Eyvah! Sakın çıkma sudan! Bak seni göreni vururum! Sakın!" derken badem gözleri kocaman açılmıştı.
"Olur tabi baykuş bey, deniz kızı olarak devam ederim hayatıma. Çabuk bir yol bul çıkar beni burdan!" derken sesim yüksekti, öfkem sınırsızdı.
"Buldum!" deyip üzerinde ki siyah gömleği çıkardı. Altında kot pantolon ve üst bedeni çıplak!
Halini görünce ben çıldırdım."Zafer giy onu hemen!" derken dişlerimi sıktım. Kaslı ve ıslaktı, ona kızlar bakarsa ben ne yapardım?
"Saçmalama çık sudan, sana giydireceğim"
"Hayır, giy onu! Etrafta bir sürü kız var bak olay çıksın istemiyorum" dedim ve o daha da sinirlendi.
"Kız çık! Seni mi görsün akbabalar. İlla ki birisi görünecekse o ben olmalıyım!"
"Hayır!"
"Çık dedim"
"Hayır dedim"
"Çık dedim sana"
"Hayır dedim, hayır hayır hayır!..."
İtirazlarım değil de inadıma dayanamadı ve beni kolumdan tuttuğu gibi çıkardı. Hemen elinde ki gömleği üzerime geçirip oturttu. O sırada ileriden geçen kızların bize doğru baktığını gördüm. Zafer beyimiz etek uçlarımı örtmekle meşguldü.
"Hemen bana sarıl, sahibin olduğunu bilsinler"dediğime anlam veremeyerek baktı. Çenesini kavrayıp
"Sarıl ve sakın benden gözlerimi ayırma tabi yuvalarında kalmasını istiyorsan!" dedim. Tebessüm edip sarılınca ben de kızlara kötü kötü baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Esmer Rüya 2 -inat- ( Tamamlandı )
RomanceKapak: @MasalByk Çukura düştüm ben.. Dört yanım zifiri karanlık.. Gökyüzü küsmüş, yıldızlar saklanmış... Bağırmaya yardım dilenmeye hakkım yok. Yanımda birisi var ama hali benden beter. Ona baktığımda yüzünü göremiyorum. Ellerinde kurumuş kan iz...