Burası Antalya'nın en lüks otellerinden biriydi.
Resepsiyondan oda kartımızı aldık ve odamıza geçtik.
Öğle yemeği vakti geçmişti. Fakat her zaman açık olan bir büfe vardı.Ben bunları düşünürken karnımdan büyük bir gurultu çıktı.
- birileri çok acıkmış galiba
- bilmem öyle mi
- karnın guruldadığına göre öyle güzelim. Büfeye gidelim bende acıktım.
- tamamm. Dedim ve uyuşuk uyuşuk oda kapısına doğru ilerledim.
Ve birden kendimi Egemen'in o huzur dolu kucağında buldum
- Aaayy noluyo be
- sen böyle uyuşuk uyuşuk yürürsen akşama oraya vararız güzelim.
Ay şu güzelim kelimesi beni öldürüyo yarabbim.
- üfff aman bee
- sözlüye üflenmez. Üfff kaka, üfff ıyyyy
- başladı yine ya
- bitmedi ki bebeğim
- ayy yerim seni ama yemicem çünkü yersem. Ayy biz vıcık vıcık sevgililer gibi olduk tamam kapatalım bu konuyu.
Egemen sadece gülmekle yetindi. Bu sohbetimizi büfede sonlandırdık.
Ben bir hamburger Egemen'de bir sosisli aldı.
- üfff ben şiştim daha yiyemicem sen yesene Egemen
- tamam güzelim ben yerim. Ama seni yemiyim dikkat et.
Dedi ve o çapkın bakışlarından birini yerleştirdi yüzüne.
Yemeklerimizi bitirdik ve odamıza gittik
Bölüm kısa oldu ama aklıma birşey gelmiyor :(