Su'dan
Sinemadan geldikten sonra kendimi yorgunca yatağa attım. Evet çok yorulmuştum ama değmişti. Bir yanda sevdiğim adam diğer yanda kardeşim dediğim adam. Biz eve gelmeden önce Kerem bizden ayrılmıştı. Acil bir işi çıkınca biz de Rüzgar ile eve döndük.
Nerede ya bu adam? Sabah 9 olmasına rağmen gelmemişti. gece de gelmemişti. Eğer gelseydi ben fark ederdim çünkü benim uykum çok hafiftir. Susadığımı fark edip aşağı mutfağa indim. O sırada kapı açılıp kapandı. Hemen içeri gidip baktım. Kerem televizyonun karşısındaki koltuğa oturmuş dalgın dalgın bir şeyler düşünüyordu. Gidip yanına oturdum.
" Kerem?"
" Su. Sen neden uyumadın?"
" Uyuyamadım. Yani uyku tutmadı. Hem sen beni bırakta bu saate kadar nerelerdeydin?"
" İş ile bir sorun çıkmıştı da onunla ile ilgilendim."
" E tamam o zaman sen git dinlen ben de kahvaltı hazırlayayım." Başını tamam anlamında sallayıp merdivenlere yönelip çıkmaya başladı.
Kerem'in ardından mutfağa geçip çayı koydum. Sonra neler yapabileceğime baktım. Evde böreklik hazır yufka vardı. ben de hemen malzemeleri hazırlayıp su böreği yaptım. Böreği fırına koyduktan sonra sigara böreği yapmaya başladım. Sarma işi bittikten sonra kızartmaya başladım. Su böreği fırından çıkınca sigara böreğide kızarınca menemen yapmaya başladım. herşey hazır olunca sofrayı kurmaya başladım. Sofrayı kurmaya devam ederken mutfağa bir adet uykulu Rüzgar girdi.
" Su sen börek mi yaptın?"
" Evet ama ilk önce sofra kurmama yardım edeceksin. Hadi şimdi al şu menemenleri içeri sofraya koy." Dedikten sonra eline menemeni tutuşturup içeri gönderdim. Aradan geçen dakikalar sonra sofrayı kurmuştuk. Yukarı çıkıp Kerem'i uyandırmaya çıktım. Odaya girdiğimde masumca uyuduğunu gördüm.
" Kerem"
" Hı"
" Hadi kalk aşkım."
" Neden?"
" Kahvaltı yapacağız. Hem bak senin için börekler yaptım. Rüzgar yemeye başladı geç kalırsan sana kalmaz." Ben daha ne olduğunu anlamasan Kerem atağa geçti ve merdivenlere koştu.Ben de ardından inince gördüğüm manzara ile gülmeye başladım. Rüzgar böreklerden yemeye çalışıyor ama her elini uzattığında Kerem eline vuruyor. Rüzgar en sonunda isyan etti.
" Ya Su şu bebeğine bir şey söyle. Bana da versin."
" Kerem aşkım Rüzgar'a da versene. Yazık ciğerci kedisi gibi bakıyor böreklere."
" Olmoz bunlor sodoce bonom. Yomeson o. Bok yo."
" Sağ olun ya Su öldürdü Kerem de üstüme çimento döktü. Çünkü bu dana toprak yerine çimento döküyor."
" Kerem ağzındakileri bitir öyle konuş hem ben bir tek sana yapmadım. Rüzgar'a da yaptım."
Hemen böreklerden alıp Rüzgâr'a da verdim. İkisi yemek yerken ben de telefonla uğraşıyordum. Tamam aslında kizlarla mesajlaşıyordum.
Yemek faslından sonra sofrayı Rüzgâr ile topladık. Kerem acil işinin çıktığını söyledi ve gitti.
Neden beni buraya çağırdı ki? Kerem beni sahil kenarına çağırdı. Çok acil bir şey konusmasi gerekiyormuş. Hadi ama Kerem ya sıkıldım.
Sonunda. Uzaktan gelen Kerem'i görmemle gülmeye başladım. Ona sarılacağım sırada benden kaçtı. Şaşırsam da bir şey demedim. Neredeyse yarım saattir bankta oturuyorduk.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Aşkım
AventureKulağıma fısıldamak için yaklaştığında kokusunu içine çektim. Odunsu ve sigara kokan bir kokusu vardı. Tamam ama ben neden bunları düşünüyordum. Yok yok hayır ya ben bu adama aşık falan olamazdım. Çünkü biz ayrı dünyaların insanlarıyız o bir mafya i...