Su'dan
Gece herkes uyuyunca dışarıdan sesler gelmeye başladı. Tahminen gardiyanlar nöbet değişiyordu. Hemen kapının yanına giderek kapıya seslice vurdum.
Gardiyan içeri girince bana baktı. Sonra ne oldu der gibi başını sallayınca yanına yaklaşıp okulda öğrendiğim şekilde bayılttım. Aslında hiç kullanmamıştım ve ilk kullanmamda işe yaramıştı.
Neyse. Hemen dışarı çıkıp gardiyanların arasına girdim. Hepsi zaten sivildi. Herkes yorgun olduğu için beni fark bile etmemişlerdi. Dışarı çıkınca gizlice arkaya doğru yürüyünce bir araba gördüm.
Arabaya doğru ilerleyince içindeki kişinin Rüzgâr olduğunu gördüm. Hemen arabaya binince bana sarıldı.
" Kardeşim. Nasılsın?"
" Ben iyiyim kardeşim de Kerem nasıl?" Dememle benden ayrılıp başını eğdi. Kötü bir şeyler olduğunu anlamıştım.
" Rüzgâr" dedim sertçe.
" Durumu daha da kötüye gidiyor. Su, Kerem'in sana ihtiyacı var" demesiyle gözlerim dolmuştu.
" Rüzgâr beni ona götürür müsün?" Tamam anlamında kafasını sallayarak arabayı çalıştırdı ve sürmeye başladı. Saat gecenin dördü olduğu için hiç araba yoktu. Yolda gördüğüm kırmızılıkla Rüzgâr'a döndüm.
" Rüzgâr hemen arabayı durdur"
" Noldu Su?"
" Rüzgâr hemen" dememle arabayı durdurdu. Arabanın farları sayesinde görebiliyordum. Ben inince Rüzgâr da arabadan inip yanıma geldi.
Diz çöküp kana dokundum. Donmuştu. Kanı dönmüşse o da üşümüştür. Rüzgâr'a dönüp konuştum.
" Rüzgâr kan donmuş. A-ama kan donduysa eğer Kerem üşümüştür. Ama ben ona kıyamam ki" dedim ve ağlamaya başladım. Rüzgâr yanıma gelip beni kaldırdı ve sarıldı.
" Şşş Su. Kerem çok güçlü. O senden bir saat bile ayrı kalamazken seni korumak için bir hafta senden ayrı kaldı. Eğer şimdi giderse senden ayrı kalır ama o dayanamaz" dediğinde söylediklerini idrak etmeye çalıştım. Ne yani Kerem şimdi beni korumak için mi ayrıldı? Hızla Rüzgâr'dan ayrılıp suratına baktım.
" B-beni korumak için derken?" Dediğimde Rüzgâr ne söylediğini yeni idrak etmişti ama geç kalmıştı.
" Senden de maşallah hiç bir şey kaçmıyor" Sert bakışlarımı gönderince anlatmaya başladı.
" Kerem'in düşmanları birlikteliğinizi duymuş ve seni kaçırmak istemişler. Yani galiba ben de tam bilmiyorum. Kerem de seni onlardan korumak adına ayrıldı. Ama kendini alkole verdi. Her gece haddinden fazla içti. Bana da zaten sarhoşken anlattı. Su, Kerem senden isteyerek ayrılmadı." Dediğinde dönmüş kalmıştım.
Sonra o anda ben hapse girmeden önce söyledikleri geldi aklıma. Kerem ne demişti?
" Su bana bir şey olursa şunu sakin unutma ki ben seni isteyerek bırakmadım. Eğer senden ayrılmasaydım benim yüzümden sana bir şey olabilirdi."
Ah be Kerem başına gelecekleri sanki biliyordu. Dur. Rüzgâr bana düşmanları var demişti ve Kerem bana bir şey oluşa demişti.
" Rüzgâr. Galiba bu bir kaza değil" Rüzgâr hemen yanımda bitti.
" Ne demek kaza değil?"
" Ya sen az önce demedin mi düşmanı var diye?"
" Evet"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Aşkım
مغامرةKulağıma fısıldamak için yaklaştığında kokusunu içine çektim. Odunsu ve sigara kokan bir kokusu vardı. Tamam ama ben neden bunları düşünüyordum. Yok yok hayır ya ben bu adama aşık falan olamazdım. Çünkü biz ayrı dünyaların insanlarıyız o bir mafya i...