Oy ve yorumu unutmayalım lütfeeennn :))
*
*Hayatı bir şeye benzetecek olsam kesinlikle şans oyunu olurdu.
Tamamen içgüdüyle, ihtimaller dahilinde oynanan bir şans oyunuydu hayat.
Bir şeyler hep ihtimaldi, olabilirdi, belkiydi..
Çocukluğumdan beri hep düşünürdüm.
Kaan hayatımda olmasa ne olurdu? Belki başkasına aşık olabilirdim.
Kaan hayatıma bir abi yerine sadece Kaan olarak girmiş olsaydı ne olurdu? Belki şu an birlikte olabilirdik.
Kaan, benim onu sevdiğimi bilse ne olurdu? Belki hayatında başkası değil de ben olurdum.
Kaan beni sevse ne olurdu? Şu an karşımda Giray değil, o otururdu..
"Baş başa olacağımızı sanmıştım," dedi Giray Yağmur'a tedirgin bakışlar atarak.
"Keyfimden gelmedim be," diyerek çıkıştı Yağmur. Oldukça agresif bir arkadaşa sahiptim, evet..
Giray'ın bakışlarına bu sefer şaşkınlıkta eklenirken araya girme ihtiyacı hissettim, "Kaan ortalarda yok, Yağmur'u da kafasını dağıtması için getirdim."
Aynı anda ikisinin de kafası sorgularcasına bana döndüğünde gözlerim tedirginlikle ikisi arasında dolaştı.
"Kaan?" Giray'ın kaşları havaya kalkarken, Yağmur'un sağ dudağı zaferle yukarı kıvrıldı.
"Yani," diyerek kendimi savunmaya giriştim. Dudaklarımı büktüm, "Bence bu abi terimleri çok saçma ya. Mesela ben artık abime de Hakan diyorum." Sanki hiç önemli değilmişçesine bir de omuz silktim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pembe Düşler Mahallesi
Teen FictionBir insana ne zaman aşık olursunuz? Çocukken, o gol atmak istediği için onun yerine kaleye geçtiğinizde mi? Yoksa, saatlerce beklediği salıncak sırasını size verdiğinde mi? Hazal, bu sorunun cevabını biliyordu. Fakat cevabı bilmesi gereken kişi, o d...