Umut'un ağzından:
Hayatımda hiç bu kadar tuhaf hissettiğimi hatırlamıyordum.
Karım olacak bu şahsiyetin nesi vardı böyle?
Bir haftadır çok tuhaf davranıyordu. Ne bileyim? Söylemeyeyim diyorum, dilim varmıyor.
Sanki... Sanki birazcık...
Ne birazcığı be! Kız resmen beni görmezden geliyordu. Evde olsun, okulda olsun. Sanki birbirimizi hiç tanımıyormuşuz gibi davranıyordu. Peki bu durumun beni sevindirmesi gerekirken neden canımı sıkıyordu?
Normalde beni güler yüzle karşılar, güler yüzle yollardı. Şimdi suratı beş karış!
Sırf yemekleri birlikte yiyelim diye saatlerce bekleyen kız, şimdi sofrayı kurar kurmaz odasına çekiliyor ve yine saatlerce çıkmıyordu.
Şu haftada bir kere güldüğünü görsem tamam, sorun filan yok derdim fakat kız sadece benim yanımda değil, arkadaşlarının yanında da gülmüyordu. Kendimi tanımasam her zaman gülen yüzüne şimdi hasret kaldım derdim!
Ona birkaç kere dalaşmayı, laf atmayı denedim ama cevap vermekte üstüne olmayan sevgili karımın ağzı bıçak açmıyordu!
Okuldayken onu birkaç kere izlediğim oldu. Her zaman kantinde arkadaşlarıyla birlikte olurdu. Şimdi kantine bile yolu düşmüyordu.
Onu birkaç defa mescide giderken gördüm. Ne yazık ki yalnız ve üzgün...
Bu neden zoruma gidiyordu? Anlamıyordum!
Okulunu sevmeyen biri olsa hiç okula gelmez derdim. O derece sınıfından bile zor çıkıyordu.
Arkadaşları da bunu anlamış olacak ki onu sıkıştırıyorlardı. Özellikle şu kıvırcık saçlı yok mu! Kıl oluyordum o herife! Mucize'nin dibinden ayrıldığı yoktu beyefendinin! Şeytan diyor, git ağzını-burnunu dağıt!
Ve en zoruma giden şey, canımı sıkan bir şey vardı ki ona dayanamıyordum!
Beni her gördüğünde hiçbir bakışını eksik etmez, gözlerini üzerime dikerdi. Şimdi yüzüme bile bakmıyordu. Benim orada olduğumu bildiği halde bilerek görmezden geliyordu.
Şu hafta ondan başka hiçbir şeye odaklanamaz olmuştum. Eski haline dönmesi için -bunu söyleyeceğimi hiç düşünmezdim ama- nelerimi vermezdim. Bu hali canımı sıkıyordu!
"Yine daldın gittin kardeşim ya!"
Bizimkiler de benim bu ani değişikliğimden şikayet ediyordu.
"Yine ne var Can!"
"Aşık mı oldun Umut anlamıyorum? Ne bu haller?"
"Size ne oğlum! Baksanıza işinize!"
"Umut bak eğer sorun Ece ise-"
"Can'a da söyledim daha önce kaç kere. Sana da söylüyorum Serkan! Yok öyle bir şey. O defter çoktan kapandı!"
Sonunda susabilmişlerdi. Şu konuları açmalarından nefret ediyordum! Sırf eski sevgilim diye hâlâ Ece'ye karşı bir şeyler hissettiğimi sanıyorlardı. O konular çok geride kaldı. Beni aldattığı gün her şey bitmişti. Şimdi geçmişin üzerine bir sünger çekip sadece arkadaş olmuştuk. Ki bu olay seneler önceydi. Biz daha lisedeydik o zaman.
Gözlerim şu kantin kapısında dikilmekten düşecekti artık neredeyse. Neden bir türlü gelmiyordu? Çok mu zordu şu alana girmek?
Diğer o üç arkadaşı buradaydı ama şu kıvırcık da ortalıkta görünmüyordu. Eminim yine kızın dibinde dikiliyordur! Kıl herif!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADI MUCİZE OLSUN
Teen FictionSakar, komik, saf ruhlu, 21 yaşında, PDR okuyan, başarılı bir genç kız; Mucize Güngören. Sessiz-sakin, soğuk, 23 yaşında, mimarlık okuyan, bebek yüzlü bir genç adam; Umut Tekinoğlu. Aileleri tarafından hiç istemedikleri halde evlendirilen iki gencin...