Oyun Arkadaşım

ⓑⓞⓛⓤⓜ 2

Selamünaleyküm okurlarım🖐️

Dün 1.bölümünü yayınladığım yeni hayal dünyamızın 2.bölümüyle karşınızdayım🙃

🔹Bu bölüm biraz daha kısa fakat ileriki bölümler sizi sıkmayacak uzunlukta🔹

Eğer bölümü beğenirseniz oy vermeyi unutmayın lütfen 🤗

Yorumlarda da düşüncelerinizi belirtirseniz çokkk sevinirim❣️

𝕓𝕚𝕤𝕞𝕚𝕝𝕝𝕒𝕙𝕚𝕣𝕣𝕒𝕙𝕞𝕒𝕟𝕚𝕣𝕣𝕒𝕙𝕚𝕞

༻ ༺

༆ Eşşek Şakası ༆

"Hey aşık!Telefonun çalıyor."

Lina'nın sesiyle koridorun ortasında kalakaldığımı fark etmiş, elimdeki telefonun sesini de yeni duymuştum. Hasan, benliğimi değiştirecek o cümleyi kurup tekrar salona gitmiş, bense salak gibi ardından bakakalmıştım.

Lina beni geçip mutfağa giderken ben de annemlerin yatak odasına girmiştim. Kapıyı kilitleyip telefonu açtım.

"Sonunda be kızım! Niye açmıyorsun telefonu?"

Rabia'nın tepkisine karşılık "Hasan sağ olsun" deyince Rabiş "Hasan mı?"diye sormuştu. Gözlerimi aynadaki yansımamdan çekip "Buradalar" dedim. Rabiş şaşırmış "Hadi ya... Bir şey mi dedi?" diye sorunca çenemin titremesine engel olamamıştım. Dudaklarımı birbirine bastırıp o kalp yakıcı cümleyi kurdum.

"O kızla evleneceğini söyledi. Gaye ile..."

"Yok artık! Çüş yani! Kusura bakma Liva da bu Hasan da öküzün önde gideni. Dakika bir gol bir. Ne bu hız?"

Rabiş'in tepkisine güldüm.

"Gülüyor musun sen?"

Gözlerim tekrar aynadaki halimle buluşunca "Ağlayamıyorum ya. Ben de en azından güleyim dedim" diye çaresizce kurduğum cümle karşısında Rabia bana fırça attı.

"Saçma salak konuşma kız! Depresyona filan da gireyim deme. Bak Liva. Sen karşısın ama ben bu intikam konusunda-"

"Kabul."

Tek kelimem telefonun sessizleşmesine sebep olmuştu. Rabia şaşırmış olmalıydı ki çıtı çıkmıyordu.

"Orada mısın Rabiş?"diye sorunca sonunda ses gelmişti.

"Buradayım da sen kendinde misin, ondan emin olamıyorum. Kabul dedin. Yanlış mı duydum?"

Gözlerimi aynadan çekmeden omuzlarımı dikleştirip yüzüme de sahte tebessümümü yerleştirdim.

"Hayır kanka. Doğru duydun. İntikam fikrini kabul ediyorum. Ama bir şartım var."

Rabiş biraz afallamış olsa da belli etmemeye çalışarak "Ne şartı?"diye sordu. Ben de geciktirmemiştim cevabı.

"Bu oyunun senaristi ben olacağım."

~~~

"Saçmalıyorsun Liva!"

"Bence de!"

"Aynen kanka. Ben de ilk defa İnci ile Yüsra'ya katılıyorum. Bu... Bu fazla abartılı bir intikam olur."

Kızlar benim intikam senaryomu beğenmediklerini dile getirirken ben ısrarcı bir şekilde çayımı yudumluyordum.

"En başta şartımı söylemiştim kızlar. Dediğim gibi olacak. Bana bu iftirayı atanlar bin pişman olacak. Onlar da sevdiklerinden olacaklar" deyip denize çevirdim bakışlarımı. Kızlar bana hayretle bakıp "Kafayı yemişsin sen Liva" diye söyleyen İnci'yi tınlamamıştım bile.