ⓑⓞⓛⓤⓜ 55

1K 145 229
                                    

Selamünaleyküm kardeşlerim 💜

Geç geldim ama iyi geldim

Yine yanlışlıkla uzun yazdım jdjdjdj

Neyse oy sınırımı yazam da bölümün sonunda devam edem saçmalamaya😂

⚡Sınırımız: 65⚡

🌚Başlık Lina'nın iç sesinden geldi🌝

𝕓𝕚𝕤𝕞𝕚𝕝𝕝𝕒𝕙𝕚𝕣𝕣𝕒𝕙𝕞𝕒𝕟𝕚𝕣𝕣𝕒𝕙𝕚𝕞

༻ ༺

༆ "Asıl Olay Kalbinde"

"Vay be dede! Helal olsun sana. Adamları nasıl da haşlamışsın" diyerek dedesine ayaküstü övgüler yağdıran Eda, bir yandan da feracesini çıkarıyordu. Orhan Bey hafif tebessümüyle, "Gerekeni yaptım kızım. Hiç kimse benim evlatlarıma zarar veremez" deyince Eda'yla birlikte Vahit Bey de kocaman gülümsemişti.

"Rabbim seni başımızdan eksik etmesin canım babam."

Eda babasının bu güzel duasına "Âmin" diyerek eşlik ederken Orhan Bey de "Rabbim sizin de yokluğunuzu göstermesin bana" demişti. Yüzüne düşen buruk ifadeyi Eda anlamamıştı ama Vahit Bey çok iyi anlamış, koluna girmişti babasının.

"Gel babam, biz salona girelim."

Eda, babasının işaretiyle odasına çıkarken Orhan Bey'le Vahit Bey de salona geçmişlerdi. Oturur oturmaz babasının sol gözünden firar eden gözyaşını silmişti Vahit.

"Baba niye böyle yapıyorsun şimdi? Bak, çok korkuyordun Sungur'un mutluluğu bozulacak diye. Ama hamd olsun, işler istediğimiz gibi oldu. Torunun sevdiği kadınla aile kurdu."

Orhan Dede başını eğdi. Buruşuk ellerini kenetledi birbirine. Oğlu ise çatmış kaşlarını, daha fazla dayanamayıp sormuştu asıl soruyu.

"Ne anlatacaktın bana baba?"

Orhan Dede titreyen göz bebeklerini oğluna çevirdi.

"Seni bu kadar hüzünlendiren şey aklına gelen hayırsız kızın değil sadece, değil mi?"

Vahit'in yüzü gerginken babasının ifadesi yumuşacıktı. Yaşadıklarına rağmen pamuk kalbi sertleşmiyordu.

"Deme öyle oğlum. O senin ablan."

Vahit sinirle kıvırdı dudaklarını.

"Baba bırak Allah aşkına, ne ablasından bahsediyorsun sen? Hayatımda görüp görebileceğim en hayırsız iki kadın tanıdım. Biri biyolojik ablam diğeri de-"

"Sus Vahit!" diyerek sözünü kesmişti oğlunun. Babasından böyle bir tepki beklemediğinden şaşırmıştı Vahit. Kaşları havalanmış, babasının garip halinin sebebini soracakken Orhan Bey oğluna fırsat vermeden açmıştı ağzını.

"Ablan hayırsız evet! Ama o kadıncağız... O hayırsız değil oğlum."

Vahit Bey babasının kurduğu son cümleye alayla güldü.

"Dalga mı geçiyorsun baba benle? Beni ve çocuklarımı hatta baba bildiği seni terk eden kadından bahsediyoruz! Terk ettiği halde hayırlı mı diyeceğiz?"

Torunu Sungur'un kendisine gerçekleri anlattığından beridir oğluna bu gerçekleri nasıl söyleyeceğini düşünen Orhan Bey, şimdi düşüncelerini bir kenara bırakmış içinden gelenleri söyleyivermişti.

Oyun ArkadaşımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin