Oyun Arkadaşım

ⓑⓞⓛⓤⓜ 50

Selamünaleyküm kardeşlerim ❤️
Geç kaldığımın farkındayım ve bu yüzden çooook özür dilerim sizlerden.

Yeni bölüm için şimdilik oy sınırı koymayacağım. Sebebini de bölüm sonunda belirttim🌸

Umarım oy sınırı yok diye oy vermezlik yapmazsınız🥰 Malum siz oy verdikçe ve yorum yaptıkça benim parmaklar klavyede daha hızlı dans ediyor🥳

🌟Bu bölümü söz verdiğim sevgili okuruma ithaf ediyorum -Schwarzeperle 😇

İthaf isteyen olursa yorumlarda belirtebilir🙃

𝕓𝕚𝕤𝕞𝕚𝕝𝕝𝕒𝕙𝕚𝕣𝕣𝕒𝕙𝕞𝕒𝕟𝕚𝕣𝕣𝕒𝕙𝕚𝕞

༻ ༺
༆"Geç kaldık"༆

•YAĞIZ'IN AĞZINDAN•

Bir sorgunun daha sonuna gelmiş, odama dalış yapmıştım. Başım şişmişti resmen. Adam laf cambazı da olsa ben yine marifetimi dile getirmiş, adamı alt etmiştim.

Gençlerimizi yani geleceğimizi mahveden uyuşturucuları satan bir çeteyi daha enselemiş olsak da hala bu şeref yoksunlarından bir sürü var olması canımın sıkılmasına sebep oluyordu. Elimde olsa hepsini yakalar gebertirdim. Bunların aldığı nefes bile oksijen israfıydı zaten. Kendileri keyif çatarken bir sürü çocuklarımızın nefesi kesiliyordu.

Rabbim sen koru çocuklarımızı, gençlerimizi...

"Komiserim"

Gözlerim kapının eşiğinde benden komut bekleyen Kerem'e döndü.

"Gel Kerem" deyince içeri giren Kerem önüme bir dosya bıraktı.

Dosyayı elime alıp baktığımda daha deminki sorguya ait olduğunu anlamış, inceledikten sonra gereken yere imzamı da atmıştım. Dosyayı tekrar Kerem'e uzatıp gitmesini beklerken Kerem'in hala olduğu yerde durmasıyla bir karın ağrısının olduğunu anlamıştım.

"Söyle aslanım."

Kerem başını eğince gözlerimi devirdim.

"İkiletme lafımı. Ne diyeceksen de" deyince Kerem tekrar başını kaldırmış, bana mahcup bir yüz ifadesiyle bakmıştı.

"Komiserim, bugün bir saat erken çıkabilir miyim?"

Kaşlarımı çatıp, "Yine mi izin istiyorsun sen?" diye sorunca Kerem dudaklarını birbirine bastırmıştı.

"İzin sebebini söyle bakalım" deyince Kerem anlamadığım bir şekilde gülümsemişti. Gözlerindeki parıltıyı görmemek mümkün değildi.

"Bu akşam sevdiğim kızı istemeye gideceğiz de inşaAllah. Malum, bir tek annem var. O da tek başına zorlanır. Hazırlık için izin istemiştim. Ama siz olmaz derseniz-"

Dudaklarım kıvrılmış, Kerem'in sözünü kesivermiştim emrimle.

"Git. Hatta şimdi de gidebilirsin. Bugün bir iş yok zaten."

Kerem gülümsemesini genişletmiş, "Allah razı olsun sizden komiserim" diye duasını da etmişti. Ben de gülümseyip "Âmin ecmain" demiştim.

"Ben çıkayım o zaman izninizle" deyip odadan çıkmak üzere olan Kerem'e seslenip durdurmuştum.

"Bir şey mi isteyecektiniz komiserim?"

Ellerimi masanın üzerinde birbirine kenetleyip başımı da 'evet' anlamında salladım. Kaşları havalanmış meraklı Kerem'den bir dua daha istemiştim.