Bölüm 8 🌙

2.8K 190 115
                                    


İyi Okumalar.

—————————

Başımı ellerim arasına aldıp derin bir nefes aldım.

Dün yaşadıklarımdan dolayı acayip utanıyordum. Yakalamam gereken kadınla öpüşmüştüm.

Şimdi ne olacaktı? Hiç bir yokken gidip kelepçeyi takacak mıydım ona?

Yapamazdım ki.

Bu gün izin günlerimizden biriydi. Nasıl olduysa Namjoon benim onlardan izin aldıktan sonra eve gitmediğimi öğrenmişti. Onlara biraz yolda oyalandığımı söylemiştim.

"Jennie, neyin var bebeğim?" Jisoo unnienin sesini duyunca kafamı kaldırdım. Jimin oppa elindeki telefona aşık gibi bakıyordu.

"Beni boş ver de. Bunun neyi var?" Diyerek Jimin oppayı gösterdim.

Jisoo unnie kısa bir süre Jimin oppaya baktı.

"Jungkook ona bu gün işten çıkınca birşeyler yapmayı teklif etmiş. Ondan bu aptallığı."

Hafif sırıttım.

"Jimin oppa!" Diye seslendiğimde bana baktı.

"Umarım Jungkook oppa ile evlenir ve 10 çocuk yaparsınız." Diyip ellerimle on yaptım. O ise hafif bir sinirle yanındaki yastığı bana fırlattı.

Yastığı tutup yanıma koydum ve Jisoo unniye döndüm.

"İnan bana bişeyim yok unnie."

"Şu senin yakalaman gereken kişi vardı. Onunla alakalı öyle değil mi?" Diye sorduğunda gülümseyip onu onayladım.

———————

Saat gecenin 03.30'u gösteriyordu. Ama lanet uyku asla gelmiyordu.

Aklımda o dokunuşları varken asla uyuyamazdım. O dudakları tekrar hissetmek için deliriyordu beynim.

Neden böyle hissediyordum ki sanki? Sanki dudakları uyuşturucuydu ve beni bağımlı yapmıştı. İstiyordum. Tekrar istiyordum.

Gözüme uyku girmezken ne yapacağımı bilemiyordum. Herkesin derin uyku halinde olduğu şu gecede acaba gitsem orda olur muydu? Her zaman benim için orada olacağını söylüyordu.

Ya yalansa? Aradığım dudakları, o yumuşak saçları ve vanilya kokusunu bulamazsam? Daha fazla düşünmek istemiyordum.

Yataktan kalktım ve ışığı açık dolaptan siyah bir pantolon ve siyah bir kazak aldım. Hızla giyinip saçlarımı öylece salık bıraktım. Üzerime beyaz bir hırka aldım ve telefon ile cüzdanımı alıp odamın ışığını kapattım.

Araba anahtarlarımı aldım ve odadan yavaşça çıktım. Herkesin derin uykusunda benim gideceğimi duymayacaklarını düşünüyordum.

Dış kapıdan çıktım ve arabama ilerleyip hızla yola çıktım.

———————

Yol sanki asla bitmeyecekmiş gibi devam ederken sonunda kulübeyi görmüş ve durmuştum.

Arabadan inerken telefon ve cüzdanımı arabadan bırakmıştım.

Kapıya yaklaştım ve çaldım içerde olması umuduyla.

Kapı hala açılmamışken tekrar denedim. Bu sefer üzerinde beyaz bir tişört ve altında gri bir eşofmanla açmıştı kapıyı.

Uykudan yeni uyandığı belliydi. Saçları dağınık ve biraz nemliydi. Gözleri yar açık bana bakarken sırıttı.

Guilty || JenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin