Bölüm 23

1.4K 103 26
                                    


İyi Okumalar 

-------------------

(Jisoo'dan)

Evden çıktım ve karanlık sokakta yürümeye başladım.

Jennie gittikten sonra beni sakinleştirebilecek tek kişi Chaeyoung'du.

Ama onun da Jennie'nin aşık olduğu kız gibi bir katil ve bu işlerle uğraşan bir sabıkalı olduğunu öğrendiğimden beri güvenip yanına gidemiyordum. Korkuyordum derken daha kötü bir şeye bulaşmıştım.

Gittikçe batıyordum. Ama ya ben ölecektim ya da Jennie ve Lalisa'nın rahatça yaşamasına izin verecektim.

Benim için kardeş her şeyden önemliydi. Hayatımı verirdim.

Çok geçmemişti ve Chaeyoung'a aşık olmuştum ve bunu öğrendiklerinden beri Chaeyoung ellerindeydi. Bu sefer Lalisa ve Jennie'nin yerini söylemezsem ilk Chaeyoung'u ardından da beni öldüreceklerdi.

İzin veremezdim. Kimseye söyleyemedim. Çünkü söylediğim anda Chaeyoung'a zarar vereceklerdi. Dayanamazdım..

Ama şu an birinden belki de en yanlış kişiden yardım almak için gecenin bu saatinde evden çıkmıştım.

Evin yakınlarındaki parkta bankta oturan adamı görünce yanına yaklaştım.

''Umarım söyleyeceğin şey önemlidir Jisoo.'' Dedi soğuk sesiyle.

''Evet önemli.'' Diyerek yanına oturdum.

''Bana yardım etmen lazım.'' Dediğimde bana baktı.

 ''Neden yardım edecek mişim?'' Dedi ukalaca.

''Çünkü sen hem Jennie'ye aşıksın hem de silah kullanmasını bilen bir tek sensin Sehun.''

---------------

Yapabilir miydik bilmiyordum.  Her gün gittiğim gibi yine Chaeyoung'u görmeye o adamın evine gidiyordum.

Beni yanlarında tutmalarına gerek yoktu. Sonuç olarak her gün Chaeyoung için geliyordum.

O adam, Chaeyoung'un dediğine göre; Mark Manoban. Lalisa Manoban, yani Jennie'nin aşık olduğu katilin öz babasıydı.

Ancak adam kızından nefret ediyordu.

Kim evladından nefret ederdi ki?

Benden Lalisa'nın ve Jennie'nin yerini söylememi istemişti ve ben söylemek söylemek zorunda kalmıştım.

O gün Jennie'ye de Lalisa'ya da ulaşamamıştık. Korkuyordum, ya başlarına sırf benim yüzümden bir şey gelirse. Jennie hamileydi. Belki o adam bunu duysa daha kötü şeyler yapardı.

Kapıdaki adamlar iğrenç bakışlarını üzerimde gezdirip beni Mark Manoban'ın yanına doğru götürdüler.

''Merhaba Jisoo.'' Dedi suratındaki iğrenç gülümsemeyle.

''Bana Chaeyoung'u göster.'' Dedim kendimden emin ve soğuk bir şekilde.

Anlaşmamıza göre Sehun tam ben Chaeyoung'un yanına girdiğimde basacaktı burayı.

Umarım bir şeyler ters gitmezdi. Çünkü o zaman başımıza belayı alırdık.

''Bak Jisoo içeri girmen için bana bilgi getirmiş olman gerekiyor.'' Dedi.

''Getirdim ama içeriden çıkınca vereceğim.''

''Nerden bilelim içere neler yapacağınızı?'' Kendini aklı sıra akıllı sanıyordu.

''Burada onlarca adamın var. Hepsi de eli silahlı. Bişey yapmaya kalkışsak çeker vurursunuz.''

Lafımdan rahatsız olmuş olacak ki suratında memnuniyetsiz bir ifadeyle adamlarına beni Chaeyoung'un yanına götürmesi için emir verdi.

Hatırladığım yolu koşar adımlarla dönünce adamlar demir kapıyı açtı.

İçeride sandalyeye bağlı ve belirli yerleri kan olan Chaeyoung'u gördüm.

''Ahh! Tanrım!''

Koşarak gittim ve sarıldım.

''Canın yanıyor mu?'' Diye sorduğumda kafasını olumsuz anlamda salladı.

''Buradan çıkacağız.'' Diye fısıldadığım anda polis sireni kulağımı doldurdu.

İstemsizce gülümsedim. Chaeyoung ise etrafına baktı.

''Siktir! Polis nereden çıktı şimdi?'' Dedi arkamdaki adamlardan birisi.

Saçlarımda birinin elini hissettiğimde acı ile inledim.

''Sen mi getirdin yoksa?'' Dediğinde kafamı olumsuz anlamda saladım.

''Hayır! Lanet olası ben yapmadım!''

''Bırak lan onu!'' Chaeyoung'a iyi olduğumu belirten bir bakış attım.

(Klasik kaçırılırsın falan filan olan şeyler bunlar aşırı cringe geldi aoısdklhfnadfasdf)

Adam ellerini saçımdan çekti ve o sırada içeri Sehun ve yanında Namjoon ve Jin girdi.

Jin ve Sehun'un yanına sonradan gelen Baekhyun'la birlikte adamları kelepçelerken ben ve bana yardıma gelen Namjoon sandalyeye zincirle bağlı olan Chaeyoung'un anahtarını arıyoruk.

''Jisoo anahtarı buldum.'' Diyerek adamlardan birinin yanından bana doğru gelen Namjoon anahtarı bana verdi.

''Teşekkür ederim.'' Dedim ve hemen ellerini çözdüm. Chaeyoung kollarını anında bana sardığında Namjoon beni dürttü.

''Çabuk dışarı çıkalım.'' Dedi.

Chaeyoung'la ayağa kalktık ve dışarı doğru yol aldık.


Guilty || JenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin