15

2.9K 181 5
                                    

Meriç bana elini uzatıp "Gidelim Mavi" dedi. Bende elini tutup Sare'ye el sallayarak Meriç'in peşinden gittim.

El ele biraz kafenin ordan sahile doğru yürüdük. Sahile geldiğimizde Meriç ikimize de birer karton kavrulmuş kestane almıştı. En sevdiğimiz şeydi.

Bankta kestanelerimizi yedikten sonra Meriç beni kendine çevirdi. Ne oluyor dercesine yüzüne baktım.

"Konuşmalıyız, yani en azından benim artık konuşmam gerekiyor. Çünkü artık içimde tutamıyorum Mavi."

"Konuşalım ben dinliyorum"

Bana doğru yaklaştı. Ellerini ellerimin üstüne koydu.

"Daha beş yaşındaydın. Mahalleye taşındığınızda. Tabi bende altı yaşındayım. Altın sarısı kıvırcık saçlarını beline kadar uzatmış Gülay teyze. O yaşımda dedim ulan böyle güzellik dünyaya fazla diye." Şaşkındım. Bir şey diyemiyordum. Sadece dinliyordum onu.

"Gözümün önünde büyüyüp güzelleşiyordun. Ve ben her geçen gün seni kıskanıyordum. İnanır mısın bilmem ama önceden Mert diye bi çocuk vardı bizim mahallede hatırlarsın belki. Bir gün seni onunla top oynarken görmüştüm ve bütün gün ağlamıştım. O zamandan beri nasıl bir kıskançlıktır gidiyor içimde."

    Gülümsedi.

"Orta okula başlayacağımız zaman annemler ikimizi beraber göndermişti okula. O gün okulun kantininde kırtasiye bölümünde mor bir kalem görmüştün. Ve onu almak istediğini söylemiştin. Sonra bana dönüp sende moru seviyor musun diye sormuştun. Hayır demiştim sana sen moru seviyorsun, bende maviyi."

   Gözlerim dolmuştu. Anlattığı anılar gözümde yeniden hayat buluyordu. Devam etti.

"İşte sen bizim mahalleye geldin geleli, ben hep Maviyi sevdim. Seni, gökyüzünü, denizi, rengi... Kısaca adı sen olan ne varsa ben hep en çok onu sevdim. Ve ben hep en çok seni sevdim Mavi."

   Ağlamaya başlamıştım. Neden bilmiyordum. Meriç'in beni sevdiği kadar onu sevmiyordum. Belki bir hoşlantı bekli ufak bir kalp çarpıntısı.

"Meriç, Peki neden hep uzak durdun benden?"

   Meriç'in de gözleri dolmuştu.

"Beni hiç görmedin ki. Seni sevdiğimi belli ettiğim o kadar çok harekette bulundum Ya da o kadar çok söz söyledim ki sana sen anlamadın. Bekledim aslında. Belki dedim, Moru sevdiği gibi Meriçini de sever. Ama sevmedin."

"Özür dilerim Meriç."

    Ona sarıldım. Sımsıkı sarıldım.

"Seni oyundan değil gerçekten çok seviyorum Mavi. Ve senden uzak dururken kendimi de durdurabiliyordum. Şimdi seninle sevgili rolü yaparken, içinize bu kadar girmişken daha fazla bekleyemedim."

"Seni, arkadaşlığını kaybetmek istemiyorum ama konuşmazsam da artık ölecek gibi hissediyordum."

"İyi yaptın iki gözümün denizi."

    Meriç suratıma bakarken bir an kaşlarını çattı.

"İyi yaptın derken, nasıl yani?"

    Güldüm.

"İyi yaptın işte, bende ne zaman bana benden hoşlandığını söyleyeceksin diye merak ediyordum."

    Meriç afallamış gibi suratıma bakıyordu.

"Sen beni farketmiş miydin?"

"Uzun zamandır hissediyordum. Ama kendi hislerimden emin olamıyordum."

"Ya Mavi, sana aşığım. Sana köpek gibi aşığım be kızım"

      Beni kendine çekip sımsıkı sarıldı. Bir an kemiklerim kırılacak sandım.

     Meriç oturduğumuz bankın yanındaki çimlerden küçük bir papatya kopartıp verdi. Sonra papatya tuttuğum elimi tuttu ve fotoğraf çekti.

"Ne yapıyorsun?"

"13 yıldır bekliyorum seni. E artık beklediğimin geldiğini herkes bilsin" dedi gülerek. Şapşal çok tatlıydı çok.

Game over  grubuna alındınız.

Sare: oyun bitti mi ne oyunu birader

Rüzgar: yine kim grup açtı aq lan Meriç ne var yine

Sinan: ne oyunu lan ne oluyor

Yusuf: bi susun aq kafamı siktniz be

Meriç:

Meriç: oyun bitti gençler, artık essahtan eniştenizim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Meriç: oyun bitti gençler, artık essahtan eniştenizim. Ayağınızı denk alın şslsk

Sare: ben biliyordum ki hiç şaşırmadım vaktimi çaldınız piçler

Yusuf: vay aq oyun yaparak kızı düşürdü la

Rüzgar: asıl sen damat olarak ayağını denk al bro çekeceğin var sllsldldkdkd

Sinan: hayırlı olsun demek isterdim de sevgilin Mavişken hayır beklemem o ilişkiden hadi çüsssss

Sinan gruptan ayrıldı.

Mavi: bok sinan mal sinan sülük gavatar

Yusuf: maviş ben sinan gruptan çıksamda burdan okuyorum piç

Gruptan ayrıldınız.

Purple || texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin