Purple || texting

27

       Meriç odama girince bende yattığım yerden kalkıp karşısına dikildim. Elindeki telefonun ekranını bana döndürüp Yağız Ege'nin yaptığı yorumu gösterdi.

"BU NE MAVİ!"

       Bu muydu?

"Yorum."

       Elindeki telefonu bu sefer kendisine çevirip yorumu okudu ve ardından Yağız'ın adını okudu.

"Bu şerefsiz ne diye sana yorum yapıyor! Kaç aydır sesi çıkmıyordu! Tamda kavga ettiğimiz gün yorum yapacağı mı tuttu!"

        Hasta bu çocuk Ya valla hasta!

"Sanane! Sen git o sarıldığın yelloza hesap sor!"

      Telefonunu cebine koydu. Sonra derin bir nefes alıp verdi.

"Mavi sen beni neden sinirlendiriyorsun!"

      Yatağımın ayak ucuna oturdum.

"Benim kimseyi sinirlendirdiğim yok. Asıl beni sinirlendiren sensin! Hani sana güvenmeyen birinin peşinden koşmuyordun sen! Ne işin var odamda gitsene!"

"Ayrılık düşünen sendin!"

       Hızla yerimden kalkıp elimi havada sallayarak konuştum.

"Ben öyle bir şey düşünmedim gerizekalı! İlerde ne olacağımız belli Olmaz anlamında konuşmuştum. Her boku yanlış anlayıp tribe girme! Ayrıca sende dünden razıymışsın başka kızların kollarına atladığına göre!"

"Saçmalama Kızım ya ne koşacam başka kızlara! Dostum o benim. Teselli veriyordu sadece!"

"Tabi canım! Bilir misin dünya ya gelen gayrımeşru çocukların yarısıda anne ve babaları birbirini teselli ederken meydana geliyor!"

"Oha Kızım sen ne saçmalıyorsun Ya! Aklın nerelerde geziyor senin!"

"Kes Meriç ya boş yapma karşımda git"

"Mavi beni delirtme!"

"Çok merak ediyorum aynı şekilde ben yanından kalkıp gitsem, sende peşimden gelip beni sınıfımda bir erkekle sarılırken görsen ne yapardın!"

"O erkeği o sınıfa gömerim!"

"Ben gömmedim ama! Bir de haklıymış gibi karşımda bağırıp çağırıyorsun! Git artık bir süre görüşmesek daha iyi!"

      Sanki ben git yatağıma otur demişim gibi gitti yatağıma oturdu.

"Gitmiyorum lan!"

"Meriç mal mısın ya napıyorsun! Git diyorum sana!"

"Hadi becerebilirsen çıkar!"

"Ne bok yersen ye!" Diyip ben çıktım odadan. Aptal ya !

      Aşağıya annemin yanına gittiğimde mutfakta çay koyuyordu babamla kendisine.

"Meriç nerde?" Diye sorunca bende "odamda mal, gerizekalı, aptal şey"

"Kız bi yavaş ne sövüyon çocuğa!"

"Sus anne sus hakediyor o orniterenk."

"Şimdide övüyorsun. Vallahi ben yetişemiyorum artık size" diyip elinde tepsiyle mutfaktan çıktı. Ne övmesi be diye düşünürken aklıma orniterenkin yakışıklı erkek anlamına geldiğini söylediğim geldi. Gülmeden edemedim.

      Bende kendime çay koyup salona geldiğimde Meriç çoktan salona inmiş babamla maç muhabbeti yapıyordu. Ters ters ona bakıp bende koltuğa oturdum. Elimdeki çaydan hüplete hüplete bir yudum aldım.