26

2.2K 145 16
                                    

Annem mutfakta beni sıkıştırınca bende bir şey demeden yanından kaçmıştım. Bu sırada Sare ve babam da uyanıp mutfağa gelmişlerdi.

Annem kahvaltı hazırlamaya kendisi devam ederken biz de Sare ile çocukların yataklarını felan toplamıştık.

Kahvaltıya oturduğumuzda babam ve bizim aveller sohbet ediyordu. Babam nasihatlara boğuyordu. Şiddet çözüm değil felan diye. Annemde ters ters bana bakıyor göz göze geldiğimizde de tehdit amaçlı başını sallıyordu.

Kahvaltı bitince bizde okula geçmek için evden çıktık. Annem kapıdan bizi uğurlarken arkadan belime çimdik atmış ve "akşam geldiğinde görüşeceğiz seninle" demişti. Cevap vermeden kaçmıştım.

Tam okula girdiğimizde ders zili çalmıştı ve Meriç kendi sınıfına geçmiş, biz de bizim sınıfa gelmiştik.

Öğlene kadar hocalar ders anlatmıştı ama ben kara kara akşama anneme ne cevap vereceğimi düşünüyordum. En iyisi bizimkilerle konuşmaktı. Belki fikir verirlerdi.

Öğle arası olunca hep birlikte yemekhaneye indik. Boş bulduğumuz masaya yerleştik. Ben ve Meriç, Sare ve Rüzgar, Sinan ve Aysun karşılıklı oturuyorduk. Yusuf da garip garip kıyıda köşede...

"Ya millet bu sabah bir şey oldu." Diyerek konuya giriş yaptım. Hepsi bir bana dönerken Yusuf "ya hepimiz aynı yerdeydik ne olmuş olabilir Allah aşkına biz neden bir şey farketmedik olduysa da" diye söylendi.

"Sus ve dinle avel. Ben Meriçi öperek uyandırırken annem görmüş. Mutfakta beni sıkıştırdı. Tabi babam ve Sare gelince bende hemen kaçtım. Evden çıkarken de akşam görüşeceğiz diyip çimdik attı"

Help bakışları atıyordum hepsine ve ilk ses Meriçten çıktı.

"İyi işte hazır görmüşken söyle gitsin." Şaşkın şey.

"Olmaz Meriç, ailelerimiz arkadaşlar nasıl söyleyeyim."

Sare atladı.

"Evlenmeye karar verdiğinizde aileleriniz yine arkadaş olacaklar hatırlatayım dedim"

Ters ters Sare'ye baktım.

"Kızım o zaman üniversitede felan oluruz. Anlayışla karşılarlar. Daha lisedeyiz."

Bu sefer Aysun konuştu.

"Üniversiteye kadar ailelerden nasıl saklayacaksınız ki, çok saçma"

"Kız yürüyen saç, üniversiteye gidince ailelerimizle mi yaşayacağız sanki nerden anlayacaklar!?"

"Ya kanka bence Meriç haklı söyle gitsin"

"Olmaz Rüzgar, ne diyeceğim ki"

Meriçe baktığımda kaşları çatık bir şekilde bana bakıyordu.

"Niye öyle bakıyorsun Meriç, haksız mıyım?"

"Mavi söyle gitsin. Neyden bu kadar çekiniyorsun anlamıyorum. Ayrıca ben zaten aile arasında yüzük felan takmak istiyordum üniversiteye gitmeden. Ama gördüm ki senin böyle bir isteğin Yok."

Ne ettun olum, galbimden vurdun.

"Bak benim kafamda net bir düşünce Yok Meriç, sadece ailelerimiz dost oldukları için onlardan çekiniyorum. Hepsi bu"

Saretoş yeniden söze karıştı.

"Kanka bak burda altı kişi fırsat bu fırsat annenle konuşman taraftarı. İlla çekiniyorsan akşam Meriç de seninle gelsin. Beraber açıklayın."

Purple || texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin