Purple || texting

23

Meriç yerinden kalkmaya çalışırken bir ben bir Yusuf geri oturtmaya çalışıyorduk ama insan değil ki mübarek güç yetiremiyoruz.

"La oğlum şimdi ben sana girişcem ha bi dur aq bi plan yapıp öyle uğraşalım umutla böyle gidip dövünce okuldan atılırsın mal herif !" Yusuf bir yandan meriçi tutmaya çalışıyor bir yandan bağırıyordu. Bu arada gözüm bizim diğer avellere kaydı.

"Sizdeki rahatlık beyde Yok aq yardım etsenize lan" diye ben hömkürdüm. Baktım Sinan video çekiyor.
Tam telefonu elinden almaya gidecektim ki Meriç "beni bi salın ya bi dövüp gelecem aq" diye bağırdı.

Yusuf en son bıraktı onu ve "git döv aq okuldan atıldığında dövmen bir işe yaramayacak çünkü o burda mavi ile yalnız kalacak. Git aq döv hadi git" dedi.

Meriç bir ona bir bana baktı. Esmer yarim ya kurban olduğum çok tatlı zalımın oğlu.

"İyi plan yapalım o zaman" diyip masaya oturdu.

Hepimiz sakince yemeğimizi yiyorduk. Emin'im hepsi plan düşünüyordu ama bence gerek yoktu. Uğraşmaya değmezdi Yani.

Bu sırada gözüm bir şeye takıldı. Karşı masadaki kız Meriç'e bakıyordu. Sen kim köpek benim sevgilime bakıyorsun ? Yemeği bırakmış kızı izliyordum. Mal beni farketmiyordu bile. Sonra Meriç'e bakarak yanındaki kızlara bir şey dedi. Hepsi gülüştüler. Ama sikerim. Yeter Yani.

Yerimden kalktım. Meriç "nereye" diye sorunca " burdayım geliyorum" diyip kızların masasına geldim. Tam arkalarında durdum. Beni hala farketmemişlerdi. Bu arada bizimkilerde beni izliyordu. Meriç de doğal olarak bana bakıyordu. Bu sırada kızlar konuşmaya başladı.

"Kızım bu tarafa bakıyor Meriç. Yoksa anladımı ondan hoşlandığını?" Bir.

"Yağğğğ bakışına kurban olurum çok tatlı ama ya ölüyoruğğmmm" iki

"Kanka git ona açıl bence Yani sevgilisini sevse sana bakmazdı" üç!

Ellerimle kızın saçına yapışıp kafasını masaya vurdum. Yanındakiler bağırmaya başlayınca onlarında saçlarından tuttum ve kafalarını birbirine vurdum.

"Bir daha ağzınızdan Meriç'in M sini duyayım bak o zaman daha neler yaparım size ben! Sürtükler sizi!"

Oturup edepli edepli özür dileyeceklerine bana doğru bağırmaya başladılar ve üzerime gelmeye başladılar. Bu sırada bir baktım çoktan Yanımda Sare ve diğerleri bitmişti. Biz bir anda kızların üzerlerine atladık. Kızlar da ciyak ciyak bağırıyorlardı. Saretoş ve ben durur muyuz? No! Bütün hıncımı alana kadar dövmüştüm. Oh canıma değsin.

En son Meriç beni kucağına alınca ayrıldım kızlardan ama burda bitmez bu! Okul bitene kadar çektireceğim onlara! Elimi havada sallayıp "bu daha fragmandı sürtükler, yeni ve uzun bölümlerle hep karşınızdayım bundan sonra!" Diye bağırırken kızlar yavaştan gözden kayboldular. Çünkü Meriç beni bahçeye çıkarmıştı.

Bizimkilerde gelince hepimiz çardağımıza oturduk.

"Napıyorsun Mavi sen ne diye gidip saldırdın kızlara?"

"İşte" dedim Meriç'in soruna cevap veremezdim. Ne diyim ki seni kıskandım mı diyim ne diyim aq.

"Ne demek işte kızım panter gibi uçtun üstlerine"

"Mal Yusuf panter uçamaz"

"Çok biliyon aq salağı"

"Kes lan" diyip Rüzgar Yusuf'un kafasına vurdu. Oh oh konu dağılıyor.

"Lan hadi bu gitti atladı sen ne bok yemeye Maviyle bir olup saldırıyorsun kızlara!" Bu sefer Meriç Sare'ye dönmüştü. Sare aşkımda;

"Kankam saldırdıysa çok geçerli bir sebebi vardır. Bana ayırmak değil aynı cephe de saldırmak yakışır be enişte" dediğinden sonra birbirimize bakıp kıkıramıştık.