Kuşkularında haklıydı. Takılan maskeler zamanı geldiğinde bir bir düşecekti. Ufak çatlaklar ise olacakların habercisiydi.
Gün henüz şehrin sırtından yavaşca söndürüyordu kandillerini ve tedirginliğini yüzünün çizgilerine işlemişti Blache'nin. Oldukça sıradan, olması gerekenden bir katre daha umarsızca Philip'in mahkemesi olduğunu dile getirmişti Roi'nin parlak siyah gözlerindeki cehennem çukuruna. En nihayetinde yanacaktı elinde tuttuğu iskambil kağıtları ve dahası çürük bir kaç yumurtanın kokusu saracaktı düşlerindeki fikirlerin aç karınlarını. Dudaklarındaki kıvrımdan asılı duran kusursuz planların portresi hiç bir gözün pınarına denk gelmeden kaçıncı günün kaçıncı sabahına dek yaşayabilecekti ki?
Hiç bir taşın altına koymazdı Roi ellerini, bu sefer ise sıra sıra tüm taşları dizecekti ellerine insanların. İlk taş baştan beri hoşlanmadığı Philip için oynamıştı yerinden. Philip'in daha en başından beri onlara gösterdiği çarpık gerçeklerin maskesini, Roi Philip'in kimliğine ulaştığında düşürmüştü. Kuşku tohumlarına bir yenisi daha eklenmişti. Philip'in gerçek ismi Travis'ti. Peki neden sahte kimlik ile ailesinden uzakta yaşıyordu?
Roi, üçüncü sigarasının üçüncü nefesini çektikten biraz sonra Philip'in mahkemesinin ardındaki asıl gerçekleri öğrenmek adına tuttuğu avukatı arayacaktı. Kuşkularında haklıydı da. Philip'in mahkemesi için gönderdiği dosyalarda avukat gözden kaçan bir nokta olduğunu anlamıştı. Savunmada kamera kayıtları yoktu. Avukat bunun üzerine kendisi araştırma yaparak kamera kayıtlarına ulaştı. Bu durum Roi'nin kuşkularını kelebek kozasından çıkarmıştı. Yer ve zaman Roi'den, bir hayatı demir parmaklıklar ardına atacak ihbar avukattan gelmişti. Hakim kalemi kırmış Philip'in esareti başlamıştı.
Blanche'nin bundan hiç haberi olmadı. Roi ise elleri cebinde Blanche gibi habersizcesine kafasını gömdü kuma. Philip'i kurtarma girişimleri ise Sisifos kayası misaliydi artık. Boşuna...
Blanche Philip'in neden içeriye girdiğini Philip'in kardeşinden öğrenmiş ve dava dosyalarını o zaman zarfında eline geçirmişti. Philip dört yıl önce küçük bir çocuğa taciz ve tecavüzden yargılanıyordu. Artık Blanche de farkındaydı olup bitenin ama daha ek dosyadan haberi yoktu. Böyle bir şeyi Philip'e konduramıyor ya da onun üzerine kurduğu hayatta şimdi nasıl devam edeceği endişesine kapılmıştı. Ek dosyadan, kamera kaydından hala haberi yoktu. Suçsuz olduğuna inanıyor elinden geleni ardına koymuyordu Philip'i oradan çıkarmak için. Roi ise tüm olan bitenden haberdardı Blanche söylemek için erken olduğunu düşünüyordu. Sonuç olarak başkası üzerine hayat kurmaması gerektiğini öğrenmeliydi. Dava dosyalarını Mois'in bilgisayarında bıraktı Roi. Okunacağından emindi. Roi, Blanche'nin hayatında Philip'ten gelecek tüm tehtitleri ortadan kaldırmış. Tanrının adalet anlayışını tamamen değiştirmişti.
