'Dur bırak ' diyen çığlıklarımı duymuyor gibiydi. Git gide kolumda ki baskısı artarken
'sus' diye tısladı. Korkudan ölüyordum, ayaklarımı götürmemesi için yere sürtmem bile nafileydi. Neden kimse yardım etmiyordu. Bunu soracak kadar hala aciz olan ruhuma sövesim vardı.
'bırak, bırak' diye bağırdığım halde çelik gibi sert olan yüz ifadesinde tek bir mimik bile oynamıyordu.
Etrafımızı çepeçevre salan korumalardan kurtulmam imkansız olduğu halde çabaladım. En be an kaybettiğim umutlarımla.
Kolumdan tutulduğum gibi sürüklendiğim aracın içine fırlatılmamla bakışlarım Kaya ve Esma'ya kaydı. Neden kimse yardım etmiyordu. Esma Kaya'nın kolunun altına girmiş ağlarken, Kaya elinin tersiyle bununda ki kanı siliyordu. Elimi cama vurup yardım edin diyen çığlığımı kimse duymuyordu veya yardım etmek istemiyordu. Bütün gerçeklik yüzüme vurdukça hırslanıp daha da sertleşen yumruklarımı cama indirmeye başladım. İç sesim çığlık çığlığa sana neden yardım etsinler diye bağırıyordu. Araca Baybars'ın da binmesiyle son defa ardıma baktım.
Yanımda ki sıcaklığını hissediyordum fakat ondan tarafa dönemeyecek kadar korkmuş durumdaydım.
'Dağ evine' diye söylemesiyle şoför ile aramızda ki bağlantıyı kesti. Neden götürüyordu beni ne olmuştu ne yapmıştım bilmiyordum. Defalarca kaçma hayali kurduğum eve gitmek istiyordum. Uzayan sessizlikle bir cevap almak adına
'Baybars' diye ona seslenmemle etrafı kızarmış gözleriyle gözlerime bakıp elini cama geçirdi. Parçalanan camla, yerimden sıçrayıp çığlığımı dudaklarımda engelleyememiştim. Acının ilmek ilmek işlediği ruhum şimdi korkudan tir tir titriyordu. Ne olacaktı bana ne yapacaktı. Bakışlarında ki canavar kesinlikle bu gece ruhumda kalan son umut kırıntılarının da öleceğini söylüyordu.
İyice arkama sinmiş dolu olan gözlerimle ona bakarken onun bakışları önce elime sonra gözlerime değindi. Sıktığı çenesiyle gözlerinde bir şimşek çarptı.
'O elini kırmamam için mantıklı bir şey söyle' diye kükredi. Anlamaya çalışıyordum ama tek bir şey anladığım söylenemezdi. Elimi neden kırmak istediğini asla anlamamıştım. Bakışlarımı ellerime çevirdiğimde hafif kızarmış olan yeri görmemle
'Ç-çay döküldü elime' diye yanıtlayıp onu ikna etmek ister gibi gözlerinin önüne getirdim. Kendime zarar verdiğim için olamazdı değil mi. Hem isteyerek olmamıştı ki. Bakışları ellerime takılınca tebessüm edip
'Öyle mi.' Diye sorup yakamı tuttuğu gibi bedeninin altına çekmesiyle kocaman açılmış gözlerimle geldiğimiz hale bakıyordum. Ne oluyordu, neden bu gece anlamakta bu kadar zorlanıyordum.
'Ulan seni sattı o. Ben dokununca yırtınıyorsun da o nasıl dokunur sana' diyerek üzerime abanmasıyla nefesimi tutmuş üzerimde ki canavara bakıyordum... Ne demişti başkası dokununca, hepsi bir yanlış anlaşılmadan olduğunu anlamam çok uzun sürmemişti.
Yüreğim ağzımda bas bas bağırıp sana dokunmayacağım diyen adamın bütün teninin ısısı üzerimdeydi. Korkunun bedenimi ele geçirmesi bir kaç saniye sürmüştü. Fakat hemen toparlanmam gerekiyordu
'B-baybars' diyerek onu kendine gelmesini sağlamak isterken, ellerimi başımın üzerine tutmasıyla alkolle karışık sıcak nefesi tenime değdi. Nefesimi tutmuş bir şekilde akan yaşlarımla 'y-yapma' diye fısıldadım. Yoğun alkol kokusu ve bedenimde ki ağırlığı aklıma bin bir iğrenç sahnenin dolmasına sebebiyet veriyordu.
Burnunun ucunu tenimde hissetmemle 'd-dur' diye bağırmama aldırmadan kokumu içine çekmesiyle bedeninin altından kurtulmaya çalışıyordum. İMKANSIZ olduğunu bile bile verdiğim mücadelemde gelen hıçkırık sesimle kulağıma yaklaşıp
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZ ÇIĞLIĞIM (TAMAMLANDI❣️❣️)
ChickLit'Y-yapma' diye ellerinden kurtulmaya çalışırken, saçlarımdan tutulduğum gibi sırt üstü yere düştüm. Yere çarpan sırtımın acısından çok kadınlığım da ki sızı acıtıyordu canımı 'Paranı peşin verdim ulan' diyerek zemine bacaklarımı sabitledi. 'D-dur y...