SESSİZ ÇIĞLIĞIM (TAMAMLANDI❣️❣️)

"35"

Merhabalar elma şekerlerim:)

Nasılsınız:)

Bildiğiniz üzere bir önce ki bölümde  şikayet panosu oluşturdum. Aldığım bir kaç şikayetçik dışında hiç bir sıkıntı olmadığı için mutluyum. Buradan voteye basmayı unutan emeğime saygı duymayan çok sevgili 2k okuyucuma tek diyeceğim mutlu olun :)

Neyse şu altta ki yıldıza dokunup da başlayın bakalım beğenecek misiniz:)

Umut dolu keyifli okumalar :)

.......................................................

'Baybars' diye seslenmemle hala bakışları gözlerimdeydi. Huzur ile yürüdüğümüz araca oturmuş hareket etmeden yaklaşık on dakikadır çattığı kaşlarıyla bana bakan adama bakıyordum. Çok mu çirkin olmuştum veya yüzümde mi bir sıkıntı mı vardı. Arkadan en sonunda gelen korna sesiyle silkelenip

'Ayda' diye söyledi. Sonunda aldığım tepkiyle derin nefes alıp

'Çok şükür iyi misin' diye sordum. Mavi gözlerinde ki yeşil harelerin siyaha dönüştüğünü an be an izlerken

'Çok güzelsin' diye söyledi. Bunu birkaç dakika daha önce söylediği halde dakikalarca tepkisiz kalması aksini düşündürürken aldığım iltifatla tebessüm edip

'Teşekkür ederim de sen iyi misin' diye sordum. Çatılan kaşlarıyla elleri usulca yüzüme yaklaşıp yüzümde gezinmeye başladı. Hal ve hareketli git gide korkuturken ne olduğunu anlayamıyordum

'Kötüyüm' söylediği şeyle korku dolu gözlerim ona kayarken

'Neden bir şey mi oldu' diye sordum. Artık ona olan tepkilerimi gizlemeden gösterebiliyordum. Aramız da olan bütün duvarlar gün be gün kalkıyordu. Bu durumdan memnundum. Benim için bu kadar çabalayan adam çok daha fazlasını hak ediyordu.  

'Çok güzelsin lan ne yapacağım ben' söyledikleri kelimeler yüreğimi okşarken, elini yüzümden çekip kafasını arabanın koltuğunu yasladı. Gözleri usulca kapanırken sıkıntılı çehresiyle olduğum yerde durmuş onu izliyordum. Yaptığı iltifat yüreğimde kelebeklerimi coştururken bu hali bütün sevincimi içimden alıyordu

'Seni bir fanusamı koysam. Kimse görmese sadece bana ait olsan' kıskançlık boyutuna ilk defa bu şekilde şahit olurken kıvrılan dudaklarımı saklamadan emniyet kemerimi açıp ona doğru kaydım. Ellerim usulca sakallarına değerken dudaklarımı çenesine bastırıp

'Sadece sana aitim zaten' diye söyledim. Söylediklerimle titreyerek açtığı gözleriyle

'Bana aitsin sadece' derken şakağıma dudaklarını bastırdı. Gerginliğini hala hissederken gelen korna sesiyle sessiz küfürlerini sıralayıp 'Kemerine tak güzelim yoksa elimden bir kaza çıkıp arkadakilerin kafalarını bir yerlere s... neyse gidelim güzelim' diyerek söylemesiyle hızla kemerimi takıp

'Gidelim güzelim' diye söyledim. Bakışları bana kayarken

'Bu kadar kusursuz olma inan ki canım acıyor' yaptığı iltifatla tebessüm edip başımı camdan dışarı çevirdim. Hareket eden araçta ellerim elleri arasından bir saniye ayrılmazken ilerlediğimiz yolda akıp giden yolların huzur verdiği gerçeği su götürmezdi. Hele de size değer veren insan yanınızdayken ve radyodan yükselen melodi en sevdiğiniz şarkıysa ruhunuz rahatlıyordu.

Yol kısa olsa da yoldan geçen insanlar, uçan kuşları izlemek o kadar farklıydı ki. Tam iki ay boyunca cehenneme atılmış her gün cayır cayır yanmışken bu olanlar o kadar fazlaydı ki. Ne zamandan beridir bunlara şükrettiğimi bile bilmiyordum. Hayatım da her şey iyi gitmeye başlamış gibiydi. E tabi bana da bunu hissetmek düşmüştü.