"33"

17.8K 1K 438
                                    

Merhabalar güllü lokumlarım:)

Nasılsınız:)

Medya da ki şarkı hepinize gelsin :)

Sizleri çok özledim bunu bilin ve hemen şu altta ki yıldıza dokunup okumaya başlayın:)

Umut ile keyif dolu okumalar :)

..................................................................

Umudumu kaçıncı kaybedişimdi, kaçıncı yenilişim. Şimdi ellerimin altında gerilen beden karşımda can çekişen bir kadın ve içimde anlamsız bir hissiyat. Ben her zaman net olan bir kadındım. Olaylara vereceğim tepkileri az çok bilirdim fakat şuan ne yapıyordum. Buda hangi özelliğimdi.  Ne zamandan beri bu şekildeydim? Hep içimde var mıydı yabancı olduğum bu duygular?

Kendimi sorgulamak için belki de en yanlış zamanı seçmiştim fakat içimde ki sesi susturamıyordum. Bir kadın acı çekti diye neden bu kadar tepkisizdim. Oysa ben bir kadının canı yandığında daha çok canı yananlardan değil miydim. Hala durmuş gözlerimin içine bakan adamın önüne bir kalkan olmuştum adeta. Titreyen ellerim onun sert kendinden emin duruşuna zıttı. 

'Bırak' acı içinde kurduğu tek kelimeyle gözlerinde kopan her fırtınaya an be an tanık oluyordum. Gerilen bedeninden yayılan ateşler canımı yakarken

'Yapma, yeter' diye fısıldadım. Ölüm bazı kadınlar için kurtuluştu, lakin ben bana bu kadar acı yaşatan beni tüketen kadının ölmesini istemiyordum. Henüz o kadar canileşmediğim için neredeyse bu halime şükredecekken

'Neden' diye bir soru yöneltti. Gözlerim gözlerinin içine kitliyken sıcak nefesim yanağına çarpacak kadar yaklaşıp

'Ne sen ne de ben cani değiliz' dedim. Usul usul bedeninden uzaklaşırken gözlerinin karanlığında oynayan titreyiş doğru yolda olduğumu gösteriyordu. Tıpkı benim gibi bir nefes kadar yakınımı yaklaşmasından pes edişinin yakın olduğu belli olurken

'Sana dokunan, senin canını yakan herkes ölmeli' dedi. Ellerim usulca kolundan kayıp silaha uzandığında Alev'e hala doğrulttuğu elini indirip

'Bana dokunan herkes öldü' dedim. Evet bana dokunan herkes öldü. Buna sebebiyet veren tırnağının ucuna dahi zarar gelmesini istemediğim adam sağlamıştı. Canımdan can katarcasına sahiplenmiştim. Benim yüzümden başına bir şey gelirse buna katlanamayacağımı çok iyi biliyordum. Ellerinin arasında aldığım silahla

'Ayda' diye söyledi. Bir uyarıydı bu ses tonu, onun bilinciyle parmaklarının arasından aldığım silahı arkama saklayıp

'Güzelim' diye fısıldadım. Bunu söyleme nedenim sarhoş iken ona kurduğum bu kelimeden dolayı gözlerinde parlayan yıldızlardı. Tanıyordum onu artık alışıyordum. Her sinirlendiğinde artık o benim güzelim olacaktı.

Kurduğum kelime sonra gözlerinde ki karanlık an be an kaybolurken gerçekliğin kuşattığı yerde bir kadının acı nidaları kulağımıza ulaştı. Ne onun yitip giden bedenine, nede acı çeken çehresine bakmak istemiyordum. Eğer bakarsam bundan zevk alacağımı düşünüp onun gibi canileşecektim. Bakışlarım hala beni sakınan adamdayken

'Evimize gidelim' dedim. Başını onaylar anlamda sallamasıyla elimi uzatıp, güven kokan kocaman ellerini elimin içine hapsedip eve doğru ilerledik. Arkadan küfreden Kaya ne de evden koşup çıkan Yusuf ne de can çekişen Alev hepsi bir bir geride kalırken eve adımlamaya başladık. Bakışlarım kendinden emin sert adımlarıyla ilerleyen adamdaydı.

SESSİZ ÇIĞLIĞIM (TAMAMLANDI❣️❣️)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin