Bir Davetsiz Misafir - (Bitti)

51.Bölüm: 'Bir Ömür'

Şaşırdı genç adam, bunu ilk defa duyuyordu. Kıza baktı, kafasını ona doğru çok az çevirdi, alnına küçük bir öpücük kondurdu.

"O zaman, iyi ki gerçekleştirmişiz"

Geriye çekildi Nehir mutlulukla, bakışını gözlerine çevirdi. Elini adamın yüzüne bırakıp sakallarını yavaşça okşamaya başladı.

Etrafa bakındı, her yer oldukça karanlıktı. Bunun rahatlığı sardı her yanını, adama daha da yaklaştı, dudağını dudağına değdirip gözlerini kapadı.

Hiçbir şeyden artık çekinmiyordu, yarın akşam bu adamın karısı olacak, bir ömür onunla yaşayacaktı.

Genç adam yavaşça çekildi, kalbi delice atıyordu. Ona yakın olamamak, geriye çekilmek zorunda kalmak oldukça zorluyordu. Elini yanağının üzerine bıraktı, kömür gözlerinin içine baktı.

"Yarın yorucu bir gün olacak, dinlenmeliyiz"

Ayağa kalktı, Nehir suratını astı. Ne olacaktı ki bu defa geriye çekilmezse, bu defa yakınlaşan o olsaydı. Derin nefes aldı, itiraz edemeden ayağa kalktı. Yapacak başka bir şey yoktu, yarını bekleyecekti.

.....

Genç kız gözlerini yavaşça araladı, sabahın erken saatiydi. Yastığının altına bıraktığı telefonu titremişti. Elini altında gezdirip çıkardı, ekrana baktı. Gözleri büyüdü, bu günlerdir beklediği aramaydı.

Avucunda sıkıca tutup üstündeki ince pikeyi kaldırdı, ayaklarını yere indirdi. Rüya'yı uyandırmamaya gayret ederek ayağa kalktı. Dikkatle parmak uçlarında yürüdü.

Sessizce kapıyı açtı, ilkin kafasını çıkardı. Koridoru inceledi, sessizdi. Hala herkes uyuyor olmalıydı, istediği de buydu. Kapıyı dikkatle arkasından örtüp hızlı adımlarla banyoya geçti.

Kapıyı örttü, kilidi çevirdi. En uca geçip telefonuna baktı. Ekrandaki isme tuşlayıp geri arama yaptı. İstemsizce alt dudağını ısırıyor, önünde duran aynadan kendine bakıyordu.

"Nehir Hanım"
"Fazla vaktim yok, hemen söyle"

Sesi fısıltı doluydu, birine ulaşmasından oldukça korkuyordu.

"Efendim, isteğiniz hazır"

Duraksadı genç kız, kalbi delice çarpmaya başladı. Adamlarından bir süre önce tek bir şey istemişti.

"Tamam, bugün bir şekilde bana ulaşması gerekiyor"
"Peki efendim"

Elini saçlarından geçirdi genç kız, bir ses duydu. Banyonun kapısı çalıyordu, endişeyle telefonu kapatıp suyu açtı.

.....

Tüm hazırlıklar özenle ve yoğunlukla tamamlanmış, sabah vakitlerinde ise sadece şahitler ve aile üyelerinin bulunmasıyla dini nikah da kıyılmıştı.

Hava kararmaya başlamıştı. Genç adam altında beyaz gömleğin bulunduğu siyah bir smokin giymişti. Saçlarını önden çok az kaldırmış, ayaklarına parlak siyah bir kundura geçirmişti.

Heyecan doluydu, düğününde böylesine mutlu olacağını tahmin etmemişti hiçbir zaman. Annesi ona uygun bir kız bulacak, o da uyum sağlayacaktı. Delicesine aşık olduğu biriyle hayatını birleştireceğini hiç düşünmemişti.

Kalbi böyle çarpmayacak, heyecanı böylesine fazla olmayacaktı. Ona sevgiyi tattıran, aşka inandıran kadına eş oluyordu, bu hayatta daha güzeli olamazdı.

Bahçede adımı durdu. Onun önderliğinde gelin evden çıkarılacak ve konvoy şeklinde düğün yerine gidilecekti. Arkasında büyük bir kalabalık ve davul zurna ekibi vardı, müzik eşliğinde onu takip ediyorlardı.