41.Bölüm: "Amacın Ne?"

13.7K 1K 525
                                    

"Bugün gündüz vakitlerinde basın mensuplarının yer aldığı toplantıda baygınlık geçirdi. Genç kız ambulansla hastaneye kaldırıldı, durumu hakkında hala net bilgi yok"

Rüya'nın bakışları görüntülere yoğunlaştı, ardından annesinin gözlerine baktı. Hızla ayağa kalktı, televizyona yaklaştı. Toplantının görüntüleri gösteriliyordu.

Nehir önüne konulan mikrofonla konuşma yapıyor, bir anda iki eliyle masanın kenarlarına tutunup sabit durmaya çalışıyordu.

Konuşmasına devam ediyor ve bir an dengesini kaybedip insanların önünde yere yığılıyor, kafasını da önündeki basamağın köşesine çarpıyordu.

Yere onun kanları saçılmaya başlarken genç bir adam başta olmak üzere tüm herkes etrafına toplanıyordu.

.....

İçeri girdi genç kız, koca bir konferans salonuydu. Karşısında sandalyeler diziliydi, basın mensupları ve şirketin üst yöneticileri oturmuştu.

Sahne benzeri bir yerdeydi, herkesin net görebileceği şekilde ve iki basamak yukarıdaydı.

Önünde beyaz ve ahşap konuşma masası vardı. Üzerine küçük mikrofon takılıydı. Kalabalığa baktı, yüzü gülüyordu.

Günler sonra ilk defa böylesine rahat hissediyordu. Zihninde sadece adamın onu görmeye geldiği düşüncesi vardı.

Keçi sonunda yumuşuyor ve tıpkı onun gibi özlüyordu.

Önündeki fotoğraf makinelerin flaşları ardı arkasına patlıyor, kameralar kayıt alıyordu. Derin bir nefes aldı, iki elini masanın iki ucuna bıraktı.

Sıkıca tuttu, üzerindeki garipliğin nedenini anlamıyordu. Ayakları onu zorlukla taşıyor, görüş açısı bulanıklaşıyordu.

Kapadı gözlerini, sıktı ve açtı. Kendine gelmeye çalıştı. Yeniden tebessüm oluşturdu. Mikrofona çok az eğildi.

"Hepiniz Hoşgeldiniz"

Sıktı elleri masayı, midesindeki bulantı şiddetlenmişti. Belli etmemeye çalıştı.

"Ben..."

Sustu, soluklandı. Başının döndüğünü hissediyordu.

"Nehir Çetemen, Asım Çetemen'in kızıyım"

Sendeledi, avuçlarını masaya bastırdı. Merakla bekleyen insanlara çaktırmamak için kendini oldukça zorluyordu.

Bir an görüş açısının da netliğini yitirmeye başladığını hissetti. Salondaki kişi sayısı artmış, herkes çifte dönmüştü.

Başını iki yana salladı, düzeleceğini düşünmüştü. Derin nefes aldı, kolları uyuştu. Gözleri yavaşça kapandı, bedeni olduğu yere yığıldı.

Kendinden öylesine geçmişti ki, kafasının sağ arka kısmının basamağa çarpmasına engel olamadı.

Hızla ayağa kalktı Kemal, herkes etrafına koşmaya başlasa da kameralar kayıt almaya devam ediyordu.

"Nehir!!"

Önüne oturdu genç adam, eli de tıpkı basamaklarda olduğu gibi kan olmuştu.

"Ambulansı arayın!!!" Nehir! Aç gözlerini gözlerini, Nehir!"

.....

Şaşkındı Rüya, gözleri dolu dolu oldu. Kızın yerdeki baygın hali onu üzmüştü.

Bakışını ağabeyine çevirdi, kumandayı parmaklarının arasında sıkmış, tepkisizce sadece görüntülere bakıyordu.

"A-bi"

Bir Davetsiz Misafir - (Bitti) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin