Bölümün şarkısı, Ezgi'nin günlüğü - Eksik bir şey
.....
"Kemal"
"Nehir! Saatlerdir sana ulaşmaya çalışıyorum."Genç adam şirketten çıkmış arabasındaydı, seraya gitmek üzereydi. Nehir duraksadı, kalbi delicesine atmaya başladı.
"Bir.. Bir şey mi oldu?"
Gözleri dolu dolu oldu, cevabı duymaya korktu. Bu hayatta tek yakını vardı, ağabeyi. Ne kadar nefret ettiğini söylese de bir an ona bir şey olma ihtimalini düşündü. Kendine gelmeye çalıştı, onu hala düşünüyor olduğuna ve onun için endişe duyduğuna inanamıyordu.
"Üyeleri nasıl ikna etti bilmiyorum ama Mert toplantıyı öne aldı."
"Ne?"
"Yarından sonraki gün gerçekleşecek."Ellerinin titrediğini hissetti kız, yanağına usulca tek damla yaş aktı. Ağabeyi iyiydi ama hala aynıydı. Tüm bedeni sarsıldı, zihninde yaşadıkları bir film şeridi edasında geçti.
Telefonu sıktı, bu evin ve seranın büyüsüne kapılmıştı, öylesine bir rüyadaydı ki, hayatının gerçeğini tamamen unutmuştu.
Aniden uyandı ve gerçeğe geri döndü artık. Avucunu sıktı, tırnakları avuç içlerini acıttı. Babasının öldürülüşünü ve ona acımasızca kıyan ağabeyini anımsadı.
"Ne.. Ne yapmam gerek?"
"Ben her şeyi hazır ederim, sen sadece o gün evden çıkabilmenin bir yolunu bul."Kafasını yavaşça salladı. Nasıl yapacaktı bilmiyordu ama o gün, o toplantıda kesinlikle olmalıydı.
"Tamam.."
....
"Kızım"
Nehir'in bakışı yavaşça kalktı, kadına döndü. Akşam yemeğinde ve masada oturuyorlardı. Zeynep Hanım tam karşısındaydı.
"Yarın sözünüz yapılacak, davet etmek ve gelmesini istediğin hiç kimsen yok mu?"
Genç kız kafasını yavaşça eğdi, gözleri dolu dolu oldu. En mutlu günü olacaktı yarın, ne annesi ne de babası yanında vardı.
O kötü günlerin hiç gerçekleşmemiş olmasını, ağabeyinin yanında ve arkasında olmasını çok isterdi. Kafasını yavaşça ve zorlanarak iki yana salladı.
Rüya'nın yüzü asıldı. Kafasını çevirdi, kıza baktı. Tam yanında oturuyordu, elini kaldırıp kızın masanın üzerinde bulunan elinin üzerine bıraktı. Tebessüm etmeye çalıştı.
"Üzgünüm abi, ben gelin tarafıyım"
Tüm bakışlar ona döndü, Nehir'in elini sıkıca tutmuştu. Ali Demir ve Zeynep Hanım bakıştı, ikisinin de yüzünde gururlu ve ufak bir tebessüm oluştu.
....
Gözlerini yavaşça araladı iki kız, sesler duyuyorlardı. Karşılarında ve başlarına dikilmiş olan Zeynep Hanım'ı gördüler.
"Anne.."
Rüya yavaşça doğruldu, gözleri uykuluydu. Annesine bakıyordu. Nehir ise kendine gelmeye çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Davetsiz Misafir - (Bitti)
RomanceYumruklarla çalınan kapının sesiyle araladı genç adam gözlerini. Yıkık olan kapının, erken davranmazsa bu vuruşlara dayanamayıp yerlebir olacağından adı gibi emindi. Gecenin bir yarısıydı. Odasındaki sönmüş kömür sobasına bakıp hızla üzerindeki bat...