(Baribubölümüyıldızlayın.d)
Multi: ;) ❤
🎼İkiye On Kala_ Kafamda Kentsel Dönüşümler
"Az kaldı. İstediğim hayata kavuşmama.."
Önümde duran tuvale baktım. Fena olmamıştı. Elimdeki fırçayı sehpanın üstüne bıraktım ve içimdeki hala eksikliklerle durgunlaştım. Mutlu olamamıştım. Oysa daha 8 madde daha vardı. Peki gerçekten bunları tamamlarsam mutlu olabilecek miydim? Tabiki hayır. Ee o zaman niye yapıyordum. Niye bir şeylere inanmaya çalışıyordum.
Bilmiyordum.
Yeni yeni aydınlanan havayla saatin kaç olduğuna baktım.
07.26. Hazırlanmalıydım.Yaptığım çalışmayı es geçip banyoya girdim. Kısa bir duşun ardındandan dolabıma baktım. Turuncudan farklı renk çok yoktu. Bu yüzden elime gelen beyaz pantolonla, turuncu bir tişört aldım. Hızlı bir şekilde üstüme geçirdim ve kumral saçlarımı açtım. Makyaj masasının üstünde olan saç fırçasını alıp, saçımı taradım. Ardından tepeden sıkı bir şekilde topladım. Makyaj yapmak istemiyordum. O yüzden göz altı kapatıcım ve rimelimden başka bir şeyi kullanmadım. Ve üstüme siyah bir ceket alıp giydim. Son olarakta bu aralar kullandığım parfümümü çıktım.
Işte hazırdım.
Içi yıkık ama dışı iyi görünen bir kıza dönmüştüm. Wow.
Aynadan gözlerimi devirip yatağın yanındaki çantamı alıp odadan dışarı çıktım. Salonda kahvaltı yapan bizimkileri görmezlikten gelip dışarı çıktım. Onlara günaydın bile diyemiyordum. Çünkü selamımı bile almıyorlardı. Umrumda değildi ki.
Derin bir nefes alıp turunçuma bindim ki açılan yan kapımla irkildim. Ama Berkay'ı görmemle rahatladım.
"Günaydın" durgun sesiyle bunu söylemesine şaşırdım. Çünkü kendisi günlerce benimle konuşmuyordu.
"Sanada" dedim ve ona sormadan arabayı çalıştırdım.
"Nasılsın"
"Bunu sormak yeni mi aklına geldi" cevaplamadı. "İyiyim." Ona kısa bakış attım. İkna olmamıştı.
"Her ne kadar aramız soğusa da, bazı şeyleri arkamda bıraksam da gerçekten iyiyim." Derin bir nefes bıraktım. "Bak araba aldım. Şimdi bir işim bile var. Tabi yeni öğreniyorsun bunu. Sonra...sonra ilk defa bugün elime fırçayı aldım. Bir tablo bile yaptım. Bence hayatım fena gitmiyor."
Yüzündeki hafif tebessümü gördüm. Mutlu olmuştu. "Ama mutlu değilim" dedim ve yüzündeki tebessümün ortadan kalktığını fark ettim.
"Neden?" Diyebildi sadece.
"Bilmiyorum. Bir şeyler eksik. Öyle bir şey eksik ki bulamıyorum bile." Bakışlarındaki korkuyu sezdim. "Hayır. Hayır eksik olan o değil. Ben onu neredeyse unuttum. Sadece izleri kaldı"
"İzi kaldıysa unutmuş sayılmazsın"
"Bence izi kaldıysa sevinmeliyim. Sonuçta yaradan kurtulunca sadece iz kalmaz mı?"
"O senin yaran mıydı?" Bunu sormasını beklemiyordum. Gerçi biz onunla böyle bile konuşmazdık. Daha doğrusu aylardır konuşmamıştık. Nedense gelip birden konuşası tutmuştu. Bende kırmamıştım. Ama o bu değildi.
"Hiç bir şey beni yaralayamaz. O da benim yaram olamaz"
Biraz gülümsedim. "Benim yaram sadece geçmiş ve anılar."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi Çiçek Senfonisi
Ficção AdolescenteKüçük bir kız çocuğu bir aşkın başlamasına neden oldu. Biri kardeşi için biri ise çocukları sevdiği için bu yola başladı. Kapılar hala açık. Ya sürekli açık olacak. Ya da tamamen kapanacak. Bunu zaman gösterecek... Mavi onların rengi.💎 Mavi onların...