(Medyada yavru Sibirya kurdu)
"Ay yardım edin!"diye bağırış sesleriyle kestirdiğim koltuktan kalktım.Başımı ovalayarak kalktım ve sesin nereden geldiğini anlamaya çalıştım.
O sırada salonun ortasında annemin bağırdığını gördüm.Yavru kurt,annemin üzerine tırmanmaya çalışıyordu.Bu duruma gülmek isterdim fakat annem korkudan bayılacak gibiydi.O yüzden duruma el atmak için yanlarına gidip yavru kurdu kucağıma aldım.Annem kaşlarını çatmış bana bakarken bir açıklama bekliyor gibiydi.
Kucağımdaki kurdun patisini alıp anneme el sallar gibi yaptım ve "Hoşgeldin de anneye!"dedim gülerek.Benim gelmeme karşı annem durumdan hiç hoşlanır gibi gözükmüyordu
"Bir açıklama bekliyorum,Bilge."dedi annem.Aslında pek köpeklerden korkmazdı ama neden böyle oldu anlamadım.Belki de kurt olduğu içindir.
"Ya şey,küçük bir kız geldi yanıma.Ailesi izin vermiyormuş kurdun yanında kalmasına.Barınağa da vermek istemiyormuş.Kız da bana verdi ve kaçtı."
dedim kalktığım koltuğa geri otururken.Annem de tekli koltuğa oturup bana bakmaya başladı.Bunlar oldukça sert bakışlardı."Ya ama neden öyle bakıyorsun?Ne yapsaydım ben de mi bırakıp kaçsaydım?Baksana şu tipe."diyip havaya kaldırdım kurdu.
"Bizle kalamaz,kızım.İkimizde evde olmuyoruz, havyana yazık."diyince tüm gelen moralim geri gitti.
"Ne olacak anne ya!Ben bakarım işte."dedim somurtarak.Bu kurdu yalnız bırakamazdım.
"Kesinlikle olmaz.Yarın barınağa bırakırım."diyince gözlerim doldu.Havaya kaldırdığım şirin yavruyu yere bırakıp dizlerimi kendime çektim.Kafamı üstünd koydum ve sabahtan beri bekleyen gözyaşlarımı serbest bıraktım.
"Kalsa ne olur ki!"dedim üzgünce.Ağlamamın sebebi kesinlikle bu yavru kurtçuk değildi.Sadece içimde birikmişti çoğu şey.
Annem oturduğu koltuktan kalkıp benim yanıma geldi.Kollarını bana sarıp "Ne oldu bakiyim?Sen bunun için ağlamazdın."diye sordu.
"Deniz gelmiş."dedim sessizce ağlamaya devam ederek.
"Nereye?Nasıl?"diye sordu annem şaşkınlıkla. Annem bile şaşırmışken ben nasıl şaşırmazdım ki?
"Okula.Hatta aynı sınıfa!"dedim akan sümüklerimi içeri çekerek.
"Ah,kuzum benim.Ne oldu?Konuştunuz mu en azından?"dedi.Bana söylediklerini hatırlayınca daha da hızlı aktı yaşlarım.
"Evet.Beni affetmeyeceğini söyledi."dedim.Annem saçlarımı okşamaya başlayıp konuştu.
"Üzüldüğün şey bu mu yani?"diye sordu gülerek.
Kafamı dizlerimden kaldırıp anneme kızgınca baktım."Ne bu mu?Bu işte.Daha ne olsun?"dedim sinirli biçimde.
"Anladım onu ama dediklerini sinirle söylemiştir.
Siz birbirinizle konuşmadan duramazsınız.Sizi bir odaya kapatalım,en fazla 10 dakika.10 dakika sonra sizi susturamayız bile."dedi gülümseyerek."O eskidendi anne.Bak,hâla konuşmuyoruz."dedim oflayarak.İçim daralmıştı.Oysa uyurken çok rahattım.
"Üzülme sen,tatlım.Siz küs kalmazsınız güven bana."dedi ve ayağa kalktı.Oflayıp kendimi koltuğun üzerine serdim.
"Sana moral olsun diye kalmasına izin veriyorum.
Ama eğer bakamazsan gider bu evden.Ona göre küçük hanım."diyip işaret parmağını bana doğru salladı.Annemin bu dominant tavırlarına gülmeden edememiştim."Ben şimdi yemek hazırlayacağım."dedi ve mutfağa doğru gitti.
"Ben yemeyeceğim.Yemiştim önceden."diye bağırdım ve yavru kurdu kucağıma alıp odama doğru çıktım.En azından yavru kurdun kalmasına izin vermişti.Sürekli yavru kurt diyemezdim bu hayvancağıza.O yüzden kızın dediği gibi Sky demeliydim ona.Sonuçta ismine alışmış olmalıydı.
Yeni isim takmak hoş olmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah
General FictionAşk, zıt kutupları birbirine çeken evrenin bir kanunudur. Bilge'nin iyilik parıltılarının serpiştirildiği ruhuna karşı Mete'nin siyaha bürünmüş hayatına karşı olan bir savaştır,aşk. Gururunu her şeyden üstün tutan bir kız ile insanların gururunu hiç...