O mu ölen ? Yoksa ben mi ?

7.4K 388 19
                                    



....

Şişmiş gözlerimle odanın içine doğru değdiriyorum gözlerimi..Gizem,Can,ikizler,komuşular..

Hepsi evin içine doluşmuş vaziyette.Canımın acısı dinmiyor bir türlü.Yüreğim dayanmıyor.Gizemin göğsüne yastanmış halde hıçkırıklarımın artışını hesaba katmadan ağlıyorum.

Hala aklım almıyor.Daha dün konuştum ben onunla.Yakında gelicem evlenicez diyordu.Beraber yaşayacağız diyordu.Seni çok özledim diyordu.Sana mektup yazım diyordu.Şimdi de ölüm haberi ?

''Az kaldı bir iki haftaya oradayım.Hastalık bahanesiyle erken tezkere veriyorlar.Az kaldı.Belki sürpriz bile yapabilirim''

Esma elinde bir mektupla geliyor yanımıza.

-Kerim abidenmiş.

''Sana mektup yazdım.Adettendir.Tamam çok fazla romantik bir insan olmayabilirim ama öküzlük sertikası da almadım.''

Bir an duraksıyorum.Mektup ? Günler öncesinden yazılmış mektup ? Kargoya verilmiş ? Alıyorum hemen elinden mektubu.Aldığım gibi mutfağın balkonuna koşuyorum.Gizem arkamdan geliyor elbet.

Ellerimin titremesine aldırmadan açıyorum.

Abidinin yazarına.. diye başlamış.

Derin bir nefes alıp okumaya başlıyorum.

Mektup yazdım demiştim değil mi ? Ama bu durumu sakın alışkanlık haline getirme bir daha da böyle birşey yapmam.Sadece adettendir diye yaptım böyle birşeyi.Neyse..nasılsın ? Biliyorum iyisin beni bekliyorsun.Hele bir iyi olma bakalım.Seni geldiğimde iyi görmek istiyorum ben.Ben mi ? ben çok iyiyim.Sadece bu aralar biraz fazla hastayım.Ama merak etme karşına iyi bir kerim gelicek.Eski kerimden daha da iyi biri.

Bu aralar ölen ikiz kardeşimi rüyalarımda çok fazla görmeye başladım.Sence neden ? Hastalığımla bi alakası olabilir mi ? Sakın ha korkma. Bana birşey olursa bile üzülmeyeceksin.Öyle ya askerim ben.Asker selamı vermek de var.Tüfek bırakmak da.Üzülmek yok tamam mı ? Herşeyde vardır bir hayr..Bunu bana sen öğretmiştin unutma sakın.Olurda bana bir şey olursa karşına çıkacak olan kişiyi sev çok sev olur mu ?

Üzülmek yok.Ben sağ salim döndüğümde evlenicez hemen..Seni seviyorum..

Neden kendinden ümidini kesmiş gibi yazmış ki bu mektubu ? Sanki olacaklardan haberi varmış gibi.

-Gizem yalan haberdir dimi ? Olamaz öyle birşey dimi ? Yalan de gizem nolur yalan de.Ben kerimsiz naparım gizem naparım''cümlemin sonunda tekrar hıçkırıklara bulanmıştım.

Gizemin kollarından ayrılıp Canın yanına gittim.

-Can beni elmas annemlere götür.!

Hiç tereddütsüz kabul etti.Üçümüz birlikte yola koyulduk.Yolda kafamı arabanın camına yaslayıp gözyaşlarımın akmasına izin verdim.Kavislerin yarattığı zorluğun,arabanın camına tutunmamı zorlaştırmasına aldırmadan devam ettim ağlamaya.

Eve vardığımızda arabanın tam durmasını beklemeden indim aşağı.

Kapıyı istikrarlı bir biçimde çalmaya başladım.

Kapıyı yardımcıları zerrin abla açtı.

Kapıya biraz daha yaklaşınca içeride olan biten herşeyi görmüştüm.

Ağlamaktan bitap düşmüş bedeniyle öylece oturuyordu elmas annem.Gerçekten öldü mü diye sorarcasına eğdim kafamı.Kafasını sallayarak onayladı beni.

Derin bi iç çektim.Nefes alamadım.

Evden çıkarak koşmaya başladım.

Konuştuklarımız aklıma gelmeye başladı

''Yani seviyorum seni desem.Sever misin sende ?''

Koştum.

''Buda benim sevgilim Emine''

Koştum.

''Sana birşey söyliycem.Ben askere gidiyorum.''

Koştum.

''Öyle ya askerim ben.Asker selamı vermek de var.Tüfek bırakmak da.Üzülmek yok tamam mı ? Herşeyde vardır bir hayr..Bunu bana sen öğretmiştin unutma sakın.Olurda bana bir şey olursa karşına çıkacak olan kişiyi sev çok sev olur mu ?

Üzülmek yok.Ben sağ salim döndüğümde evlenicez hemen..Seni seviyorum..''

Koştum.

Sonra ani bir fren sesi....

ZEVAHİR - #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin