RÜYA- Final

5.4K 229 20
                                    

Bir mucizeyi göğüslemek nasıl bir duygu biliyor musunuz? Bir mucizeye vesile olmak nasıl bir duygu?

Ben söyleyeyim. Yağmur sonrası toprak kokusundan daha hoş, yeni açan çiçeklerden daha görkemli ve adını bilmediğim tüm çiçeklerden daha güzel kokulu.

8 Ay Önce

Yatak odasındaki berjere oturmuş kafamı iki elimin arasına alıp düşünmeye başladım.

"Ben aylar önce gerçekten bu adamla mı evlendim ya?" diye sitemle sordum kendime.

Bakışlarımın kırıldığı yerde elbette selim vardı. Öyle bir uyuyordu ki şuan adeta bir melek derdim. Tabiki sesi kısık olsaydı.

Oturduğum yerde elimle hesap yapmaya başladım.

"Oradan iki hafta alsak, biz evlendiğimizde bayram yaklaşıyordu falan da desek toplam da.. 18 aylık evliyiz. " dedim içimi çekerek. Zamanın ne kadar hızlı geçtiğini sonra düşünmek için kafamın en ücra köşelerine not ettim bunu. Esas konumuza gelelim.

Bu adam neden bu kadar horluyor? Hayır çocuğunun yaptığı her suçu bastırmak isteyen anneler gibi olacağım biliyorum ama 'hiç böyle yapmazdı ya.' Bir kaç saniyelik beyin fırtınası sonrasında acaba ben buna akşam ne yedirdim de böyle bir ses tonu bundan çıkıyor diye düşünmeye başladım. Hoş bende bu uykusuzluk bu yorgun kafayla fırtına değil ancak ufak bir rüzgar olur ya.. Neyse.

Dayanamayıp Selim'i kaldırmaya karar verdim.

Önce güzellikle denedim. "Selim.. hadi kalk canım." Tepki yok. " Selimm.. Hadi kalk canım bak kahvaltı hazır. ( YALAN ) "

Bir kaç defa tekrarladı tabiki bu durum. En sonunda var gücümle sırtına bastırarak kükredim. Allah affetsin yapmamalıydım ama olsundu.

"Lan kalk! Arkadaş ne bu böyle ? Horluyorsun diye gittim oturma odasına yattım tam uykumun en güzel kısmına geçtim derken geldin kaldırdın 'Sen git ben burada yatarım' dedin geldim yattım yine geldin bu sefer yanıma kıvrıldın. Dedim tamam bu sefer sükuneti sağladık, bir aslan kükremesiyle uyandım. Odaya Aslan girdi sandım o kafayla! Baktım uyanmaya niyetin yok melodili ses çıkarıyorsun dedim belki uyurum ninni gibi gelir ama olmadı. Yanımdan bir aslan geçiyor, bir kurt geçiyor, bir fil geçiyor, yeter kalk artık!" Gece boyu yaşadığım şeylerin özeti buydu. Ama benim bey'in de uyanmaya niyeti yoktu. Ağzının içinde birşeyler geveledi herhalde uykum var falan diyordu.

Şuan gözüme çok sevimli gözükse de kendimden taviz veremezdim. Biraz hain bir karşılık olacaktı ama buu yapacaktım.

Sesimin düzenini ayarladım kendimi birkaç santim geriye çektim ve kısık sesle "HAMİLEYİM" dedim. Demez olsaydım keşke. Önce gözleri bir anda açıldı sonra yatakta ani bir hareketle doğrulmaya kalktı. Tabi bu ani hareketi benim de dengemi kaybedip yere yuvarlanmama sebep oldu.

Sırtımın üzerine düştüğüm için pek bir şey olmamıştı ama onda bile ağrım fena vuruyordu.

Hemen yanıma geldi beni kaldırdı yatağın üzerine tekrar yatırdı ve keşke ses kaydı alsaydım dediğim şeyler söylenmeye başladı.

" Hayatım? Emine? İyi misin ? Bebek nasıl? Gerizekalı ben, seni düşürdüm birde yere. Çok özür dilerim hadi hastaneye gidelim. Düşmüş müdür bebek? Düşmemiştir değil mi? Yoksa katil baba olmak istemiyorum."

Yüzüne 'sen akşam gerçekten ne yedin içtin' der gibi baksam da bir yandan şu şevketli haline gıptayla bakıyordum. Benden cevap da alamayınca yüzüme baktı

"Şakaydı değil mi? " sitemli sorduğu sorunun ardında kızgınlıkta vardı. Şakaydı dersem be yapardı bilmiyorum.

"Kalkmamıştın." şirin olmaya çalışmıştım ama başarılı mıydım bilmiyorum tabiki.

ZEVAHİR - #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin