BÖLÜM 18:RÜVEYDA'DAN

13 7 0
                                    

Rüveyda'dan

1 saatlik teneffüste Mert ile beraber okulun arkasındaki bahçeye gittik. Beraber oturduk ve sohbet etmeye başladık. "Neden bu kadar güzelsin? Neden ben sana her baktığımda yeniden aşık oluyorum?" diye sorunca utandım. "Sence güzelmiyim?" diye sorduğumda başını salladı ve "GERÇEK OLAMAYACAK KADAR GÜZELSİN..." dedi. Bana güzelsin dedi. "Teşekkür ederim" dediğimde "etme!" dedi. "Böyle şeylere teşekkür edilmez!" deyince güldüm. Etrafıma bakınıyordum ki telefonundan şarkı açtı.

DÜŞMEDİ Mİ HALA CEMRE BAŞINA? *

GEÇMEDİ Mİ YAĞMURUN ISLAK KOKUSU? *

VARMISIN BU YOLDA YANI BAŞIMDA*

YASLA RUHUNU BANA KIR PAPATYASI*

Bu benim sevdiğim şarkılardan biriydi. Tam şarkının güzelliğine dalmıştım  ki bir tane papatya gördüm. Gittim ve onu kopardım. Mert'in yanına geldiğimde "Biz küçükken hep seviyor, sevmiyor falı yapardık" dediğimde kaşlarını çattı ve ne yaptığıma baktı. Birinci yaprağı tuttun ve "Mert beni sev-" derken sözümü kesti. "Bunun için bu şekilde saçma fallar yapmana gerek yok ben sana söyliyim MERT SENİ ÇOK SEVİYOR!" dediğinde elimdeki papatyayı aldı ve kulağımın üstüne koydu. "Böyle daha güzel!" dediğinde güldüm. "Ama sende çok güzelsin" dediğinde yanağından öptüm.

Ders zili çalınca kapıdan içeriye giren Nuru gördüm ve çok mutsuzdu. "Nur iyi misin?" dediğimde başını salladı. Okul çıkışında Nurlara gittim çünkü çok kötüydü ve birkaç saat sonra Zelihayı da çağırdık...

ŞANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin