Medyadaki şarkıyı dinleyebilirsiniz,
"LP~lost on you"🍁🧡
"Ne?"
Ji Won'un söylediği şeye inanmazken ikimizinde ayağa kalktığımızı fark etmemiştim. Jungkook bana baktığında kafamı olumsuz anlamda salladım. Bu, olamazdı, değil mi? Sonuçta niye taşınalım ki?
"İnanmıyor musunuz bana?"
"Hayır, tabii ki de. Sen yalancının tekisin bir kere!"
"Tamam, git annene sor."
Duraksadığımda kafamı eğmiştim. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Gözlerim dolduğunda Jungkook'un sesini işittim.
"S-so Young?"
Sesi titriyordu. İşte o an bir gözyaşı damladı gözümden. Kafam eğik olduğu için Jungkook görmemişti. Görmesini de istemiyordum zaten. Bu durumun doğru olup olmadığını sadece birine sorabilirdim. O da tabii ki annemdi. Binanın kapısından içeriye girdiğimde koşar adımlarla merdivenleri çıktım. Kapıya vururken zile basmak aklıma bile gelmemişti.
"Abla?"
"Annem nerede?" Diye girdim söze hiç uzatmadan.
"Mutfakta-"
"Anne!"
"Ne oldu yavrum?"
"Taşınıyor muyuz?" Bir elimle gözyaşlarımı silerken, içimden dua ediyordum. Lütfen, taşınmayalım. Lütfen, ayrılmayalım. Lütfen Jungkook'tan ayrılmayım, lütfen.... Yalvarırım...
"Ahh, sen ne zaman öğrendin?"
"Ben ne zaman mı öğrendim?! Yhaa ciddi misin sen?!"
"Sakin ol, kızım. Bugün söyleyecektim sana. Hem kimden öğrendin sen?"
"Konumuz bu mu?! Kimden öğrendim biliyor musun?! O yılan Ji Won denen kızdan!"
"Yılan mı? Doğru konuş kızım! Annesine söylemiştim bugün, oradan biliyordur."
"İyi! Gidin siz, ben gelmiyorum!"
"Ne demek gelmiyorum?! Saçmalama kızım, geliyorsun tabii ki de!"
İkimizin de sesi oldukça yüksek çıkarken So Min'in ağlayış sesleri aramızdaki diyaloğu bitirmişti.
"Aegyoo, niye ağlıyorsun kızım? Gel, anneye. Ablan iyi, o da gelecek bizle. Tamam mı? Değil mi ablası?"
Topu bana attığında gol atmak istiyordum, ama aynı takımda olduğumuz için karşı takıma değil, kendi kaleme!
İşte üzüntüden bazen saçmalıyorsunuz,
Benim gibi!
Tam konuşacakken So Min konuştu.
"Abla? Gelmeyecek misin? Sen de mi babam gibi bizi bırakacaksın?"
Sorduğu soru karşısında afallarken bir anlığına babamı düşündüm. So Min'i düşündüm. Aklıma geldi, o güzel günler. Birlikteyken mutlu olduğumuz o günler, gözümün önünde canlandı.
"Baba beni de sırtına al!"
Sahte bir serzenişle konuştu babam.
"Ama sen So Min'den ağırsın, So Young! Nasıl taşıyayım seni?"
"Ama babaa!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐃𝐢𝐬𝐞𝐚𝐬𝐞「 JJK 」
FanfictionBen, So Young. Herkesin korktuğu, herkesin garip bakışlarına maruz kalan Jeon Jungkook'a aşık oluyorum... 🧡🍁 #hayrankurgu 3 ✨ #bts 2 ✨ #jimin 1 ✨ #jjk 1 ✨ #disease 1 ✨ #soyoung 1 ✨