31.Bölüm "Mektup"

4.8K 445 271
                                    

"O nasıl? Daha iyi mi So Young?"

Dalmış olan gözlerimi, kendine getiren Hoseok'a üzgün bir ifade ile cevap verdim.

"Aradan 1 hafta geçmesine rağmen, hâlâ aynı. Öğünlerini hep atlıyor, yemiyor doğru düzgün. İlkin ben ve Jungkook'u suçluyordu ama şu an suçlamalarını kesmiş durumda. Daha ne kadar sürecek, bilmiyorum..."

"Tamam, üzülme sen. Çıkışta ben de geleyim size, bir de ben konuşayım So Min ile, olur mu?"

"Tabii ki, çok sevinirim."

Gülümsediğinde önüme koyduğu kahveyi içmeye başladım. La Rin ve Woo Jin, ders saatleri olduğu için, ben ve Hoseok öğretmenler odasında yalnızdık.

"Bu arada yeni öğretmen alımı yapmamız lazım."

Hoseok'un konuşmasıyla ona cevap verdim.

"Aslında şu an idare edebiliyoruz."

"Biliyorsun So Young. Dae Eun Hanım evlendikten sonra görevi bıraktı. Bu yüzden biraz zorlanıyoruz ve son zamanlarda da öğrenci sayısı artmaya başladı. Yeni dönemde yaklaştı..."

"Haklısın. İlan vermemiz lazım."

"Hmm ben bilgisayara bakayım o zaman."

"Olur."

Bilgisayarı önüne alan Hoseok'u onaylarken, telefonu elime aldım. Sitelerde gezinirken, öğretmen adaylarına baktım. Listede gezinirken gözüm tanıdık bir isim buldu.

Park Ji Won~ İngilizce Öğretmeni

Çocuklara acıdım! Göz devirerek diğer öğretmen adaylarına baktım. Sanırım ilana gelecek öğretmen sayısı fazlasıyla olacaktı.

"So Young, sana bir şey soracağım."

Bilgisayarı kapatan Hoseok'a cevap vermek için elimdeki telefonu kapatıp dikkatimi ona verdim.

"Hm?"

"Jungkook senin eski sevgilin mi?"

"Ahh evet. Öyle yani. Eski sevgilimdi."

"Peki şimdi? Şimdi sevgili misiniz yine?"

Biz sevgili miydik şimdi? Bilmem, hiç sormamıştım. Ayrıca ortada teklif falan da yoktu!

"Onun gibi bir şeyiz."

Gülerek cevap verdiğimde heyecanlı bir şekilde konuştu.

"Yaahh! Yeniden aşk mı doğuyor yoksa?"

"Hiç bitmemişti ki?"

"Senin için çok sevindim So Young. Mutlu olmayı çok hak ediyorsun çünkü..."

Eli destek vermek amacıyla omuzumda dururken ona gülümsedim.

O gerçekten de iyi bir dosttu...

"Umarım sen de iyi birini bulursun. Çünkü sen de fazlasıyla hak ediyorsun bunu."

Elini çektikten sonra gözlerini kaçırdı.

Yoksa?

"Aslında biri var..."

"Ne?" Şaşkın olduğum yüz ifademden de fazlasıyla belli oluyordu.

"Ne zaman? Nasıl? Kim peki? Tanıyor muyum ben?"

Ard arda sorduğum sorular onun gülmesine neden olurken konuştu.

"Sakin ol ve tanıyorsun, evet."

"Yahh! Kim?" Büyümüş gozlerimle ona bakmaya devam ederken utançla söylediği eğmiş olduğu başından anlaşılıyordu.

"La Rin..."

𝐃𝐢𝐬𝐞𝐚𝐬𝐞「 JJK 」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin