7K-19 Yıkılış

508 343 17
                                    

Medyada Koray var

Odanın içinde dört dönmeye başladım şişirdiğim yanaklarımı öfkeyle geri boşalttım . Elimi karnıma bastırıp kasılmasını engellemek istedim fakat boşaydı stres altına girdiğimde mideme giren krampların haddi hesabı yoktu. Dindirmek ise imkansız ne ilaçlar ne de egzersizler hiçbir işe yaramıyordu. Çabalarım boşuna olduğu için oturup serbest bıraktığım ellerimle artık özgür kalmasını düşündüğüm topuzumu açıp ıslak saçlarımın belime düşmesine izin verdim.

Saçlarımın belime yapışmasıyla irkildim ıslak ve soğuk olan her şeyden nefret ederdim kafamda o kadar düşünce vardı ki saçlarımı kurutmak bile içimden gelmiyordu. Umursamazca saçlarımı geriye atıp oflayarak yatağa oturdum ne yapacağımı düşünmeye ve Olcayın numarasını hatırlamaya çalıştım . Nafileydi gözlerimi kapatıp hatırlamaya çalıştığımda sayılar beynimde çorba olmaya başlamıştı işe yaramayacağını anladığımda bundan vazgeçtim tam o sırada sıkıca kapattığım gözlerim kapı sesinin çarpıntısıyla aniden açıldı. Ne olduğunu anlamamıştım bu saatte kim gelmişti ya da.... Beynime inen şokla olduğum yerden fırlayıp odadan çıktım. Babamın gitme ihtimalini düşündüğümde nefes alışverişlerimin hızlanmasına engel oalmadım.

Hızla merdivenlerden inip aşağıya ışık hızıyla ulaştım. Salonda masayı toplayan dadımı gördüğümde olduğum yerde dondum elindekileri bırakıp yavaş adımlarla yanıma geldi. Yaşlı gözleriyle gözlerime baktı gözleri adeta merhamet saçarcasına bana bakıyordu. Yorgun kollarını kaldırıp omuzlarımdan tuttu derin bir nefes çekip beraberinde gözlerini kısıp dudaklarını araladı sonunda konuşma gücünü kendinde bulmuşcasına gülümsedi .

"Kuzum "

"Nereye gittiler dadı?"

Konuşmasını tamamlamasını beklemeden sormuştum bu soruyu. Sorgum afallamasına yol açmıştı kıpırdayan dudakları konuşmak için aralandığında tekrar kapanmak zorunda kaldı sessizlik bir süre aramızda mekik dokudu. Sonunda iç çekerek konuşmaya devam etti

" Bilmiyorum yavrum Babannenlenle beraber apor topar çıktılar "

" Ne demek çıktılar? Bir şey demediler mi peki? "

" Ne zaman dediler ki"

Haklıydı ne zaman umursayıp geride kalanları düşündüler ki? Merhamet timsali babam artık gözümde bir yabancıydı onu tanımıyordum ne hissediyor ne düşünüyor artık kestiremiyordum bana tamamen bir yabancı olmuştu artık. O karanlığının içinde yaşamaya çalışıyordu kendini o karanlığa hapsetmişti yıllarca benim hapsolduğum gibi. Karanlık bizi tamamen ayırmıştı bunu babamı eskisinden daha az görüyor ve daha az konuşuyor olmamdan anlayabiliyordum her geçen gün ise daha çok artıyordu aramızdaki uçurum. Benden uzaklaşırken bazı şeylerinin farkına daha iyi varıyordum artık. Yaptıklarının çoğunu babannneme bağlamıyordum ve onu kontrol ettiğini düşünmüyordum benim babam buydu ve kabullenmek zorundaydım. Sandığım kadar masum değildi...

Bulutlanan gözlerimi silip kendimı toparladım. Konuşma cesaretini kendimde bulduğumda fısıltıyla karışık bir sesle konuşmaya devam ettim.

"Ama biz bugün .... Birlikte yemek yiyecektik "

Başımdan aşağı kaynar sular dökülmüş gibiydi yarı yolda bırakılmanın acısı içime daha çok oturuyordu bugün için verilen söz unutulmuş yok sayılmıştı babamın görünmez hayaleti olmaya hala devam ediyor olduğumu bugün bir kez daha anlamıştım. Ama daha fazla dayanamazdım buna beni ne kadar görmezden gelirse gelsin kendimi göstermekten vazgeçmeyecektim buna mecburdum en çokta hiçbir günahı olnayan o çocuklar için...

7 KADEHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin