Medyada Koray, Olcay ve Maral var keyifli okumalar 🦋
Korayın gidişinin üzerinden üç gün geçmişti. Bedenim yerindeydi lakin ruhum sanki onunla beraber gitmiş gibiydi. Artık beni geceleri ziyaret etmiyor sabahları uyandığımda ise ışığın gözünü rahatsız edip bu büyülü anı yok etmemesi için ellerimi siper edip uyanmaması için dua edemiyordum. Gidişi ile beraber bu hastane odasına hapsolmuş ve kendi hapishanem de kaderine terk edilmiş bir şekilde can çekişiyordum . Yalnızlığım her geçen gün artarak çoğalıyor sesimi duyurmak istediğim kişidense gün gün uzaklaşıyordum. Yaşadığım hayal kırıklıkları iliklerime kadar işlemeye devam ediyordu geçen her saatte. Zaman zaman Olcayın beni ziyaret edişi bi nebze olsun beni kaybolduğum karanlığımdan tutup çıkarsada o gittikten sonra yine içime çekiliyordum.
Sanki eski hayatıma geri dönmüş eski Maral olmuştum. Ama neden mutlu değildim zaten bunu istemiyor muydum ? hayatıma damdan düşer gibi giren bu insanların yine aynı şekilde çıkmasını değil miydi en büyük duam ? şimdi ne değişmişti ? delirmek üzereydim Korayın gidişini kabul edemiyor bu durum beni içime düşürmeye devam ediyordu. Olcaya her gelişinde ısrarla Korayı soruyordum verdiği cevap ise hep aynıydı . Korayın bana daha fazla zarar vermemek adına benden uzaklaşmış olması .
Hayatını sadece o yetim çocuklara adamış ve benden uzaklaşmıştı ona kırılamaz isyanda edemezdim çünkü ona yarardan çok zarar getirmiştim . Artık tek başına omuzlayacaktı tüm yükü ve babamla tek başına uğraşacaktı. Ama o yinede bunu sorun etmemiş sadece benden uzaklaşmıştı. Biliyordum yakında Olcay da onun gibi gidecekti. Ve ben dadımın en çok korktuğu şeyi yapacak derin çukuruma tekrar kendimi gömecek ve eski hayatımın sessizliğine geri dönecektim. Can attığım bu şey artık benim ölüm fermanım olmuş gibiydi.
Bir müddet sonra korktuğum şey olmuştu hastaneden çıkışıma 2 gün kala artık Olcayda ziyaretime gelmeyi kesmişti. Allahtan bunu habersiz yapmamıştı gideceğini bana söylemişti. Beni son kez görmeye geldiği o günü asla unutmayacağım. O gün Batu ve Umayın çirkin yüzüne bir kez daha şahit olduğum gündü.
Hastanenin koridorunda yavaş yavaş yaklaşmakta olan o itici topuk seslerini duyduğumda içimdeki ürperti ve rahatsızlığa engel olamadım. Odanın kapısının tıklatılışıyla dadıma döndüm huzursuz bakışlarını beni de rahatsız etmeye yetmişti. Saniyeler içinde ayağa kalkıp kapıya döndü buyrun komutuyla o itici topuk tıkırtısının sahibi ağır adımlarla içeriye geldi . Ellerin de çiçekle beni ziyarete gelen Batu ve Umayı görmemle şaşkına döndüm. Umayın Suratını en son Arzunun okul bahçesindeki acılı haykırışlarını küçümser ve haz duyan bakışlar eşliğinde izlerken görmüştüm. Çirkin bakışlarını ve itici yanını ilk keşfedişim değildi daha önceden de Korayla olan münasebetinde iğrenç yüzüne şahit olmuştum . Bugün ise bambaşka bir vardı karşımda Utanma duygusu ve mahçup bakışlarını odanın sessiz hakimiyetine bırakıp beni ve dadımı etkisi altına almaya çalışıyordu. Batununsa ondan aşağı kalır yanı yoktu beş saniyelik bakışmamızda sanki hayatıma hiç girmemiş beni çelme takıp düşürmeye çalışmamış arkamdan iş çevirmemiş biri gibi karşılamıştı . Kafamdaki bu şaşkın düşünceleri defetmek için gözlerimi hafifçe kırpıştırıp başımı salladım düşüncelerime ara vererek odaya girişlerinin ardından yatağımda doğrulmaya çalıştım. Kaburgalarımdan gelen o ince sızı doğrulmama engel olmuş küçük çaplı bir nida koparmıştım. Saniyeler içinde Umayın koşarak yanıma gelmesiyle kaburgalarımın acısını unutmuş yüzüne ansızın bakakalmıştım . Yanıma gelip ellerimden tutmasıyla neye uğradığımı şaşırdım oda anlık bir şaşkınlık yaşayıp afallamış biraz durup ne yapacağını düşünmüştü.
" Dur dur ! rahatsız olma şey yapıyım ben ... Hah arkana yastık koyayım daha rahat olursun "
Belime yastığı koymasıyla doğrulup bir kaç saniye yüzüme baktı ardından yüzüne taktığı sahte gülümsemeyi farketmemle aynı sahtelikle gülümsedim. Başımı teşekkür eder manasında hafifçe eğdim. Bu durum midemi bulandırmaya yetmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
7 KADEH
Teen FictionTek bir kalp iki farklı dünya eder. Bir dünyaya hakim olma hakkın vardır.... Hangisini seçerdin? Karanlık sandığın Güneşi mi yoksa Güneş sandığın Karanlığı mı?