2. Sezon 2. Bölüm

79 10 51
                                    

Sevmek insanı yaşatır, ihanet ise yaşatırken nefessiz bırakır.


- Gel hele Ağrılı gel, hoş gelmişsen.

- Hoş bulduk Bozo ağa.

- Nasılsan, eyisen ?

- Hamd olsun ağam sen nasılsan ?

- Çok şükür sağ olasan. Hele söyle bakim, nedir derdin ?

- Bozo ağa, beni bilirsin. 2 yıl önce tanıştığımızda da söyledim bugün yine söylüyorum. Bana uzatılan eli, yapılan iyiliği asla unutmam. Ben kafama sıkacak iken sen beni hayata geri döndürdün. Senin hakkını ödeyemem.

- Estağfurullah Ağrılı, ben genç bir oğlana yardım etmişem bir karşılık istemek yakışmaz bağa.

- Eyvallah. Benim senden ricam şu, biliyosun ki ben kardeşlerimi kaybettim tek tek. Büyük acılar çektim, çekiyorum. Ben intikam almak istiyorum Bozo ağa.

- Benden ne istiyorsun de hele.

- Senden isteğim, bana güç katman. Ben bu herifleri sıka sıka öldüreceğimi bilsem vallahi bir an düşünmem dalarım. Öyle olmuyor ama, güçlü olmadan deviremem bunları.

Allah razı olsun senden, 2 yıldır maddi manevi bana büyük desteklerde bulundun. Belki senden bunu istemeye yüzüm yok ama kardeşlerim için her şeyi yaparım.

Bozo ağa, beni o konseye al !

- Konseye mi, Ağrılı sen ne dediğinin farkında mısan ?!

- Farkındayım, ben o konseye girmek için her şeyi yaparım.

Bozo Ağa düşünceliydi ama Ağrılının ciddiyetinin farkına varmıştı. Ağrılı belliki intikamı için her şeyi yapacaktı ama bi sorun vardı hem de büyük bir sorun. O konseye girebilmek için çok önemli bir kural vardı.

Malezya, Kuala Lumpur

Zeyrek bu şehirde yaşamıyordu ama bir iş için gelmişti. Hammallık yaptığı yerdeki patronu Kuala Lumpur'a gelmesini istemişti. Büyük bir iş vardı, parası da baya iyiydi. Zeyrek, oradaki komşularına o paranın ilaç gibi geleceği için işi kabul etmişti.

Iş alanına geldiklerinde bir şüphe düşmüştü Zeyreğin içine. Bir sürü koruma ve arabanın içinde bekleyen bir adam vardı, belliki taşınacak mallar o adamındı. Zeyrek hemen anlamıştı taşıyacakları şeyin masum bir şey olmadığını ve hemen ne olduğunu anlamak için kolileri taşırken bilerek düşürüp içindekileri yere dökmüştü.

Düşürdüğü şey tozdu, yani Zeyreğin en nefret ettiği şey. Zeyrek tek başına adamlara karşı gelmişti, bu işi yapmayacaktı ve oradan gitmek istiyordu. Adamlar izin vermemişlerdi Zeyreğe, hatta büyük patron adamlarına Zeyreği götürüp kafasına sıkmalarını emretmişti.

DILHUN ILE ZEYREKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin