+18 içerir.
Ters köşeleri sever misin ? Hayat hep bir ters köşeden ibarettir. Sen başka şeyler planlarken hayat sana bambaşka hikâyeler yazar. Okurken hikâyenin sonunda " hadi canım " demeye hazır mısın ?
Onca kötülüğün içinde aşk temiz kalabilir mi...
Biz buraya yakıp yıkmak için gelmedik, biz buraya yakıp yıkmamanız için geldik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dilhun, Zeyreğe ulaşamayınca Ismaile sormuştu. Ismail artık Dilhundan saklamayıp Zeyrek abisinin Selim tarafından kaçırıldığını söylemişti Dilhuna.
Dilhun perişan olmuştu duyduklarından sonra. Bu ex babası ne diye kaçırmıştı Zeyreği. Ya ona bir şey yaparsa, ya benden koparırsa diye düşünmüştü. Düşüncesi bile ürpertiyordu Dilhunu. Eğer Selim, Zeyreğe bir zarar verirse Dilhun hiç düşünmeden çekip vururdu Selimi. Kendinden hiç olmadığı kadar emindi Dilhun, bu güne dek bir çekirgeye bile zarar vermemişken.
Dilhun ağlaya dursun, Parisden 2 uçak dolusu insan gelmişti Istanbula. Işin ilginç tarafı ise içindekilerin ne ismi vardı ne de bir bilgi kırıntısı. Sadece uçağın ismi biliniyordu, KT2001.
Zeyrek işkence altındaydı saatlerdir. Selim işkenceyi uzatıyordu, gidip hesap soracaktı elbet ama canını iyice yakmak istiyordu önce. Canını yakacaktı ki Selim Imirzanın kim olduğunu iyice öğrenecekti Zeyrek.
Ağrılı, Mestan, Ismail ve diğerleri hep bir koldan Zeyreği aramaya koyulmuşlardı. Ama bu Selim denen it nasıl güçlü bir adamsa bütün ip uçlarını yok etmiş izini kaybettirmişti. Selimin iş görüşmeleri, yemek rezervasyonları, içtiği çay yerine kadar her şey internet sitesinde yazıyordu. Ama bugün hiçbir şey yoktu. " Kendisi rahatsız, dinlenmekte " yazıyordu sitede. Kaldığı yeri bilseler orayı basacaklar ama elleri kolları bağlanmıştı.
Dilhun yıllar sonra Selimi aramaya karar vermişti. Onurunu gururunu her şeyini feda etmeye karar vermişti, Zeyrek için. Elleri titreye titreye telefonunu çıkarmıştı, kişiler bölümüne gidip B harfine gitmişti. " BABA " Selim hala öyle kayıtlıydı çünkü. Baba kelimesi Dilhuna çok çok ağır gelmişti, hıçkıra hıçkıra ağladıktan sonra kendisini toparlayıp " ara " tuşuna basmıştı.
- Oooo, sevgili kızım Rüya. Çok hayırsız çıktın ama yıllardır insan babasını aramaz mı ?
- Seni şerefsiz köpek ! Baba ismini sakın ağzına alma adi herif.
- Ama çok ayıp ediyorsun be kızım, ben seni o kadar aradım peşinden adam yolladım. Yoksa selamımı söylemediler mi ?
- Selamını Zeyrek aldı merak etme. Şimdi, hemen Zeyreği bırakıyosun. Zeyreği bırak beni al. Istediğin ben değil miyim, beni öldürmeyi Zeyreği öldürmekten daha çok istiyorsun biliyorum.
- Zeyrek kim ya, onun için kendini feda edecek kadar önemli mi bu it.
- Zeyrekteki yürek senin kilondan daha fazla. Boşver sen anlamazsın bunları.
- Kırıcı oluyorsun ama kızım. Neyse, aa bak ne diyecem. Annende seni soruyordu, garibim çok merak etmiş. Yıllardır seni arıyor. Benden rica etti, bul kızımı bana getir diye. Seni buldum, ama ona götürmeyeceğimi asla bilemeyecek.
