Bölüm 17-Misafir

1.1K 119 33
                                    


Aradan geçen bir kaç günde kasabadaki ıssızlık daha da ilginç bir hal almıştı Ela için. Tepedeki evlerde oturan, ama hiç karşılaşmadığı insanlar da karın bastırmasıyla evlerini terk etmişler ve sadece arada bir gelen bekçi dışında hemen hemen hiç kimse kalmamıştı kasabada. Kendine bile komik gelsede bu sessizliği sevdiğini, hatta burada olmaktan huzur bulduğunu bile söyleyebilirdi. Yine de Ateş'in kendisiyle yaptığı o konuşmadan sonra dediği gibi daha yapıcı olması bazen tadını kaçırıyordu fakat bir yandan da ilk tanıştıkları zamanlarda olduğu gibi kendisini korkutan tavırlar sergilemiyordu artık, daha dingin olduğunu bile düşünüyordu Ela. Zorlama bir kibarlıktan ziyade samimi bir izlenim veriyordu Ateş, günler sonra. Ela'nın yıldırma politikaları başta sinirini zorlamıştı elbette ama kendisine verdiği sözü tutmak adına alttan alıp, duymazlıktan gelmişti. Bu arada Ela için tuttuğu tedavi günlüklerine her gün bir yenisini ekliyor ve her seanstan sonra Ela'nın hatırına bir sahne daha düşüyordu. Her ikisi de gidişattan oldukça memnundular, gel gelelim Ateş onun kendisinden hâlâ daha bazı şeyleri sakladığını düşünüyordu. Elbette merak ediyor, fakat kabuğuna çekilmemesi için üstüne gitmemeye çabalıyordu, en doğrusu Ela'nın kendi kendine anlatmaya karar vermesiydi.

Şehrin hummalı ve yorgun havasına Aslan için bir de Nisa ve Serpil'e ulaşamamak eklenmişti. Genç komiser her anlamda kendini kapana sıkışmış gibi hissediyor, ortalığı ayağa kaldırmadan ve Kenan amirin kulağına kar suyu kaçırmadan işi takip etmeye çalışıyordu. Şimdiye kadar Serpil'in ailesiyle yaptığı telefon görüşmesinden de bir sonuç alamamıştı. Nisa'yı sorabileceği çok az insan olduğunu biliyor ve hız kesmeden ulaşabildiği herkesle irtibata geçiyordu. Nitekim araştırmalarının sonunda adli tıpta çalışan yardımcılarından biri birkaç aydır gelip giden bir adamdan bahsedince polislik damarı kabaran Aslan, durumun aciliyetini bildirip kamera kayıtlarına bakmış ve kadının tarifine göre periyodik aralıklarla adli tıbba özel giriş yapan adamı bulup kimliğini belirlemek üzere çalışmaya başlamıştı.

Tüm bunlardan habersiz hırslarının kurbanı olan Oğuz ise haftalardır evinde rehin tuttuğu Serpil'e psikolojik şiddet uygulamaya devam ediyordu. Başta kafasında kurduğu plana göre Serpil'i belli bir zaman sonra bırakacak ama asla ensesinden ayrılmayacaktı, ta ki Serpil tamamen savunmasız kalıp Oğuz'un yanında oluncaya kadar. Ancak tahmin etmediği şey Serpil'in her şeye rağmen bu kadar sağlam çıkmasıydı. Üstündeki baskıya ve hukuken rehin tutulmasına rağmen içinde halâ arkadaşının bir yerlerde nefes aldığını düşünen, aslında buna tutunup ayakta kalan Serpil bu üçgende tampon görevi gördüğünün farkındaydı. Haftalardır burun buruna yaşadığı bu adamı artık çözmüş ve onun ne kadar hastalıklı olduğunu anladığı kadar kendi başına bir insanın canına kastedemeyeceği kanısına da varmıştı.Yapması gereken tek şey zaman kazanıp adamın kendine güvenmesini sağlamak ve elinden kurtulup Aslan'a ulaşmaktı. Onun şimdiye kadar kendilerini bulamaması içinde sıkıntı çöreklendirse de yine kendini suçlamış ve Nisa, Oğuz'u Aslan'la tanıştırmak istediğinde karşı çıktığı güne lanet etmişti. Eğer arkadaşını dinleseydi işlerin asla bu raddeye gelmeyeceğini,Aslan'nın Oğuz'u yanlarında barındırmayacağını şimdi şimdi fark edebiliyordu.

Şehrin bir diğer yakası ise huşu içinde Ateş ve Ela'nın artık geri dönmesini bekliyordu. Kemal,Ateş'in telefonundan sonra artık rahatlıkla ona ulaşabiliyordu. Kar bastırıp yollar kapanmadan hemen evvel Ali'yle birlikte aklına gelen birkaç parça eşyayı ve erzağı yollamış ,rahat etmeleri için yine babacan tavrıyla her şeyi düşünmüştü. Ancak biliyordu ki karlar çekilmeden geri dönmeyecekti Ateş, onun en sevdiği zamanlardı çünkü. Kasabadan herkes gider, koca ürküntü yerini beyaz bir huzura bırakır ve Ateş de huzurunu bulurdu yanan şöminesinin başında... Oysa bir de şimdi Ela vardı. En başında,o kadını görür görmez anlamıştı hayatın yeni bir oyun penceresi açtığını. Kara perdelerini aralamış, kıs kıs gülüyordu kendilerine. Ve tamam dedi Kemal,"Vicdanıma arkamı dönüyorum ve bu kayıp kadını hayatın kasırgasına kapılmak üzere olan oğluma, Ateş'e teslim ediyorum. İyi gelecekler birbirlerine, hissediyorum..."

Sürgün Kasabası (Revize Edilecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin