28 - Fuat

13.1K 2.1K 775
                                    

1250 oy geldiğinde yeni bölümde görüşmek dileğiyle. Keyifli okumalar!

Bölüm için bir şarkı bırakmak istiyorum; Home / Phillip Phillips

Bölüm için bir şarkı bırakmak istiyorum; Home / Phillip Phillips

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Zamanın bu kadar hızlı geçip gitmesi beni üzüyordu. Onu tutup yakalayamamak, biraz olsun yavaşlatamamak neredeyse fiziksel bir acı hissetmeme sebep oluyordu.

Kış boyunca beraber geçirdiğimiz her anda, fırında pişirdiğimiz kestaneleri yerken ya da Zeliha'ya kendi özel tarifimden sıcak çikolata hazırlarken ikimiz arasındaki bağ ilmek ilmek işleniyordu. Bunu somut bir şeymiş gibi hissedebiliyordum. Her sabah Zeliha'ya daha tutkun, daha meftun bir halde uyanıyordum. Her akşam kalbimdeki sevgi sabahkinden çok daha fazla oluyordu. Öyle ki artık içimdeki hislerin gözlerimden okunabildiğine, hal ve hareketlerime sirayet edip aşkımı dağlara taşlara haykırdığına emindim. Zeliha bunların farkındaymış gibi görünmese de Züleyha ve Suat oldukça farkındalardı. Bana imalı bakışlar ve kocaman sırıtışlar atmaktan ya da konuşma aralarında laf çarpıtmaktan geri durmuyorlardı.

Dördümüz çok fazla zaman geçiriyorduk. Zeliha ve Züleyha'nın ilginç bir arkadaşlığı olmuştu. Sanki kendilerine ait bir dünyaları var gibiydi. Hiç tanımadığım insanlardan, sanki onları her gün görüyormuş gibi bahsediyorlardı birbirlerine. Zeliha, Züleyha'ya havlu işlemeyi öğretiyordu. Züleyha ona durmadan ikizlerin fotoğraflarını gösteriyor, yaptıkları komik şeyleri anlatıyordu. Çoğu zaman ikisi bir araya geldiler mi Suat'la beni unutup gidiyorlardı.

Bu güzeldi. Zeliha'nın benden ve Habibe teyzeden başka bir arkadaşı olmasına seviniyordum. Habibe teyzenin henüz Zeliha'ya bir yanlışı olmasa da gözüm hala üzerindeydi. Züleyha'nın ise Zeliha'ya zarar vermeyeceğini biliyordum.

Sınava gireceği vakit yaklaştıkça Zeliha ara sıra panikataklar geçiriyordu. Yaptığı deneme sınavları istediği gibi sonuçlanmadığında ya da bir soruyu çözemediğinde bir anda içli içli, burnunu çekerek ağlamaya başlıyor ve elimin ayağıma dolanmasına sebep oluyordu. Ağladığı zamanlarda beni ne kadar telaşlandırdığının farkında mıydı bilmiyorum. Ama ben farkındaydım. Zira bir beyin tutulması yaşıyor ve Zeliha ağlamaya son verene kadar dünyanın en saçma insanına dönüşüyordum. Aramızda şuna benzer diyaloglar geçiyordu:

"Bu soruyu çözemediğin için mi ağlıyorsun? İyi de bu soru zaten çıkmaz sınavda. Hayatta çıkmaz hem de."

"Ama çıkmış soru bu. Altı sene önce sormuşlar."

"E işte bir daha sormazlar. Bir kere sormuşlar bitmiş. Yeniden kesinkes sormazlar."

"Belki benzerini sorarlar ve ben yine yapamam."

"Eşi benzeri yokmuş bu sorunun Zeliha. Çıkmayacakmış sınavda. Boşu boşuna gözyaşı döküyorsun şu anda. Bana inanmıyorsan Züleyha'yı arayıp soralım. Suat iki kere girdi bu sınava, ona soralım istersen."

HayalciHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin