3. Bölüm

499 24 0
                                    

Yeni bölümle karşınızdayız. İyi okumalar.

.........

Sıkılmıştım bayadır yoldaydık ve canım sıkılıyordu. Şoför annem dedi diye yavaş sürüyordu. Bisikletle gitsek daha önce giderdik oraya.

-Abi daha ne kadar var ve biraz hızlı gider misin?

-kızım sanki bu kadar yavaş gitmeyi ben istedim annene söz verdim ve daha var.

- yuh ne yapıcaz.

İkiside sessiz kaldı. 2 saat sonra filan

- bir istasyonda durur musun lavaboya gideyim.

- tmm bekle 2 dakikaya istasyondayız.
Zaten geldik sayılır sizin yere.

Sonra yerime geçtim daha doğrusu koltuğa yaslandım. 2 dakika sonra durunca arabadan indim ve lavaboya gittim. Elimi yüzmü yıkayıp ihtiyacımı giderdikyen sonra lavabodan çıkıp elimi bir güzel yıkadım aslında burda ihtiyacımı gidermezdim
çünkü buralar genellikle pis oluyor ve ben burda mecbur kalmadıkça buralara gelmiyordum. Elimi köpükle yıkadıktan
sonra çantamda her zaman çantamda beklettiğim ıslak
Mendili aldım. Ve oradan çıktım. Arabaya binmeden markete gitmek istedim. Markete girince etrafı dolandım ve abur cubur filan aldım çünkü o murat salağı kendine alacak ve bana vermeyecekti.

Raflarda dolaşıyordum. Çikolata rafları ve
Cips rafları en ilgimi çekenlerdi.
Biraz dolaştıktan sonra bir kitab rafını gördüm koşa koşa gittim hemen kitablardan 4 veya 5 tane aldım. Sepete koyacağım sıra biri omzuma öyle bir çarptıkı sanırsinki taş.
Taş da sert olduğu için delinmez sende makinesiyle zar zor eşersin aynı öyle. Kolum kırıldı. Tamam boş yaptığımın farkındayım yüzüme vurmayın hshshwhhw.
Ve bir tanecik kitablarım yere düştü. Bana çarpana baktığımda benim yaşalarımda olan ( sanırım ama). Ve boyu 1.80 civarlarında olan bir tane oğlan yüzünü göremiyordum şapka takmıştı. Yüzünüde kapatmıştı ama sarışın olduğu belliydi Sinirliydim birde üstüne hiç bir şey olmamış gibi gitmeye başlayınca,

-hayvan , dikkat et!!

Diye bağırdım, bana doğru döndüğünde öyle sinirli gözüküyorduki korktum bir an

- benle doğru düzgün konuş.

Gerçekten sinirimi bozmuştu. Hem suçlu hem güçlü hayvan. O sinirle

-konuşmazsam ne olur?

Dedim sinirle tam konuşacaktıkı atladım.

- bu kitablar senden değerli pislik gel şimdi bunları topla

Bendeki cesaret patlaması cidden kötüydü bazen öyle olmayacak yerlerde çıkıyorduki başım belaya giriyordu.

-bak çakma prenses haddini fazla aşıyorsun. Böyle devam edersen sonuçlara karışmam

gerçekten korkutucuydu. Ben tam itiraz edip parmağımla onu gösterip

- sen...

Derken markete iki tane yüzü maskeli , siyah eldiven giyen ve ellerindeki o korkunç şeyden dolayı dondum ve sözümü tamamlayamadım.
Bana çarpan da ben ne için donduğumu merek edip arkasına döndüğünde şok oldu.
Benim hemen yanımdaki

- herkes ellerini havaya kaldırsın ve torbaya telefonu, cüzdanı
ne varsa koysun.

Diyince yanımdaki adam marketciye bir tane torba verdi.

- paraları doldur yanlış bir şey yaparsan...

Etrafına baktı sonrada bana baktı hemen bileğimden tutup beni elleri ile hapsetti ve silahı kafama tuttu.
Hay benim şansıma bak yaa 2 dakika markete geleyim dedim rehin oldum birde başımda silah tutuluyor.

-paraları doldurmassan kız ölür.

...........

Devamını en kısa zamanda yayınlıyıcam. Okuyanlara çok teşekkür ederim.
Yorumlarınızı bekliyorum.

Melez İkizler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin