8.Bölüm

361 22 0
                                    

Arkadaşlar yine karşınızdayım. Lütfen yorumlarınızı bekliyorum.
İyi okumalar. Fotoğraftaki ayaz.

..........

Eve geldiğimizde kitabları aldık. Ve yola koyulduk. Okula gidince her yeden bir gürültü geliyordu.

Müdürün odasına gittik ve müdür bizim 11-F de olduğumuzu dedi. Birlikte 11-F ye gittik.
Kapıyı çalıp içeri girdik. Hoca bize kendinizi tanıtın diyince sadece ismimi hangi şehirden geldiği söyledim. Muratta tanıtınca yer bulduk. Ben bir tane sarışın , dalgalı saçı olan kızın yanına oturdum , muratta bir tane sarışın saçı ve hafif kıvırcık saçlı bir tane oğlanın yanına oturdu. Yanımdaki kız işi var gibi göründüğü için konuşmadı bende o konuşmazsa ben niye onla konuşayıyımki dedim ve konuşmadım. Biraz çocukca değilmi kendimi şuan çok fazla çocuk gibi hissediyorum. 6. Hissim bana bu tenefüs kötü geçecek gibi geliyor. Hep 6. Hissime güvenirim ama bunda inşallah yanılırım.

Ders edebiyattı. Dersi dinlemye çalışıyordum ama her yerde bir uğultu vardı. Sonra ders bitince dolabıma gittim. Dolabımda bir kitab vardı. Kitabı alır almaz üstüme sıvı bir şey aktı. Sonradan idrak ettim bu kahveydi. Kitabın sayfalarının ortasını yırtıp (şişenin alt tarafını kesip) onu oraya yerleştirmişler içinede kahve koymuşlar kitabı alıncada üstüme döküldü. Allahım benim günahım neydi sınıfın hepsi kahkaha atıyordu.murat bile kahkaha atoyordu. Çok sinirlenmiştim.

Sonra murat sırasına oturuyum dedi. Tam oturacakken sandalyeni altına kaktüs koymuşlardı. Ona oturmasıyla kalkması bir oldu. Buna işte gülerim. Haaaahaaahhaaaaaa cadı gülüşü attım. Sınıfla kahka krizine girdik.

-ne oldu murat bey çok hoşuna mı gitti?

Diye söyleyince murat sinirle bana bakıyordu. Şaka maka dedik de bunları kim yaptı.

-Hangi hayvan yaptı?

Diye sinirle soludum. Arkadan gelen sesle

-ben yaptım küçük cadı.

O bana küçük cadımı demişti. Salak , gerizekalı , aptal, hayvan arkamı dönmemle bir adım geri gitmem bir oldu. Çok yakındı ve o yüzden geri geri adım attım.

-Sınıfa yeni geldiniz şakasız olmaz. Ayrıca bir daha bana hayvan deme küçük cadı yoksa sonuçlarına katlanırsın kapiş.

Gerçekten korkutucuydu. ALLAH'IM sen bana yardım et şu cesaretlerimi al.ya rabbbb.

-beni tanımıyorsun tanısan yapmazdın. Bana sesini yükseltme benim kurallarımdan çıkarsan seni buraya geldiğine pişman ederim.

Abim söze atıldı

-et lan edebiliyorsan

-Kapiş değil, ayrıca sanane istediğimi derim.
O gün soyguncudaki çocuk geldi.
O gün soyguncudaki adam oradan

-benim sınıfımda ki öğrencilere bulaşıyorsun ha ayaz , kaşınma git sınıftan ve bu kıza bir daha bulaşma kapiş.

Demekki bunun adı ayazmış kendini beğenmiş küstah herif yaaa adını bilmediğim çocuk teşekkür ederim sana yoksa ben burda korkudan ölecektim. Adını bilmediğim çocuk 1.85 boylarında sarışın yüz hatları iyi (uzaktan, yakından kötü olabilir.) offffff hiç sevmedim burayı yaaaa. Kapiş sözcüğünü onun bana dediğindeki gibi aşağılık ses tonu kullanmıştı. Demek burası onun sınıfı.

- Sana sormıyıcam ekin , şuan dövüş çıkmasın diye gidiyorum sonra görüşücez.

- görüşürüz.

Demek kurtarıcımın adı ekinmiş. Güzel isim farkettimde bunlar düşmanmı ne birbirlerine öyle bakıyorlardıkı sanırsın volkan patlıyacak.
Kurtarıcım yanıma gelip,

-hayatını kurtardım çakma premses bana bir iyilik borçlusun.

-teşekkür
edip çıkıcaktımki kolumu tutunca biri arkamı döndüm ekin bana bakıyordu.

- hayatını kurtardım diye havalara girme çakma premses ve ayrıca benim kurallarımdan çıkma.

'Bu ne abicim herkes kural koymuş ben sizin hizmetçinizmiyim be canım hiç bir halt yapmıyorum " diye düşünürken ekin bana

- ne dedin sen?

Diye sordu seslimi düşündüm acaba diye düşünürken yine sesli düşündüm galiba çünkü ekin

- evet sesli düşündün. Benim sınıfımdaysan benim dediklerimi yapıcan okey

Okey mi diye düşünürken tabi ki de okey değil o benim hizmetçimmi sınıfın tapusunu göstersin o zaman diye düşündüm.

- 1 , okey değil ben senin hizmetçin değilim , 2 , burası senin sınıfınsa tapusu nerde? , 3 de ben ve ikizimi rahat bırakın.

3 ü zar zor buldum aklıma öyle bir şey gelmemişti.
Ekin ya sabır çekti ve sonrada kolumu bıraktı. Lavaboya gidip üstümdeki kahveyi çıkarmaya çalıştım. Tabiki de çıkmadı.
Sınıfa gidip hırkamı aldım ve yine lavaboya gittim.
Zaten bügün okul kıyafeti alacaktık.
Bluzumu çıkarıp memer taşın üstüne koydum.
Hırkamı giyip fermarını çektim.
Sonra bluzumuda alıp sınıfa giderken bluzumda hahve izi kalacağını biliyordum çünkü bunda leke çıkmıyordu neyse yenisini alırım.
Diyip sınıftaki çöpe attım.
Sonra ders matematik olduğu için dolabıma gidip matematik kitabını aldım. Hoca gelene kadarki sürede deftere benim resmimi çizmeye başladım.
Kendimi övmeyi sevmem ama resmim iyidir.

............

Arkadaşlar yeni bölümü en kısa zamanda yayınlayacağım. Yorumlarınızı bekliyorum. Görüşmek üzere.

Melez İkizler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin