BÖLÜM 13 / "BEBEK"

9.6K 151 67
                                    

Bundan sonrası ise iki tanış bedenin aşk sarhoşluğuyla dansıydı. Hayat karşılarına ne çıkarırsa çıkarsın ikisi de bu gece olanlardan, anlatılanlardan sonra ayrılamazdı. İki acemi kalp bir olmuş bu gece aşkın kıvılcımını ateşe çevirmişlerdi.

Artık Ali, Nehir yoktu. Onlar birken çift olmayı, ayrı bedende bir yürek taşımayı öğrenen iki aşık olacaklardı..

***

Genç kadın sabah uyandığında midesinden gelen iğrenç tatla yüzünü buruşturup yutkundu. Daha fazla dayanamayıp lavaboya gitti ve midesi rahatlayana dek boşalttı. Oysa sadece sıvı geliyordu ama tıka basa yemek yemiş gibi hissediyordu kendini. Yorgunlukla çöktü olduğu yere. Adım seslerini duyunca kafasını kaldırmaya zorladı ve karşısında kocasını gördü.

"Güzelim!." Genç adam hemen karısının yanına gelip sırtına elinin birini koydu ve ovaladı. Endişeden ve korkudan dili tutulmuş gibiydi.

"Neyin var, ne oldu?" Karısını kucağına aldı. Hemen odaya doğru adımladı.

"Bilmiyorum, midemin bulantısı ile uyandım. Çok yorgunum.." Ayşe kafasını Efken'in göğsüne yaslayıp mırıldandı. Konuşmak bile çok yormuştu. Kocası onu yatağa yatırıp giysi dolabına adımlayınca kaşlarını çattı.

"Hemen seni giydirip doktora götürelim güzelim. Şuna ne dersin?" Elinde ki elbiseyi karısına gösterip cevap bekledi.

"Ne doktoru Koca Ayı'm? İyiyim ben geçer birazdan." Ayşe üzerinden atamadığı yorgunluğa rağmen konuşmak için çabaladı.

"Demek ki bunu giyiyorsun." Efken Ayşe'yi hiç takmadan kendisi giyindi. Elinde tuttuğu elbiseyi de karısına giydirdi oyuncak bebek gibi..

"Efken!" Karısının kızgın sesini duyunca elbisenin fermuarını çekip karısının sinirli yüzüne baktı.

"Bebeğim, gidelim. Belki bir misafirimiz vardır." Karısının anlamsız yüzüne bakarken devam etti.

"Ya da iki." Karısının aydınlanan yüzüne keyifle sırıttı. Ve kucağına aldığı gibi doktorun yolunu tuttular. İçlerinde ki derin heyecan ve mutlulukla.

**

Doktordan gelen karı kocanın yüzünden düşmeyen bir tebessüm vardı. İkisi de heyecanlı ve mutluluk sarhoşuydu. Efken haklı çıkmıştı. Ayşe hamileydi. Evlerinde artık ikisinden başka bir ses, bir nefes olacaktı. İkisi de bu düşüncenin sersemletici hissiyle salondaki kanepeye uzanmış hayallere dalmışlardı.

"Hala inanamıyorum Efken. Resmen bebeğimiz olacak." Ayşe elleri karnını sarmışken, Efken'in elleri karısının belinde ve sırtında sarılıydı.

"Ben de. Bu öylesine büyülü bir şey ki. Teşekkür ederim güzelim bana bu duyguları yaşattığın için." Efken içinden taşan sevgiyle baktı karısının gözlerine.

"Asıl ben teşekkür ederim kocacığım. Hayatıma girdiğin, beni seçtiğin ve beni sevdiğin için." Ayşe duygu yoğunluğu ile dolan gözlerinde derin bir minnet ve aşkla baktı kocasına. Efken karısının bu haline gülüp dudaklarına uzandı. Yumuşak bir öpücük kondurup konuşmaya devam etti.

"Artık bu beden sadece bana ait değil ama ilk kez kıskanmıyorum." Ayşe kocasının sözlerine güldü. Düşüncesi bile çok hoştu. Bir bebek, onların bebeği...

"Öyle deme şimdilik kıskanmıyorsun. Yarın doğduğunda memelerimi emmek için sıraya geçince görürüm ben seni." Ayşe boş bulunup söylediği sözleri ancak kocasının gözleri kararmış haliyle üzerinde bulunca anladı. Anladığı anda da kıpkırmızı kesildi. Nasıl böyle bir şey söylerdi?

AŞK TUTKUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin