14-15 Kasım 2019
———~Efkan'dan
Öfkemi atmak için önümdeki kum torbasına sert yumruklar atarken bazen de işin içine tekmelerimi sokuyordum.
Giray'ın peş peşe aramaları kesilince artık pes ettiğini düşünerek kum torbasını yumruklamaya devam ediyordum ki odamın kapısı çalındı.
"Efkan!"
Giray'ın telaşlı sesini duyunca sallanan kum torbasını elimle durdurup kenardaki havluyu elime aldım.
Yüzümdeki ve boynumdaki terleri silerken kilitli kapıyı açtım. Ben açana kadar Giray seslenmeye devam etmişti.
"Ne bu telaş lan?" dedim sitemle. "Telefonlarını açmayınca bu kadar meraklanacağını bilmiyordum. Canım sıkkın Giray, git." deyip odanın içine döndüm.
"Kes lan zırvalamayı." dedi sinirle.
Aldığım tepki karşısında kaşlarımı çattım ve Giray'a baktım.
"Yağmur kaza geçirmiş."
Duyduğum cümleleri yavaş yavaş idrak ettiğimde afallayarak geriye doğru sendeledim.
"Ne saçmalıyorsun Giray? Ne kazası?"
"İstanbul'a dönerken arabayla kaza yapmışlar."
"Nerede şu an?" dedim hiddetle.
Cevabını beklemeden odadan çıktığımda annem önümü kesince dinlemeden yanından geçip evden çıktım. Giray'ın arabasına binip dakikalar sonra hastaneye vardığımızda koşarak içeri girdim.
"Yağmur Avaz." dedim danışmadaki görevliye. "Nerede?"
"Şu anda ameliyatta."
Hızla ameliyathanenin olduğu kata çıktığımda Alper'i ve ona sarılmış bir şekilde ağlayan Nisan'ı gördüm.
Yanlarına gittiğimde Nisan beni fark etmeden ağlarken Alper bana baktı.
"Çıktı mı? Durumu nasıl? İyi mi?" diye sıraladım sorularımı.
"Ameliyatta." dedi Alper.
Hayatımın en büyük pişmanlığı gelip omuzlarıma bindiğinde sarsılarak duvara yaslandım.
Günlerdir Yağmur'la konuşamıyordum. Günlerdir telefonlarımı açmıyordu. Bugün de... benden ayrılmıştı.
Bugün antrenmana ara verdiğimizde Asu yanıma gelmişti. Ben gitmeye çalışsam da konuşmak istediğini söyleyip ısrar etmişti. Bana 'benimle sadece arkadaş olmak istediğini' söylemişti. 'Bana karşı bir şey hissetmediğini Yağmur'a da söylediğini' söyleyince ben de geçmişte olan şeyleri uzatma gereği duymadım. Ama yanlış yaptığım gerçeği şu an yüzüme vuruyordu.
Yağmur'un Asu'yu kıskandığını düşünüyordum. Asu'yla aramda asla bir şey olmayacağını bilmesi gerektiğini, bana yeterince güvenmediğini de...
"Özür dilerim." diye mırıldandım, duyamayacağını bile bile. "Çok özür dilerim Yağmur."
"Efkan."
Ne zaman geldiğini bilmediğim Baha elini omzuma koydu.
"İyi misin?" dediğinde alayla güldüm.
"İyi miyim?" dedim. "Sence iyi miyim? Benden ayrılacak kadar çok üzdüm onu. Salağın tekiyim." deyip kafama vurdum.
"Kardeşim yapma böyle. Gel bir hava alalım."
"Gelmeyeceğim. Burada kalmam lazım." diye mırıldandım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİRİFT
Teen FictionGirift: İç içe geçmiş, birbirine dolanmış. ~~~~~ Ben Yağmur, Yağmur Avaz. Bu okulda okuyan çoğu öğrencinin de olduğu gibi; yüksek gelirli bir ailenin, tek, çocuğuyum. Babam Türkiye'de ve hatta yurt dışındaki birkaç ülkede oldukça tanınan bir cerrah...