GİRİFT

52

2 Aralık 2019
———

Zil çaldığında Nisan'la birlikte kantine çıkarken gittikçe artan bir gürültü duyduk.

"Ne oluyor ya?" dedi Nisan merakla.

Adımlarımı hızlandırıp çabucak kantine çıktığımda gördüğüm görüntü gözlerimin kocaman açılmasına sebep oldu.

"Efkan!" dedim telaşla.

Berkay'ın yakalarına yapışmış olan Efkan beni duymamıştı tabii ki.

Nisan telaşlı bir şekilde, Ateş'le itişen Giray'ın yanına gittiğinde ben de çantamı yere atıp Berkay'la Efkan'a yöneldim ve aralarına girmeye çalıştım.

"Ne yapıyorsunuz siz? Durun!" diye bağırdım.

"Yağmur, sen karışma. Kenara geç."

"Geçmiyorum kenara falan. Ayrılın." dediğim sırada Berkay Efkan'ın ellerinden kurtuldu ve bu sefer o Efkan'ın yakasına yapıştı.

Kantinde bizden başka hiç kimse yoktu. Haliyle kimse ayıramıyordu.

"Bana bak lan." dedi Efkan, Berkay'ın ellerinden kurtulup. "Kendi yolunuza bakın, bize bulaşmayın." deyip Berkay'ı omzundan ittirdi.

"Sana mı soracağım nereye bakacağımı?" deyip Berkay da Efkan'ı ittirdi.

"Bana soracaksın."

Efkan Berkay'a doğru hırsla atıldığı sırada ağzımdan minik bir çığlık kaçtı ve Efkan'ı kolundan tuttum.

"Efkan, yeter!" diye bağırdığım sırada önde Güven ve Akın olmak üzere takımın diğer üyeleri de kantine hızlı bir giriş yaptığında Güven hemen Ateş'in olduğu tarafa yönelmişti.

Giray ve Ateş hala birbirleriyle itişiyorlarken Güven araya girip Ateş'e bir yumruk attığında Berkay da bunu görmüş olacak ki sinirle o tarafa yöneldi ama Efkan buna izin vermeyip Berkay'ı kendine çevirdi ve tam gözüne bir yumruk attı.

Nisan da ben de çığlık çığlığa bağırırken diğerleri sadece izliyorlardı.

"Bir şey yapsanıza." dedim Baha'ya bakarak.

"Yenge şu an müdahale edilecek bir şey yok. Bizimkiler zorda kalırsa takviye yaparız."

"Ya ne saçmalıyorsun sen?" dedi Nisan sinirle. "Ne takviyesi? Ayırsanıza şunları. Hoca falan gelecek şimdi."

"Güven!"

Ekin'in sesi duyulduğunda Güven gözü dönmüş bir şekilde Ateş'le yumruklaştığı için duymamıştı.

"Niye izliyorsunuz? Bir şey yapsanıza." dedi Ekin, Caner'i dürtüp. "Ayırın."

Efkan Berkay'ı yere yatırıp yüzünü yumruklamaya başladığında daha fazla dayanamayarak Efkan'ı kolundan tutup sertçe çektim.

"Yeter artık, yeter!" diye bağırdım, olan bütün sesimle. "Ne bu haliniz?" deyip Efkan'ı kolundan tutup ayağa kaldırdım.

"Yağmur, karışma dedim sana." dedi Efkan, kaşları çatıktı.

"Karışırım." dediğim sırada Berkay yerden kalkıp koluyla dudağını sildi. "Neyi paylaşamadınız da bu hale geldiniz?"

Güven hala Ateş'le kavga içindeydi, Giray artık işin içinden çıkmıştı ve Nisan'ın azarlarını dinliyordu. Ekin de Güven'le Ateş'i ayırmaya çabalıyordu ama çabaları boşaydı.

Bütün sinirim hala yerini korurken Baha'ya döndüm.

"Ayırın şunları." dediğimde gözlerini biraz korkutmuş olacağım ki Akın ve Baha, Güven'le Ateş'e yönelmişti.